ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı:2011/140
Karar Sayısı:2012/185
Karar Günü:22.11.2012
R.G. Tarih-Sayı:31.12.2013-28868
İPTAL DAVASINI AÇAN : Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyeleri Emine Ülker TARHAN ve Muharrem İNCE ile birlikte
115 milletvekili
İPTAL DAVASININ KONUSU :
A- İptal davası ile ilgili, 30.3.2011 günlü, 6216 sayılı Anayasa
Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 59. ve 60.
maddeleri uyarınca Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ'ın reddine,
B- 11.10.2011 günlü, 665 sayılı Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararname'nin;
1- Tümünün ve ayrı ayrı tüm maddeleri ile ekli
listelerinin,
2- 3. maddesiyle değiştirilen 3146 sayılı Kanun'un 15.
maddesinin ikinci fıkrasının,
3- 7. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'a eklenen Geçici
Madde 15'in '' Bakanlık Müşaviri kadrolarında bulunanlar, Bakanın uygun
göreceği Bakanlığın merkez teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında
görevlendirilirler.' bölümünün,
4- 16. maddesiyle 4904 sayılı Kanunun 3. maddesinin
birinci fıkrasına eklenen (g) bendinin,
5- Geçici 2. maddesinin (1), (2) ve (9) numaralı
fıkralarının,
Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 7., 36., 70., 87., 91., 123.,
125. ve 128. maddelerine aykırı olmaları nedeniyle iptallerine ve iptal davası
sonuçlanıncaya kadar yürürlüklerinin durdurulmasına,
karar verilmesi istemidir.
II- YASA METİNLERİ
A- İptali İstenen Kanun Hükmünde Kararname Kuralları
665 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin iptali istenen kuralları
şöyledir:
MADDE 1- 9/1/1985 tarihli ve 3146
sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanunun 5 inci maddesinin ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
'Bakan bu yetkisini İş Müfettişleri, bağlı ve ilgili
kuruluşların müfettişleri ve uygun göreceği diğer personel aracılığıyla
kullanabilir.'
MADDE 2- 3146 sayılı Kanunun 12/A
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 12/A- Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığının
görevleri şunlardır:
a) Bakanlığın görev ve faaliyet alanına giren, Avrupa Birliği
ile ilgili konularda; müzakerelere ilişkin hazırlıkları yapmak, toplantılara
katılmak, Avrupa Birliği-Türkiye ortaklık organlarında alınan kararlar ile
ilgili olarak uyum ve uygulama çalışmalarını yürütmek ve Bakanlık birimleri
arasında koordinasyonu sağlamak.
b) Avrupa Birliği programları ve Avrupa Birliğinden sağlanan
destekler çerçevesinde Bakanlığın faaliyet alanına giren konulardaki dış
kaynaklı projelerin program, bütçe ve uygulanmasına ait işleri yürütmek.
c) Bakanlığın Avrupa Birliği, yabancı ülkeler ve uluslararası
kuruluşlarla insan kaynaklarının geliştirilmesi alanında yürüttüğü projelerin
ve programların hazırlanmasını, koordinasyonunu, yürütülmesini ve kontrolünü
sağlamak.
d) İlgili mevzuat, Avrupa Birliği müktesebatı ve uluslararası
anlaşmalar çerçevesinde operasyonel programları hazırlamak, yürütmek ve
fonların uygulanmasını koordine etmek, yapısal fonların kullanımı için gerekli
hazırlıkları yapmak.
e) Desteklenecek proje ve faaliyetlere ilişkin olarak;
projelerin seçimini yapmak, önceliklendirmek, ihale ve sözleşmelerini yapmak ve
yürütülmesini sağlamak, ödemelerini gerçekleştirmek ve muhasebeleştirmek, buna
ilişkin kontrol, izleme ve değerlendirmeleri yapmak.
f) Bakanlıkça verilecek benzeri görevleri yapmak.'
MADDE 3- 3146 sayılı Kanunun 15 inci
maddesinin birinci fıkrasına (g) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bentler
eklenmiş, mevcut (h) bendi (j) bendi olarak teselsül ettirilmiş ve aynı
maddenin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'h) 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ile 4904 sayılı
Türkiye İş Kurumu Kanunu uyarınca işyerlerinde inceleme yapmak, iş ve
işlemlerini teftiş etmek.
i) Kayıtdışı istihdamla mücadele etmek, bu amaçla sektörel
analizlere dayalı denetimleri yürütmek ve bu konularda alınması gerekli tedbirleri
önermek.'
'İş Müfettişi Yardımcılarının giriş ve yeterlik sınavlarının
usul ve esasları, İş Müfettişliğine yükselmeleri, görev, yetki ve
sorumlulukları, Başkanlığın çalışma usul ve esasları ile diğer hususlar
yönetmelikle belirlenir.'
MADDE 4- 3146 sayılı Kanunun 28 inci
maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
'Bakanlık, mevzuattan kaynaklanan ve taşrada yürütülmesi gereken
görevlerini Bakanlık bağlı ve ilgili kuruluşlarının taşra teşkilatları
aracılığıyla yürütür. Bakanlık hizmet birimleri bu görevlerin yürütülmesi için
bağlı ve ilgili kuruluşlarının taşra teşkilatına doğrudan talimat verebilir. Bu
fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.'
MADDE 5- 3146 sayılı Kanunun 29 uncu
maddesinin üçüncü fıkrasına 'Bakanlık merkez teşkilâtında' ibaresinden sonra
gelmek üzere 've bağlı ve ilgili kuruluşlarında' ibaresi eklenmiştir.
MADDE 6- 3146 sayılı Kanunun 39 uncu
maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
'İşletmelerin faaliyet alanları, gelirleri, giderleri ve
denetimi ile ilgili hususlar Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine
Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir.'
MADDE 7- 3146 sayılı Kanuna
aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
'GEÇİCİ MADDE 15- Herhangi bir nedenle boşalmaları halinde
hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilecek olan Bakanlık Müşaviri
kadrolarında bulunanlar, Bakanın uygun göreceği Bakanlığın merkez teşkilatı ile
bağlı ve ilgili kuruluşlarında görevlendirilebilir.'
MADDE 8- 3146 sayılı Kanunun 6 ncı
maddesinin birinci fıkrasında yer alan 'Bakanlık Teftiş Kurulu hariç' ibaresi,
13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 14 üncü maddesi ve eki (1)
sayılı cetvelin 'Danışma ve Denetim Birimleri' sütununda yer alan '1. Teftiş
Kurulu Başkanlığı' ibaresi ile eki (2) sayılı cetvel yürürlükten
kaldırılmıştır.
MADDE 9- 16/5/2006 tarihli ve 5502
sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun 2 nci maddesinin (g) bendinde yer alan
'Sosyal Sigortalar Genel Müdürü' ibaresi 'Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürü,
Sigorta Primleri Genel Müdürü' şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 10- 5502 sayılı Kanunun 12 nci
maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Başkanlığın ana hizmet birimleri şunlardır:
a) Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü.
b) Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü.
c) Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü.
ç) Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü.
d) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı.
e) Aktüerya ve Fon Yönetimi Daire Başkanlığı.'
MADDE 11- 5502 sayılı Kanunun 13 üncü
maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü
MADDE 13- Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğünün görevleri
şunlardır:
a) Sosyal güvenlik mevzuatında yer alan emeklilik işlemlerini
yürütmek.
b) Sigortalı ve hak sahiplerine yönelik hizmetlerin ve her türlü
iletişimin hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesi için gerekli tedbirleri
almak.
c) 24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı Kanun, 28/5/1986 tarihli ve
3292 sayılı Kanun, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Kanun, 28/2/1982 tarihli ve
2629 sayılı Kanun, 28/2/1985 tarihli ve 3160 sayılı Kanun, 12/4/1991 tarihli ve
3713 sayılı Kanun, 24/6/2008 tarihli ve 5774 sayılı Kanun, 16/12/1960 tarihli
ve 168 sayılı Kanun hükümleri ile yılı bütçe kanunlarına ekli cetvellerde ve
2330 sayılı Kanuna atıfta bulunan diğer kanun hükümlerine göre bedeli Hazine
tarafından karşılanmak suretiyle bu Kanunla devredilen Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü tarafından yapılması gereken tazminat ve yardım
işlemleri ile bu kanunlar kapsamında bulunan er, erbaş ve sivil görevlilere
yönelik aylık ve diğer ödemeleri yapmak.
ç) Kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlarla ilgili
işlemleri yapmak.
d) Yabancı ülkelerle yapılacak sosyal güvenlik sözleşmelerine
ilişkin gerekli çalışmaları yürütmek.
e) Diğer kanunlarda yer alan ve görev alanına giren hususlarla
ilgili iş ve işlemleri yapmak.
f) Görev konusuyla ilgili uygulamaları izlemek ve geliştirmek.
g) Sigortalı ve hak sahiplerini sosyal güvenlik mevzuatından
doğan hakları ve ödevleri konusunda bilgilendirmek.
h) Başkan tarafından verilecek benzer nitelikteki diğer
görevleri yapmak.'
MADDE 12- 5502 sayılı Kanuna 13 üncü
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 13/A maddesi eklenmiştir.
'Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü
MADDE 13/A- Sigorta Primleri Genel Müdürlüğünün görevleri
şunlardır:
a) Kurumun prim ve prime ilişkin diğer alacaklarının tahsilatını
yapmak, tahsil edilemeyen prim ve prime ilişkin diğer alacakları gecikme süresi
ve miktarına göre sınıflandırarak takibine öncelik vermek, süresi içerisinde
tahsil edilemeyen prim ve prime ilişkin diğer alacaklar ile ilgili olarak
borçlular hakkında gerekli idari ve icrai takibatı yapmak, bunlardan
kaynaklanan davaların kadrolu veya vekâlet akdine dayanılarak çalıştırılan
sözleşmeli avukatlarca yetkili mercilerde her derecede takip edilmesini,
savunulmasını ve sonuçlandırılmasını sağlamak üzere Hukuk Müşavirliğine
iletilmesini sağlamak.
b) 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı Kanun gereği tahsil edilmesi
gereken işsizlik sigortası primlerinin tahsil ve takip işlemlerini yapmak.
c) Yönetim Kurulunca gerekli görülen durumlarda, Kurumun
süresinde ödenmeyen prim ve prime ilişkin alacakları ile diğer kanunlarla
tahsil ve takip yetkisi Kuruma verilen alacakların tahsilat işlemlerini,
yapılan protokoller çerçevesinde kısmen veya tamamen kamu gelirlerinin
toplanması ve takibinden sorumlu olan kamu idarelerinden hizmet almak suretiyle
gerçekleştirmek.
ç) Kapsamda olduğu halde tescili yapılmayan sigortalıların,
genel sağlık sigortalılarının ve işyerlerinin işlemlerini re'sen
sonuçlandırmak, kayıtdışı çalışmanın önlenmesi amacıyla diğer kamu idareleri,
bankalar, aracı kurumlar, oda, borsa, birlik ve meslek kuruluşları ve her türlü
gerçek ve tüzel kişilerle sigortalılık ve işyeri denetimi, veri paylaşımı ve
kontrolü konusunda işbirliği yapmak, projeler oluşturmak, geliştirmek ve
uygulamak.
d) İşverenleri sosyal güvenlik mevzuatından doğan hakları ve
ödevleri konusunda bilgilendirmek.
e) Diğer kanunlarda yer alan ve görev alanına giren hususlarla
ilgili iş ve işlemleri yapmak.
f) Görev konusuyla ilgili uygulamaları izlemek ve geliştirmek.
g) Başkan tarafından verilecek benzer nitelikteki diğer
görevleri yapmak.'
MADDE 13- 5502 sayılı Kanunun 20 nci
maddesinin ikinci fıkrasında yer alan '4' ibaresi '5' şeklinde değiştirilmiş ve
21 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan 'prim ve prime
ilişkin davalar hariç;' ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 14- 5502 sayılı Kanunun 29 uncu
maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Başkan, Başkan Yardımcısı, Genel Müdür, Rehberlik ve Teftiş
Başkanı, Strateji Geliştirme Başkanı, Aktüerya ve Fon Yönetimi Daire Başkanı ve
I. Hukuk Müşaviri kadrolarına müşterek kararname, diğer Daire Başkanı ile
Sosyal Güvenlik İl Müdürü kadrolarına Başkanın önerisi üzerine Bakan onayı,
bunların dışında kalan Kurum kadrolarına ise Başkan onayı ile atama yapılır.'
MADDE 15- 5502 sayılı Kanunun eki (I)
sayılı cetvelin 'Ana Hizmet Birimleri' sütununda yer alan 'Sosyal Sigortalar
Genel Müdürlüğü' ibaresi 'Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü' şeklinde
değiştirilmiş ve bu ibareden sonra gelmek üzere 'Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü'
satırı eklenmiştir.
MADDE 16- 25/6/2003 tarihli ve 4904
sayılı Türkiye İş Kurumu Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki bent eklenmiştir.
'g) Bakanlığın mevzuattan kaynaklanan ve taşrada yürütülmesi
gereken görevlerini yapmak.'
MADDE 17- 4904 sayılı Kanunun 6 ncı
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 6- Yönetim Kurulu;
a) Genel Müdür,
b) Bakanlığı temsilen Bakanın teklifi üzerine müşterek kararname
ile atanan bir üye,
c) Hazine Müsteşarlığını temsilen, Hazine Müsteşarlığının bağlı
olduğu Bakanın teklifi üzerine müşterek kararname ile atanan bir üye,
d) En çok üyeye sahip işçi konfederasyonunca belirlenen bir üye,
e) En çok üyeye sahip işveren konfederasyonunca belirlenen bir
üye,
f) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonunca belirlenen
bir üye,
olmak üzere altı üyeden oluşur. Genel Müdür, Yönetim Kurulunun
da başkanıdır. Yönetim Kuruluna, Genel Müdürün bulunmadığı hallerde Genel
Müdürlüğe vekâlet eden başkanlık eder.
Yönetim Kurulu, başkanın daveti üzerine en az haftada bir defa
üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır. Kararlar toplantıya katılan
üyelerin çoğunluğu ile alınır. Oylarda eşitlik olması halinde, Başkanın
bulunduğu taraf çoğunluk sayılır. Gerekli görüldüğünde Başkanın veya üç üyenin
talebi ile Yönetim Kurulu olağanüstü toplantıya çağrılabilir.
Genel Müdür dışındaki Yönetim Kurulu üyelerinin görev süresi üç
yıldır. Geçerli bir mazereti olmaksızın; arka arkaya üç toplantıya veya bir yıl
içinde toplam altı toplantıya katılmayanlar, Yönetim Kurulu üyeliğine atanma ya
da görevlendirilme şartlarını yitirenler ile atandıktan veya
görevlendirildikten sonra bu şartları taşımadığı anlaşılanların üyelikleri
kendiliğinden sona erer. Geçerli bir mazereti olmaksızın arka arkaya üç
toplantıya veya bir yıl içinde toplam altı toplantıya katılmayanların durumu,
Yönetim Kurulu kararıyla tespit edilerek Bakanlığa bildirilir. Süreleri biten
üyeler yeni üyeler atanıncaya veya görevlendirilinceye kadar görevlerine devam
ederler. Atanan veya görevlendirilen üyelerden herhangi bir nedenle görev
süresinden önce Yönetim Kurulu üyeliği sona erenlerin yerlerine en geç bir ay
içinde kalan süreyi tamamlamak üzere aynı usulle yeni bir atama veya
görevlendirme yapılır.
Yönetim Kurulu üyeliğine atanacak veya görevlendirileceklerin
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4),
(5), (6) ve (7) numaralı alt bentlerinde sayılan şartları taşımaları ve siyasi
parti organlarında görevli bulunmamaları gerekir. Ancak görevlendirme ile gelen
Yönetim Kurulu üyeleri için 657 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin (B) bendinde
sayılan şartlar aranmaz.
657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (5) numaralı
alt bendinde öngörülen suçlarla ilgili olarak haklarında ceza davası açılan
üyelerden görevi başında kalması sakıncalı görülenler, Bakan tarafından
tedbiren görevden uzaklaştırılabilir. Görevden uzaklaştırılan üyeler hakkında
657 sayılı Kanunun ilgili hükümleri uygulanır. Bu şekilde geçici olarak boşalan
üyeliklere, görevden uzaklaştırılan üye göreve dönünceye ve söz konusu üyenin
üyelik süresini geçmemek üzere, atama ile gelen üyelerin yerine atamaya yetkili
makam, görevlendirme ile gelen üyelerin yerine ise ilgili konfederasyon
tarafından görevlendirme yapılır.
Toplantılara iştirak eden Yönetim Kurulu Başkanı ve müşterek
kararname ile atanan üyelerine 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamenin 34 üncü maddesine göre kamu iktisadi teşebbüsleri yönetim kurulu
başkan ve üyelerine ödenen miktarlarda ilave aylık ücret verilir. Diğer yönetim
kurulu üyelerine ise kadrosunun karşılığı olan aylık ve diğer mali haklar
ödenir. Yolluklarında ise 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu
hükümleri uygulanır.
Yönetim Kurulunun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Fon kaynaklarını piyasa şartlarında değerlendirmek.
b) Fon gelir ve giderlerinin denetlettirilmesini ve denetim
raporlarının kamuoyuna açıklanmasını sağlamak.
c) Fona ilişkin aktüeryal projeksiyonları yaptırmak.
d) Günlük fon hareketlerinin izlenmesini, kayıtlarının
tutulmasını ve genel kabul görmüş muhasebe standartlarına uygun olarak
muhasebeleştirilmesini temin etmek.
e) Kurumun bütçesini, bilançosunu, gelir-gider tablolarını,
Kurum bütçesindeki bölümler içinde aktarmaları, bu bölümler arasındaki ek ve
olağanüstü ödenek tekliflerini karara bağlamak.
f) Kurumun performans hedef, gösterge ve programı ile hizmet
kalite standartlarını karara bağlamak, Kurumun faaliyet raporlarını incelemek
ve onaylamak,
g) Her yıl Maliye Bakanlığınca belirlenen yeniden değerleme
oranında miktarı artırılmak üzere bedeli beşyüz bin Türk Lirası ve üzeri olan
sözleşmeler ve yapılacak işler hakkında karar vermek.
h) Genel Müdür ve Yönetim Kurulu üyelerinin başkaca önerilerini
inceleyip karara bağlamak ve bu Kanunla verilen benzeri görevleri yapmak.
Yönetim Kurulunun çalışma usul ve esasları Bakanlıkça çıkarılan
yönetmelikle düzenlenir.'
MADDE 18- 4904 sayılı Kanunun 7 nci
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 7- Genel Müdürlük, merkez ve taşra teşkilatından oluşur.
Kurumun en üst amiri olan Genel Müdür, Genel Kurulun önerilerini
de dikkate alarak Yönetim Kurulu kararları ile mevzuat doğrultusunda bütün
işleri yürütür.
Genel Müdürün görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır:
a) Kurum hizmetlerini, mevzuat hükümlerine, Kurumun amaç ve
politikaları ile stratejik planına uygun olarak düzenlemek ve yürütmek.
b) Kurumun görev alanına giren hususlarda politika ve
stratejiler geliştirmek, bunlara uygun yıllık amaç ve hedefler oluşturmak,
performans ölçütleri belirlemek, Kurumun bütçesini hazırlamak, gerekli yasal ve
idari düzenleme çalışmalarını yapmak, belirlenen stratejiler, amaçlar, hedefler
ve performans ölçütleri doğrultusunda uygulamayı koordine etmek, izlemek ve
değerlendirmek; amaç, hedef ve performans ölçütlerine ulaşılmasını teminen
izleme ve değerlendirme sonuçlarına göre gerekli tedbirleri almak.
c) Kurumun faaliyetlerini ve işlemlerini denetlemek, yönetim
sistemlerini gözden geçirmek, kurumsal yapı ile yönetim süreçlerinin
etkililiğini gözetmek ve yönetimin geliştirilmesini sağlamak.
d) Yönetim Kurulu kararlarının uygulanmasını sağlamak.
e) Adli ve idari makamlara, gerçek ve tüzel kişilere karşı
Kurumu temsil etmek.
f) Kamu Görevlileri Etik Kurulunun belirlediği ilkeler
çerçevesinde kurumsal etik kuralları belirleyerek, personele ve Kurumun
ilişkili olduğu taraflara duyurmak ve personelin bu kurallara uygun hareket
etmesini sağlamak.
g) 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca belirlenen yeniden
değerleme oranı kadar her yıl artırılmak üzere bedeli beşyüz bin Türk Lirasına
kadar olan, kiraya verme, kiralama, satış, alım, devir, takas, inşaat,
taşınmazların ferağı, yapım ve diğer işlere ilişkin sözleşmeler hakkında karar
vermek, ihale komisyonu kararlarını onaylamak, beşyüz bin Türk Lirası ve
üzerinde olanlar için Yönetim Kuruluna öneride bulunmak ve kendi limitleri
dahilinde merkez ve taşra teşkilatının harcama sınırlarını belirlemek.
h) Kurumun faaliyet alanına giren konularda diğer kurum ve
kuruluşlarla işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.
i) Özel kanunlarda yer alan hükümler saklı kalmak kaydıyla Kurum
kadrolarına atamalar yapmak ve Kurum adına imza ve yetki devri yapılacak
personeli belirlemek.
Genel Müdür, temsil yetkisini gerektiğinde genel hükümlere göre
alt kademelere devredebilir. Kurum avukatının bulunmadığı yerlerde ve
zamanlarda bunlara ait görevlerin yerine getirilmesinde, icra ve yargı
mercileri nezdindeki temsil yetkisini uygun göreceği Kurum personeline
devredebilir.
Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı ve I. Hukuk Müşaviri
kadrolarına müşterek kararname, Daire Başkanı ve İl Müdürü kadrolarına Genel
Müdürün teklifi üzerine Bakan onayı, bunların dışında kalan Kurum kadrolarına
ise Genel Müdür onayı ile atama yapılır.
Görevlerin yürütülmesinde Genel Müdüre yardımcı olmak üzere dört
Genel Müdür Yardımcısı görevlendirilebilir. Genel Müdür Yardımcıları, Genel
Müdüre karşı sorumludur.'
MADDE 19- 4904 sayılı Kanunun 8 inci
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 8- Kurumun merkez teşkilatı aşağıdaki hizmet
birimlerinden oluşur:
a) İstihdam Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.
b) Aktif İşgücü Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.
c) İş ve Meslek Danışmanlığı Dairesi Başkanlığı.
d) İşgücü Piyasası ve İstatistik Dairesi Başkanlığı.
e) Dış İlişkiler ve Projeler Dairesi Başkanlığı.
f) İşsizlik Sigortası Dairesi Başkanlığı.
g) Fon Yönetimi ve Aktüerya Dairesi Başkanlığı.
h) Hukuk Müşavirliği.
i) Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı.
j) İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığı.
k) Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı.
l) Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı.'
MADDE 20- 4904 sayılı Kanunun 9 uncu
maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Hizmet birimlerinin görevleri
MADDE 9- Hizmet birimlerinin görevleri şunlardır:
a) İstihdam Hizmetleri Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) Ulusal istihdam politikalarının oluşturulmasına yardımcı
olmak amacıyla çalışmalar yapmak veya yaptırmak.
2) İşgücü talebi ve iş aramanın düzene bağlanması ile istihdamda
özel politika gerektiren grupların istihdamlarına yönelik çalışmalar yapmak
veya yaptırmak.
3) İşgücünün yurtiçinde ve yurtdışında uygun oldukları işlere
yerleştirilmesi ile işgücü talepleri için elverişli işçiler bulunmasına ve
yurtdışı hizmet akitlerinin yapılmasına aracılık etmek.
4) İşverenlere yönelik hizmetleri sunmak.
5) 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesine
göre işyerinde haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçüde
azalmasının veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak
durdurulmasının tespitini yapmak veya yaptırmak.
6) Tarım aracıları ve özel istihdam bürolarına ilişkin görevleri
yerine getirmek.
7) İşsizliğin yoğun olduğu dönemlerde veya yerlerde işsizlere
geçici gelir desteği sağlanması amacıyla toplum yararına program ve projeler
uygulamak.
8) Bakanlığın taşrada yürütülmesi gereken hizmetlerini koordine
etmek.
9) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
b) Aktif İşgücü Hizmetleri Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) Meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme kursları
düzenlemek.
2) İstihdamda özel politika gerektiren grupların istihdamını
kolaylaştırıcı mesleki eğitim ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri vermek veya
verdirmek, diğer işgücü yetiştirme ve uyum programlarını uygulamak.
3) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
c) İş ve Meslek Danışmanlığı Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) Kuruma kayıtlı iş arayanlara ve işverenlere iş ve meslek
danışmanlığı hizmetleri vermek.
2) Öğrencilere ve iş arayanlara mesleki rehberlik hizmetleri
sunmak.
3) İş ve meslek danışmanlarına ilişkin iş ve işlemleri koordine
etmek.
4) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
d) İşgücü Piyasası ve İstatistik Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) İşgücü piyasası verilerini yerel ve ulusal bazda derlemek,
analiz etmek, yorumlamak ve yayınlamak.
2) Yerel düzeyde yapılan işgücü piyasası araştırma ve
analizlerini koordine etmek ve bu konuda standardizasyon sağlamak.
3) Kurum hizmetlerinin performans ölçümlerine ilişkin işlemleri
yapmak.
4) Kurum istatistiklerini derlemek ve diğer hizmet birimlerinin
kullanımına sunmak.
5) İşgücü piyasası bilgi sistemini oluşturmak, İşgücü Piyasası
Bilgi Danışma Kurulu çalışmalarını koordine etmek.
6) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
e) Dış İlişkiler ve Projeler Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlarda ve bunlara
yönelik mevzuat ve uyum çalışmaları ile ekonomik ve teknik işbirliğine yönelik
çalışmalarda Kurum hizmetlerinin süratli, düzenli, etkili ve verimli bir
şekilde yürütülmesi için gerekli irtibat ve eşgüdümü sağlamak.
2) Uluslararası alanda faaliyet gösteren kuruluşlarla Kurumun
görev alanına giren konularda uluslararası sözleşmeler de dahil olmak üzere
ilişkileri düzenlemek, gerekli irtibat ve eşgüdümü sağlamak.
3) Kurumun görev alanı ile ilgili olarak Avrupa Birliği ve diğer
uluslararası kuruluşların mevzuatı ve uygulamaları konusunda inceleme ve
araştırmalar yapmak, yaptırmak ve ilgililere duyurmak, bunlarla işbirliği
içinde gerçekleştirilecek projeleri hazırlamak ve yürütmek.
4) Kurum faaliyetleri çerçevesinde yurtdışından gelen heyetler
ve Kurumdan yurtdışına gönderilecekler ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek.
5) Yurtdışı ilişkilerle ilgili protokol işlerini yürütmek.
6) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
f) İşsizlik Sigortası Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:
1) 4447 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde, işsizlik sigortası
ödeneğine, kısa çalışma ödeneğine ve ücret garanti fonu kapsamında ücret
alacaklarının ödemesine ilişkin çalışmaları yapmak.
2) 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun
hükümlerine göre iş kaybı tazminatına ilişkin işlemleri yapmak.
3) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
g) Fon Yönetimi ve Aktüerya Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) İşsizlik Sigortası Fonunun Yönetim Kurulu kararları
çerçevesinde değerlendirilmesine ilişkin işlemleri yapmak.
2) Fon hareketlerini izlemek ve Fonun değerlendirilmesi ile
ilgili olarak finansal piyasaları takip etmek.
3) Fonun aktüeryal işlemlerini yürütmek.
4) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
h) Hukuk Müşavirliğinin görevleri şunlardır:
1) Kurumun taraf olduğu adli ve idari davalarda, tahkim
yargılamasında ve icra işlemlerinde Kurumu temsil etmek, dava ve icra
işlemlerini takip etmek, anlaşmazlıkları önleyici hukuki tedbirleri zamanında
almak.
2) Kurum hizmetleriyle ilgili olarak diğer kamu kurum ve
kuruluşları tarafından hazırlanan mevzuat taslaklarını, Kurum birimleri
tarafından düzenlenecek her türlü sözleşme ve şartname taslaklarını, Kurum ile
üçüncü kişiler arasında çıkan her türlü uyuşmazlıklara ilişkin işleri ve Kurum
birimlerince sorulacak diğer işleri inceleyip hukuki mütalaasını bildirmek.
3) Kurum tarafından hizmet satın alma yoluyla temsil ettirilen
dava ve icra takiplerine ilişkin usul ve esasları belirlemek, bunları izlemek,
koordine etmek ve denetlemek.
4) Kurumun amaçlarını daha iyi gerçekleştirmek, mevzuata, plan
ve programa uygun çalışmalarını temin etmek amacıyla gerekli hukuki teklifleri
hazırlayıp Genel Müdüre sunmak.
5) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
i) Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığının görevleri
şunlardır:
1) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu, 22/12/2005
tarihli ve 5436 sayılı Kanunun 15 inci maddesi ve diğer mevzuatla strateji
geliştirme ve mali hizmetler birimlerine verilen görevleri yapmak.
2) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
j) İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:
1) Kurumun insan gücü planlaması ve personel politikası ile
ilgili çalışmaları yapmak, personel sisteminin geliştirilmesi için tekliflerde
bulunmak.
2) Kurum personelinin atama, nakil, terfi, emeklilik ve benzeri
özlük işlemlerini yürütmek.
3) Kurumun eğitim planını hazırlamak, uygulamak ve
değerlendirmek.
4) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
k) Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:
1) 5018 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde, kiralama ve satın
alma işlerini yürütmek, temizlik, güvenlik, aydınlatma, ısıtma, onarım, taşıma
ve benzeri hizmetleri yapmak veya yaptırmak.
2) Kurumun taşınır ve taşınmazlarına ilişkin işlemleri ilgili
mevzuat çerçevesinde yürütmek.
3) Genel evrak ve arşiv faaliyetlerini düzenlemek ve yürütmek.
4) Kurum sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini planlamak ve
yürütmek.
5) Seferberlik ve savaş halinde insangücü özel planlamasına
yönelik araştırma ve diğer çalışmaları yapmak veya yaptırmak.
6) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.
l) Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığının görevleri şunlardır:
1) Kurumun bilgi işlem hizmetlerini yürütmek.
2) Kurumun internet sayfaları, elektronik imza ve elektronik
belge uygulamaları ile ilgili teknik çalışmaları yapmak.
3) Kurum hizmetleriyle ilgili olarak diğer birimlerle işbirliği
içinde veri tabanları oluşturmak ve bilgileri toplamak.
4) Kurumun mevcut bilişim altyapısının kurulumu, bakımı, ikmali,
geliştirilmesi ve güncellenmesi ile ilgili işleri yürütmek, elektronik
haberleşme güvenliğini sağlamak ve bu konularda görev üstlenen personelin bilgi
teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak düzenli şekilde hizmet içi eğitim
almalarını sağlamak.
5) Teknolojik gelişmeleri takip etmek, bilgi güvenliği ve
güvenilirliği konusunun gerektirdiği önlemleri almak, politikaları ve ilkeleri
belirlemek, kamu bilişim standartlarına uygun çözümler üretmek.
6) Genel Müdür tarafından verilen diğer görevleri yapmak.'
MADDE 21- 4904 sayılı Kanunun 12 nci
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 12- Kurumun taşra teşkilatı, illerde Çalışma ve İş Kurumu
il müdürlükleri ile bunlara bağlı kurulacak hizmet merkezlerinden oluşur.
Nüfus, sigortalı ve işyeri sayısı, işlem yoğunluğu ve
belirlenecek diğer kriterler doğrultusunda Genel Müdürün önerisi ve Bakan onayı
ile yeteri kadar hizmet merkezi kurulabilir.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Devlet
Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığının görüşü üzerine Bakanlık tarafından
çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.'
MADDE 22- 4904 sayılı Kanunun 13 üncü
maddesinin ikinci fıkrasının (ç) ve (d) bentleri aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, aynı fıkraya aşağıdaki bentler eklenmiş ve onuncu fıkrasında yer
alan 'Sanayi ve Ticaret ve' ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
'ç) İl Bilim, Sanayi ve Teknoloji Müdürü.'
'd) Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü.'
'h) İl Gümrük ve Ticaret Müdürü.'
'i) Kalkınma Ajansı temsilcisi.'
MADDE 23- 4904 sayılı Kanunun 15 inci
maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve üçüncü
fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
'Kurum, her türlü dava, tahkim ve icra takip işleri için genel
hükümlere göre vekâlet akdi ile lüzum görülecek sayıda avukat çalıştırabilir
veya ihtiyaç duyulması halinde bu görevlerini Kurumca belirlenen usul ve
esaslar çerçevesinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesinde öngörülen doğrudan
temin usulü ile avukatlar veya avukatlık ortaklıkları ile yapılacak avukatlık
sözleşmeleri yoluyla yürütebilir. Kurum lehine sonuçlanan dava ve icra
takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil edilen vekâlet
ücretlerinin; Kurumda fiilen görev yapan hukuk müşavirlerine, avukatlara, dava
ve icra takip memurları ile Hukuk Müşavirliğinde fiilen görev yapan diğer
personele dağıtımı hakkında 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı Genel Bütçe
Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin
Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname hükümleri kıyas yoluyla
uygulanır. Vekâlet ücretinin dağıtımına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle
belirlenir.
Kurumun merkez teşkilatında İstihdam Uzmanı ve İstihdam Uzman
Yardımcısı, taşra teşkilatında İl İstihdam Uzmanı ve İl İstihdam Uzman
Yardımcısı çalıştırılabilir.
İstihdam Uzman Yardımcılığı ve İl İstihdam Uzman Yardımcılığına
atanabilmek için, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde
sayılan genel şartlara ek olarak Kurumun görev alanına giren ve yönetmelikle
belirlenen en az dört yıllık eğitim veren yükseköğretim kurumlarından ya da
bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen yükseköğretim
kurumlarından mezun olmak ve yapılacak özel yarışma sınavında başarılı olmak
gerekir.
İstihdam Uzman Yardımcılığına atananlar, en az üç yıl fiilen çalışmak
ve istihdam edildikleri birimlerce belirlenecek konularda hazırlayacakları
uzmanlık tezinin oluşturulacak komisyon tarafından kabul edilmesi kaydıyla,
yapılacak yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Süresi içinde tezlerini
sunmayan veya tezleri kabul edilmeyenlere tezlerini sunmaları veya yeni bir tez
hazırlamaları için altı ayı aşmamak üzere ilave süre verilir. Yeterlik
sınavında başarılı olanların İstihdam Uzmanı kadrolarına atanabilmeleri, Kamu
Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından asgari (C) düzeyinde
veya dil yeterliği bakımından buna denkliği kabul edilen ve uluslararası
geçerliliği bulunan başka bir belgeye yeterlik sınavından itibaren en geç iki
yıl içinde sahip olma şartına bağlıdır. Sınavda başarılı olamayanlar veya sınava
girmeye hak kazandığı halde geçerli mazereti olmaksızın sınav hakkını
kullanmayanlara, bir yıl içinde ikinci kez sınav hakkı verilir. Verilen ilave
süre içinde tezlerini sunmayan veya ikinci defa hazırladıkları tezleri kabul
edilmeyenler, ikinci sınavda başarı gösteremeyen veya sınav hakkını
kullanmayanlar ile süresi içinde yabancı dil yeterliği şartını yerine
getirmeyenler İstihdam Uzman Yardımcısı unvanını kaybederler ve durumlarına
uygun kadrolara atanırlar.
İl İstihdam Uzman Yardımcılığına atananlar, en az üç yıl fiilen
çalışmak kaydıyla açılacak yeterlik sınavına girme hakkını kazanırlar. Sınavda
başarılı olamayanlar veya geçerli mazereti olmaksızın sınav hakkını
kullanmayanlara, bir yıl içinde ikinci kez sınav hakkı verilir. İkinci sınavda
başarı gösteremeyen veya sınav hakkını kullanmayanlar İl İstihdam Uzman
Yardımcısı unvanını kaybederler ve durumlarına uygun kadrolara atanırlar.'
MADDE 24- 4904 sayılı Kanunun eki (1)
sayılı liste ekli (1) sayılı listede yer aldığı şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 25- 4904 sayılı Kanuna
aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
'Atıflar
GEÇİCİ MADDE 2- Diğer mevzuatta Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı Bölge Müdürlüğüne yapılan atıflar Çalışma ve İş Kurumu il
müdürlüğüne, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürüne yapılan
atıflar Çalışma ve İş Kurumu il müdürüne, Türkiye İş Kurumu il müdürlüğüne
yapılan atıflar Çalışma ve İş Kurumu il müdürlüğüne, Türkiye İş Kurumu il
müdürüne yapılan atıflar Çalışma ve İş Kurumu il müdürüne yapılmış sayılır.'
MADDE 26- 4904 sayılı Kanunun 10 uncu
ve 11 inci maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 27- 14/7/1965
tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun;
a) 36 ncı maddesinin 'Ortak Hükümler' bölümünün (A) fıkrasının
(11) numaralı bendinde yer alan 'İstihdam ve Meslek Uzman Yardımcıları' ibaresi
'İstihdam Uzman Yardımcıları, İl İstihdam Uzman Yardımcıları', 'İstihdam ve
Meslek Uzmanlığına' ibaresi 'İstihdam Uzmanlığına, İl İstihdam Uzmanlığına',
b) 152 nci maddesinin 'II ' Tazminatlar'
kısmının 'A) Özel Hizmet Tazminatı' bölümünün (i) bendinde yer alan 'İstihdam
ve Meslek Uzmanları' ibaresi 'İstihdam Uzmanları, İl İstihdam Uzmanları'
şeklinde değiştirilmiştir.
c) Eki (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin 'I-Genel İdare
Hizmetleri Sınıfı' bölümünün (h) bendinde yer alan 'İstihdam ve Meslek
Uzmanları' ibaresi 'İstihdam Uzmanları' şeklinde değiştirilmiş ve aynı bende
'Gelir Uzmanları' ibaresinden sonra gelmek üzere 'İl İstihdam Uzmanları,'
ibaresi eklenmiştir.
MADDE 28- 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı
İş Kanununun 30 uncu maddesinin yedinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
'Bu maddeye aykırılık hallerinde 101 inci madde uyarınca tahsil
edilecek cezalar, özürlülerin ve eski hükümlülerin kendi işini kurmaları,
özürlünün iş bulmasını sağlayacak destek teknolojileri, özürlünün işe
yerleştirilmesi, işe ve işyerine uyumunun sağlanması ve bu gibi projelerde
kullanılır. Tahsil edilen cezaların kullanımına ilişkin hususlar, Türkiye İş
Kurumunun koordinatörlüğünde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma
Genel Müdürlüğü ile İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Adalet
Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü, en çok işçi ve işvereni temsil
eden üst kuruluşların ve en çok özürlüyü temsil eden üst kuruluşun birer
temsilcisinden oluşan komisyon tarafından karara bağlanır. Komisyonun çalışma
usul ve esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle
düzenlenir.'
MADDE 29- 31/5/2006 tarihli ve 5510
sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin
ikinci fıkrasına aşağıdaki (g) bendi ve aynı fıkraya aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
'g) Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen Toplum Yararına
Çalışma Programlarından yararlananlar,'
'Bu fıkranın (g) bendinde sayılanlar için Türkiye İş Kurumu prim
ödeme yükümlüsü olmakla birlikte bu Kanun kapsamında işyeri ve işveren
sayılmaz.'
MADDE 30- 5510 sayılı Kanunun 5 inci
maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin sonuna aşağıdaki cümle eklenmiştir.
'Bunlar için Türkiye İş Kurumu prim ödeme yükümlüsü olmakla
birlikte bu Kanun kapsamında işyeri ve işveren sayılmaz.'
MADDE 31- 21/9/2006 tarihli ve 5544
sayılı Meslekî Yeterlilik Kurumu Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının
(d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bentler
eklenmiştir.
'd) Ulusal yeterlilik çerçevesi: Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi
ile uyumlu olacak şekilde tasarlanan; ilk, orta ve yüksek öğretim dahil,
meslekî, genel ve akademik eğitim ve öğretim programları ve diğer öğrenme
yolları ile kazanılan tüm yeterlilik esaslarını,'
'ğ) Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi: Ulusal yeterlilik sistemleri
arasında kıyaslanabilirlik sağlayarak farklı ülke ve sistemlerde verilen
yeterliliklerin anlaşılmasını kolaylaştıran, Avrupa Birliği tarafından kabul
edilen referans çerçeveyi,
h) Yeterlilik: Bireyin sahip olduğu, yetkili otorite tarafından
tanınmış bilgi, beceri ve yetkinliği,
ı) Meslekî Yeterlilik Belgesi: Meslekî Yeterlilik Kurumu
tarafından onaylanmış, bireyin bilgi, beceri ve yetkinliğini ifade eden
belgeleri,
i) Eğitim akreditasyon kurumu: Ulusal meslekî yeterlilikler
alanındaki eğitim ve öğretim kurumlarını akredite etmek üzere Meslekî
Yeterlilik Kurumu tarafından yetkilendirilen kurum ve kuruluşları,'
MADDE 32- 5544 sayılı Kanunun 6 ncı
maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'(1) Genel Kurul, Kurumun en üst karar organı olup, aşağıda
belirtilen üyelerden oluşur:
a) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından iki üye.
b) Millî Eğitim Bakanlığından üç üye.
c) Avrupa Birliği Bakanlığından bir üye.
ç) Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından bir üye.
d) Çevre ve Şehircilik Bakanlığından bir üye.
e) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından bir üye.
f) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından bir üye.
g) Gümrük ve Ticaret Bakanlığından bir üye.
ğ) Kalkınma Bakanlığından bir üye.
h) Kültür ve Turizm Bakanlığından bir üye.
ı) Maliye Bakanlığından bir üye.
i) Sağlık Bakanlığından bir üye.
j) Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığından bir üye.
k) Üniversitelerin çalışma ekonomisi, işletme ve meslekî eğitim
ile ilgili alanlarından Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenecek üç öğretim
üyesi.
l) Türkiye İş Kurumundan bir üye.
m) Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığından bir üye.
n) Türk Standardları Enstitüsünden bir üye.
o) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden dört üye.
ö) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonundan dört üye.
p) Türkiye Ziraat Odaları Birliğinden iki üye.
r) Türkiye Seyahat Acenteleri Birliğinden bir üye.
s) Türkiye İhracatçılar Meclisinden bir üye.
ş) En çok üyeye sahip üç işçi sendikaları konfederasyonunun her
birinden en az bir üye olmak üzere sahip oldukları üye sayılarına oranla toplam
yedi üye.
t) En çok üyeye sahip işveren sendikaları konfederasyonundan üç
üye.'
MADDE 33- 5544 sayılı Kanunun 11 inci
maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
'c) Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği Dairesi
Başkanlığı.'
MADDE 34- 5544 sayılı Kanunun 13 üncü
maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
'a) Ulusal Yeterlilik Çerçevesine ilişkin çalışmaları yürütmek.
b) Ulusal meslekî yeterlilikler alanındaki eğitim ve öğretim
kurumlarının akreditasyonuna, bireylerin ölçme, değerlendirme ve
belgelendirilmesine, yabancıların sahip oldukları meslekî yeterlilik
sertifikalarının doğrulanmasına ilişkin faaliyetleri gerçekleştirmek.
c) Ölçme, değerlendirme, belgelendirme ile eğitim
akreditasyonunda belirlenmiş kurum ve kuruluşları izlemek ve raporlamak.'
MADDE 35- 5544 sayılı Kanuna 13 üncü
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 13/A maddesi eklenmiştir.
'Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği Dairesi Başkanlığı
MADDE 13/A- (1) Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği Dairesi
Başkanlığının görevleri şunlardır:
a) Kurumun görev, yetki, sorumluluk ve faaliyet alanına giren
konularda Avrupa Birliği, diğer ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla
ilişkilerini yürütmek ve bu konuda koordinasyonu sağlamak.
b) Kurumun görev ve faaliyet alanına giren konularda Avrupa
Birliği müktesebatına ve tavsiye kararlarına ilişkin faaliyetleri yürütmek.
c) Kurumun faaliyet alanına giren konularda Avrupa Birliği ve
diğer ülkeler ile uluslararası kuruluşlarla yapılan proje ve programların
hazırlanması, yürütülmesi ve izlenmesini sağlamak.
ç) Görev alanıyla ilgili araştırma ve incelemeler yapmak ve
raporlamak, yayın hazırlamak.
d) Başkan tarafından verilen görevler ile mevzuatta öngörülen
benzeri görevleri yapmak.'
MADDE 36- 5544 sayılı Kanunun 20 nci
maddesinin birinci fıkrasına 'ulusal meslek standardı' ibaresinden sonra gelmek
üzere ', yeterliliklerin de ulusal yeterlilik' ibaresi eklenmiştir.
MADDE 37- 5544 sayılı Kanuna 20 nci
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 20/A maddesi eklenmiştir.
'Hizmet satın alma ve geçici süreli çalıştırma
MADDE 20/A- (1) Kurum, ulusal meslek standartlarının ve
yeterliliklerinin hazırlanması, geliştirilmesi ve güncellenmesi, sektör
komitelerinin işletilmesi, ölçme, değerlendirme, belgelendirme ve bunlara
ilişkin denetim gibi Kurumun ana faaliyet alanlarında hizmet satın alabilir
veya bu amaçla yetkinliğe sahip kişileri geçici süreli olarak çalıştırabilir.
(2) Bu kişilerin niteliklerine yönelik kriterler ve bunlara
ödenecek ücret miktarı ile ücretin ödenme şekline ilişkin usul ve esaslar
Maliye Bakanlığının görüşü üzerine Yönetim Kurulu kararı ile belirlenir.
(3) Bu şekilde çalışanların çalışma süreleri bir takvim yılı
içerisinde altmış günü geçemez.'
MADDE 38- 5544 sayılı Kanunun 21 inci
maddesinin başlığı ve birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Ulusal meslek standartlarının ve ulusal yeterliliklerin
hazırlanması ve yürürlüğe konulması'
'(1) Kurum görevlendirdiği veya hizmet satın aldığı kurum ve
kuruluşlara veya oluşturduğu çalışma gruplarına meslek standartlarını ve
yeterlilikleri hazırlatır. Meslek standartları ve yeterlilikler ile ilgili
seviyeler Ulusal Yeterlilik Çerçevesi seviyelerine uygun olarak hazırlanır. Bu
standartlar ve yeterlilikler sektör komitelerinde incelenir ve uygun bulunanlar
Yönetim Kurulunun onayına sunulur ve Yönetim Kurulu tarafından onaylanan
yeterlilikler ulusal yeterlilik olarak yürürlüğe girer.'
MADDE 39- 5544 sayılı Kanunun 22 nci
maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Sınav, ölçme, değerlendirme ve belgelendirme
MADDE 22- (1) Bireylerin meslekî yeterliliklerinin tespitine
ilişkin sınav, ölçme ve değerlendirme işlemleri Kurumun başvurusunu onayladığı
yetkilendirilmiş kurumlar tarafından yapılır.
(2) Ulusal meslekî yeterliliklere göre yapılan sınav, ölçme ve
değerlendirme sonucunda başarılı olanlara Meslekî Yeterlilik Belgesi verilir.
(3) Sınav, ölçme, değerlendirme ve Meslekî Yeterlilik Belgesi
ile ilgili esas ve usuller Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle
belirlenir.'
MADDE 40- 5544 sayılı Kanunun 23 üncü
maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'Eğitim ve öğretim kurumlarının akreditasyonu
MADDE 23- (1) Ulusal meslekî yeterlilikler alanındaki eğitim ve
öğretim kurumlarının ve programlarının akreditasyonu eğitim akreditasyon
kurumlarınca gerçekleştirilir.
(2) Akredite olan eğitim ve öğretim kurumlarından mezun olanlara
kazandıkları meslekî yeterliliklere uygun Meslekî Yeterlilik Belgesi verilir.
(3) Ulusal meslekî yeterlilikler alanındaki eğitim ve öğretim
kurumlarının akreditasyonuna ve eğitim akreditasyon kurumlarının
belirlenmesine, akredite eğitim kurumlarından mezun olanların
belgelendirilmesine ilişkin esas ve usuller Kurum tarafından çıkarılacak
yönetmelikle düzenlenir.'
MADDE 41- 5544 sayılı Kanuna 23 üncü
maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 23/A maddesi eklenmiştir.
'Ulusal Yeterlilik Çerçevesi
MADDE 23/A- (1) Ulusal Yeterlilik Çerçevesinin oluşturulmasına,
geliştirilmesine ve güncelliğinin korunmasına ilişkin işlemler Kurum tarafından
yürütülür.
(2) Kalite güvencesi sağlanmış tüm yeterlilikler Ulusal
Yeterlilik Çerçevesine dahil edilir. Ulusal Yeterlilik Çerçevesinde yer alacak
meslekî ve teknik yeterliliklerin kalite güvencesi Kurum tarafından sağlanır.
Ulusal Yeterlilik Çerçevesine dahil edilecek yeterliliklerin kalite güvence
ölçütlerine, meslekî ve teknik yeterlilikler dışında kalan yeterliliklerin
kalite güvencesini sağlayacak kurum ve kuruluşların belirlenmesine, farklı
yeterlilikler arasındaki yatay ve dikey geçişler ile Ulusal Yeterlilik
Çerçevesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlar Kurulu kararı ile
yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.'
MADDE 42- 5544 sayılı Kanunun 24 üncü
maddesinin beşinci fıkrasında yer alan 'meslekî teknik eğitim fakültelerinden'
ibaresi 'eğitim fakültelerinden' şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 43- 5544 sayılı Kanunun 25 inci
maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
'(3) Uhdesinde kamu görevi bulunmayan sektör komitesi başkan ve
üyelerine, yılda altıdan fazla olmamak üzere her bir toplantı başına (2000)
gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda
huzur hakkı ödenir.'
MADDE 44- 5544 sayılı Kanunun 26 ncı
maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'MADDE 26- (1) Kurumun gelirleri şunlardır:
a) Bu Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında belirtilen
kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, işçi ve işveren konfederasyonları
ile diğer kuruluşların Genel Kuruldaki her bir temsilcisi için, olağan Genel
Kurulun yapıldığı tarihte geçerli olan aylık brüt asgari ücretin yirmi katını
geçmemek üzere, miktarı Genel Kurulca belirlenen aidatlar.
b) Kurumun Genel Kurula sunulan bütçesinden, bu maddenin (a)
bendine göre belirlenen aidatlar düşüldükten sonra kalan kısım üzerinden 6 ncı
maddenin birinci fıkrasında belirtilen her bir Bakanlık ile kamu kurum ve
kuruluşu için eşit miktarda belirlenen aidatlar.
c) Kurumun, sınav ve belgelendirme çalışmaları karşılığında
müracaatçılardan alınacak masraf karşılıkları.
ç) Meslek standardı, sınav ve belgelendirme alanında Kuruma
hizmet sunmak isteyen akredite olmuş kuruluşlardan alınan ve en yüksek Devlet
memuru aylığının (ek gösterge dahil) otuz katını aşmamak üzere Yönetim Kurulu
tarafından belirlenen yıllık aidatlar.
d) Sınav, ölçme, değerlendirme, belgelendirme ve akreditasyon
alanında Kuruma hizmet sunmak isteyen kurum ve kuruluşlardan alınan en yüksek
Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) elli katını aşmamak üzere Yönetim
Kurulu tarafından belirlenen yıllık aidatlar ile bu kurum ve kuruluşlardan
alınan başvuru, inceleme, denetim ve masraf karşılıkları.
e) Yayın, telif hakları, marka ve lisanslardan alınacak
ücretler.
f) Kurum gelirlerinin değerlendirilmesinden elde edilen
gelirler.
g) Diğer gelir ve kazançlar ile bağışlar.'
MADDE 45- 5544 sayılı Kanunun eki
'İhdas Edilen Pozisyonlar Cetveli' aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir
POZİSYON UNVANI
|
'İHDASEDİLENPOZİSYONLAR CETVELİ SAYISI
|
Kurum Başkanı
|
1
|
Başkan Yardımcısı
|
1
|
Meslek Standartları Dairesi Başkanı
|
1
|
Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanı
|
1
|
Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği Dairesi Başkanı
|
1
|
Hukuk Müşaviri
|
1
|
İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanı
|
1
|
Strateji Geliştirme Müdürü
|
1
|
Uzman
|
23
|
Uzman Yardımcısı
|
25
|
Uzman (Yabancı Uyruklu)
|
1
|
Mütercim/Tercüman
|
1
|
İstatistikçi
|
7
|
Bilgisayar Programcısı
|
3
|
Çözümleyici
|
3
|
Mali Hizmetler Uzmanı
|
1
|
Muhasebeci
|
1
|
Bilgisayar İşletmeni
|
2
|
Sekreter
|
5
|
Büro Görevlisi
|
10
|
TOPLAM
|
90
|
MADDE 46- Bu Kanun Hükmünde
Kararnameye ekli (2) sayılı listede yer alan kadrolar iptal edilerek 190 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığına ait bölümünden çıkarılmış, ekli (3) sayılı listede yer alan kadrolar
ihdas edilerek 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ait bölümüne eklenmiştir.
190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin
Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğüne ait bölümündeki kadrolar iptal edilmiş ve
ekli (4) sayılı listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü
bölümüne eklenmiştir.
Ekli (5) sayılı listede yer alan kadro iptal edilerek 190 sayılı
Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) sayılı
cetvelin Sosyal Güvenlik Kurumuna ait bölümünden çıkarılmış, ekli (6) sayılı
listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin
eki (I) sayılı cetvelin Sosyal Güvenlik Kurumuna ait bölümüne eklenmiştir.
Hak ve alacakların devri
GEÇİCİ MADDE 1- (1) Bu Kanun Hükmünde
Kararnamenin yayımı tarihinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu
Başkanlığı ve Türkiye İş Kurumu Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından kullanılan
taşınır, taşıt, araç, gereç, malzeme, yazılı ve elektronik ortamdaki kayıtlar
ve diğer dokümanlar hiçbir işleme gerek kalmaksızın İş Teftiş Kurulu
Başkanlığına devredilmiş sayılır.
(2) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının kapatılan Bölge
Müdürlükleri ve Şube Müdürlüğüne ait her türlü taşınır, taşıt, araç, gereç ve
malzeme, borç ve alacaklar, hak ve yükümlülükler, yazılı ve elektronik
ortamdaki her türlü kayıt ve dokümanlar, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı
tarihinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın Türkiye İş Kurumuna devredilmiş
sayılır. Mülkiyeti Hazineye ait veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki
taşınmazlardan Bölge Müdürlükleri ile Şube Müdürlüğüne tahsis edilmiş olanlar
hiçbir işleme gerek kalmaksızın tahsis amacında kullanılmak üzere Türkiye İş
Kurumuna tahsis edilmiş sayılır.
(3) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının kapatılan Bölge
Müdürlükleri ile Şube Müdürlüğünün Türkiye İş Kurumuna devri, bu Kanun Hükmünde
Kararnamenin yayımı tarihinden itibaren altı ay içinde tamamlanır. Devir
işlemleri tamamlanıncaya kadar, bu Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlükleri ve Şube Müdürlüğüne ait
görevlerin mevcut personel tarafından ilgili mevzuatına göre yürütülmesine
devam olunur.
Personele dair geçiş hükümleri
GEÇİCİ MADDE 2- (1) Bu Kanun Hükmünde
Kararnamenin yayımı tarihinde;
a) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı,
İş Teftiş Kurulu Başkanı ve Türkiye İş Kurumu Teftiş Kurulu Başkanı,
b) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü ve Bölge
Müdür Yardımcısı,
c) Sosyal Güvenlik Kurumu Sosyal Sigortalar Genel Müdürü,
ç) Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünde; İşgücü Piyasası Bilgi
Hizmetleri Dairesi Başkanı, İşgücü Uyum Dairesi Başkanı, İstihdam Dairesi
Başkanı, Dış İlişkiler Dairesi Başkanı, Personel ve Eğitim Dairesi Başkanı ve
İdarî ve Malî İşler Dairesi Başkanı ile İl Müdürü, kadrolarında bulunanların
görevi hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona erer.
(2) Birinci fıkrada sayılanlardan; Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı, İş Teftiş Kurulu Başkanı, Türkiye İş Kurumu
Teftiş Kurulu Başkanı, Sosyal Güvenlik Kurumu Sosyal Sigortalar Genel Müdürü ve
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü kadrosunda bulunanlar ekli
(7) sayılı listeyle ihdas edilen Bakanlık Müşaviri kadrolarına; İşgücü Piyasası
Bilgi Hizmetleri Dairesi Başkanı, İşgücü Uyum Dairesi Başkanı, İstihdam Dairesi
Başkanı, Dış İlişkiler Dairesi Başkanı, Personel ve Eğitim Dairesi Başkanı ve
İdarî ve Malî İşler Dairesi Başkanı kadrosunda bulunanlar ekli (8) sayılı
listeyle ihdas edilen Müşavir kadrolarına; İl Müdürü ve Bölge Müdür Yardımcısı
kadrosunda bulunanlar ekli (8) sayılı listeyle ihdas edilen Araştırmacı
kadrosuna hiçbir işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılırlar. Bu şekilde ihdas
edilen Bakanlık Müşaviri, Müşavir ve Araştırmacı kadroları boşalmaları halinde
hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır.
(3) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinde Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünde Başmüfettiş
kadrolarında bulunanlar İş Başmüfettişi kadrolarına; Müfettiş kadrolarında
bulunanlar İş Müfettişi kadrolarına; Müfettiş Yardımcısı kadrolarında
bulunanlar İş Müfettişi Yardımcısı kadrolarına halen bulundukları kadro
dereceleriyle herhangi bir işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılırlar. Bu
kadrolarda geçirilen süreler İş Başmüfettişi, İş Müfettişi ve İş Müfettişi
Yardımcılığında geçmiş sayılır.
(4) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinden önce
Bakanlıkta ve Türkiye İş Kurumunda İş Müfettişi ve Müfettiş unvanını kazanmış
olanlardan, bu unvanları kazandıktan sonra özel sektörde çalışmış olanlar hariç
olmak üzere Bakanlık, bağlı ve ilgili kurum ve kuruluşları kadrolarında
bulunanlar İş Müfettişi kadrolarına atanabilir.
(5) Mevzuatta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu
Başkanlığına ve Müfettişlerine, Türkiye İş Kurumu Teftiş Kurulu Başkanlığına ve
Müfettişlerine yapılmış olan atıflar İş Teftiş Kurulu Başkanlığına ve İş
Müfettişlerine yapılmış sayılır.
(6) İş Müfettişliğine atananların bu Kanun Hükmünde Kararnamenin
yayımı tarihinden önce başlamış işleri devam ettirilerek ilgili mevzuatında yer
alan hükümlere göre sonuçlandırılır.
(7) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinde, Türkiye İş
Kurumu Genel Müdürlüğü ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğü
ve Şube Müdürlüğü kadrolarında bulunanlardan birinci fıkrada belirtilenler
dışında bulunanlardan kadro ve görev unvanı değişmeyenler Türkiye İş Kurumu
Genel Müdürlüğü için ihdas edilen aynı unvanlı kadrolara hiçbir işleme gerek
kalmaksızın atanmış sayılır. Kadro ve görev unvanı değişenler durumlarına uygun
kadrolara atanır.
(8) Mevzuatta İstihdam ve Meslek Uzmanlığı ile İstihdam ve
Meslek Uzman Yardımcılığına yapılan atıflar, İstihdam Uzmanlığı ve İstihdam
Uzman Yardımcılığına yapılmış sayılır. İstihdam ve Meslek Uzmanı ve İstihdam ve
Meslek Uzman Yardımcısı kadrosunda bulunanlar başka bir işleme gerek
kalmaksızın İstihdam Uzmanı ve İstihdam Uzman Yardımcısı kadrosuna atanmış
sayılır. İstihdam ve Meslek Uzmanı ile İstihdam ve Meslek Uzman Yardımcısı
kadrosunda geçirilen süreler, İstihdam Uzmanlığı ile İstihdam Uzman Yardımcılığı
kadrosunda geçirilmiş sayılır.
(9) Bu madde uyarınca atanmış sayılanların yeni kadrolarına
atanmış sayıldıkları tarih itibarıyla eski kadrolarına ilişkin en son ayda
aldıkları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları, makam, görev ve
temsil tazminatları, ek ücret, ek ödeme, ikramiye ve benzeri adlarla yapılan
her türlü ödemelerin (ilgili mevzuatı uyarınca fiili çalışmaya bağlı fazla
mesai ücreti hariç) toplam net tutarının (bu tutar sabit bir değer olarak esas
alınır), atanmış sayıldıkları yeni kadrolara ilişkin olarak aylık, ek gösterge,
her türlü zam ve tazminatlar, makam, görev ve temsil tazminatları, ek ücret, ek
ödeme ve benzeri adlarla yapılan her türlü ödemelerin (ilgili mevzuatı uyarınca
fiili çalışmaya bağlı fazla mesai ücreti hariç) toplam net tutarından fazla
olması halinde aradaki fark tutarı, herhangi bir vergi ve kesintiye tabi
tutulmaksızın fark kapanıncaya kadar ayrıca fark tazminatı olarak ödenir.
Atanmış sayıldıkları kadro unvanlarında isteğe bağlı olarak herhangi bir
değişiklik olanlarla, kendi istekleriyle başka kurumlara atananlara fark
tazminatı ödenmesine son verilir.
(10) Bu Kanun Hükmünde Kararnameye göre yeniden düzenleme ve
atamalar yapılıncaya kadar değişen veya yeniden kurulan birimlere verilen
görevler, daha önce bu görevleri yapmakta olan birimler ve personel tarafından
yapılmaya devam edilir.
Sorunların giderilmesi
GEÇİCİ MADDE 3- (1) Bu Kanun Hükmünde
Kararname ile gerçekleştirilen kapatma, devir, personel geçişi ve nakli, diğer
geçiş işlemleri ile kadro, demirbaş devri ve benzeri hususlara ilişkin ortaya
çıkacak tereddütleri gidermeye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı yetkilidir.
Kadro değişiklikleri
GEÇİCİ MADDE 4- (1)
Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinden itibaren bir yıl süreyle 190
sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9 uncu maddesinin son fıkrasında yer alan
sınırlama ile bağlı olmaksızın boş kadrolarda sınıf, unvan ve derece, dolu
kadrolarda derece değişikliği yapmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Düzenleyici işlemler
GEÇİCİ MADDE 5- (1) Bu Kanun Hükmünde
Kararnamede öngörülen düzenlemeler, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı
tarihinden itibaren bir yıl içinde yürürlüğe konulur. Anılan düzenlemeler
yürürlüğe girinceye kadar mevcut düzenlemelerin bu Kanun Hükmünde Kararnameye
aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.
MADDE 47- Bu Kanun Hükmünde Kararname
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 48- Bu Kanun Hükmünde Kararname
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
(1) SAYILI LİSTE
TÜRKİYE İŞ KURUMU TEŞKİLATI
Genel Kurul Yönetim Kurulu Genel Müdürlük İl
İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulları
GenelMüdür
|
GenelMüdürYardımcısı
|
Hizmet Birimleri
|
Genel Müdür
|
GenelMüdürYardımcısı
|
1)İstihdam Hizmetleri Dairesi Başkanlığı
|
|
GenelMüdürYardımcısı
|
2)Aktif İşgücü Hizmetleri Dairesi Başkanlığı
|
|
GenelMüdürYardımcısı
|
3)İş ve Meslek Danışmanlığı Dairesi Başkanlığı
|
|
GenelMüdürYardımcısı
|
4)İşgücü Piyasası ve İstatistik Dairesi Başkanlığı
|
|
|
5)Dış İlişkiler ve Projeler Dairesi Başkanlığı
|
|
|
6)İşsizlik Sigortası Dairesi Başkanlığı
|
|
|
7)Fon Yönetimi ve Aktüerya Dairesi Başkanlığı
|
|
|
8) Hukuk Müşavirliği
|
|
|
9)Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı
|
|
|
10)İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığı
|
|
|
11)Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı
|
|
|
12) Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı
|
KURUMU : ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
(2) SAYILI LİSTE
İPTAL EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Teftiş Kurulu Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Başmüfettiş
|
1
|
12
|
12
|
GİH
|
Başmüfettiş
|
2
|
2
|
2
|
GİH
|
Müfettiş
|
3
|
3
|
3
|
GİH
|
Müfettiş
|
4
|
4
|
4
|
GİH
|
Müfettiş
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Müfettiş
|
6
|
4
|
4
|
GİH
|
Müfettiş Yardımcısı
|
8
|
3
|
3
|
GİH
|
Müfettiş Yardımcısı
|
9
|
6
|
6
|
|
|
TOPLAM
|
38
|
38
|
KURUMU : ÇALIŞMA
VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : TAŞRA
İPTAL EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Bölge Müdürü
|
1
|
22
|
22
|
GİH
|
Bölge Müdür Yardımcısı
|
1
|
27
|
27
|
GİH
|
Şube Müdürü
|
1
|
30
|
30
|
GİH
|
Uzman (Ö)
|
1-12
|
16
|
16
|
GİH
|
Araştırmacı (Ö)
|
1-13
|
36
|
36
|
GİH
|
Şef
|
3
|
102
|
102
|
GİH
|
Şef
|
4
|
7
|
7
|
GİH
|
Şef
|
5
|
6
|
6
|
GİH
|
Şef
|
6
|
2
|
2
|
GİH
|
Şef (Ö)
|
3-12
|
45
|
45
|
GİH
|
Memur
|
5
|
203
|
203
|
GİH
|
Memur
|
6
|
30
|
30
|
GİH
|
Memur
|
7
|
60
|
60
|
GİH
|
Memur
|
8
|
54
|
54
|
GİH
|
Memur
|
9
|
24
|
24
|
GİH
|
Memur
|
10
|
16
|
16
|
GİH
|
Memur
|
11
|
5
|
5
|
GİH
|
Memur
|
12
|
5
|
5
|
GİH
|
Koruma ve Güvenlik Görevlisi
|
5
|
4
|
4
|
GİH
|
Koruma ve Güvenlik Görevlisi
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Santral Memuru
|
5
|
1
|
1
|
GİH
|
Daktilograf
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
3
|
22
|
22
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
4
|
3
|
3
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
5
|
5
|
5
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
6
|
1
|
1
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
3
|
176
|
176
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
4
|
43
|
43
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
5
|
47
|
47
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
6
|
17
|
17
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
7
|
7
|
7
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
8
|
2
|
2
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
9
|
5
|
5
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
10
|
3
|
3
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
11
|
1
|
1
|
GİH
|
Şoför
|
5
|
14
|
14
|
GİH
|
Şoför
|
6
|
3
|
3
|
GİH
|
Şoför
|
7
|
2
|
2
|
GİH
|
Şoför
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Şoför
|
12
|
4
|
4
|
GİH
|
Şoför
|
13
|
2
|
2
|
TH
|
İstatistikçi
|
1
|
1
|
1
|
TH
|
İstatistikçi
|
6
|
11
|
11
|
TH
|
İstatistikçi
|
7
|
6
|
6
|
TH
|
Teknisyen
|
3
|
13
|
13
|
TH
|
Teknisyen
|
4
|
1
|
1
|
TH
|
Teknisyen
|
5
|
3
|
3
|
TH
|
Teknisyen
|
10
|
1
|
1
|
YH
|
Hizmetli
|
5
|
13
|
13
|
YH
|
Hizmetli
|
6
|
1
|
1
|
YH
|
Hizmetli
|
7
|
5
|
5
|
YH
|
Hizmetli
|
8
|
5
|
5
|
YH
|
Hizmetli
|
9
|
2
|
2
|
YH
|
Hizmetli
|
10
|
1
|
1
|
YH
|
Hizmetli
|
11
|
2
|
2
|
YH
|
Hizmetli
|
12
|
6
|
6
|
YH
|
Kaloriferci
|
5
|
3
|
3
|
YH
|
Kaloriferci
|
10
|
2
|
2
|
YH
|
Bekçi
|
5
|
3
|
3
|
YH
|
Bekçi
|
7
|
2
|
2
|
YH
|
Bekçi
|
12
|
1
|
1
|
YH
|
Dağıtıcı
|
5
|
17
|
17
|
YH
|
Dağıtıcı
|
7
|
4
|
4
|
YH
|
Dağıtıcı
|
10
|
1
|
1
|
YH
|
Dağıtıcı
|
12
|
3
|
3
|
YH
|
Dağıtıcı
|
13
|
2
|
2
|
|
|
TOPLAM
|
1167
|
1167
|
(3) SAYILI LİSTE
KURUMU : ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Daire Başkanı
|
1
|
3
|
3
|
GİH
|
İş Başmüfettişi
|
1
|
39
|
39
|
GİH
|
İş Başmüfettişi
|
2
|
2
|
2
|
GİH
|
İş Müfettişi
|
3
|
11
|
11
|
GİH
|
İş Müfettişi
|
4
|
6
|
6
|
GİH
|
İş Müfettişi
|
5
|
8
|
8
|
GİH
|
İş Müfettişi
|
6
|
4
|
4
|
GİH
|
İş Müfettişi Yardımcısı
|
7
|
7
|
7
|
GİH
|
İş Müfettişi Yardımcısı
|
8
|
11
|
11
|
GİH
|
İş Müfettişi Yardımcısı
|
9
|
6
|
6
|
GİH
|
Avrupa Birliği Uzmanı
|
3
|
5
|
5
|
GİH
|
Avrupa Birliği Uzmanı
|
5
|
5
|
5
|
GİH
|
Avrupa Birliği Uzmanı
|
6
|
29
|
29
|
GİH
|
Avrupa Birliği Uzman Yardımcısı
|
9
|
10
|
10
|
|
|
TOPLAM
|
146
|
146
|
(4) SAYILI LİSTE
KURUMU : TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Genel Müdür
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Genel Müdür Yardımcısı
|
1
|
4
|
4
|
GİH
|
Yönetim Kurulu Üyesi
|
1
|
6
|
6
|
GİH
|
I. Hukuk Müşaviri
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Hukuk Müşaviri
|
1
|
2
|
2
|
GİH
|
Hukuk Müşaviri
|
2
|
2
|
2
|
GİH
|
İstihdam Hizmetleri Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Aktif İşgücü Hizmetleri Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
İş ve Meslek Danışmanlığı Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
İşgücü Piyasası ve İstatistik Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Dış İlişkiler ve Projeler Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
İşsizlik Sigortası Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Fon Yönetimi ve Aktüerya Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Bilgi İşlem Dairesi Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
İç Denetçi
|
1
|
3
|
3
|
GİH
|
İç Denetçi
|
3
|
1
|
1
|
GİH
|
İç Denetçi
|
4
|
1
|
1
|
GİH
|
Şube Müdürü
|
1
|
40
|
40
|
GİH
|
Müşavir (Ö)
|
1-9
|
10
|
10
|
GİH
|
Uzman
|
1
|
10
|
10
|
GİH
|
Uzman (Ö)
|
1-12
|
56
|
56
|
GİH
|
İstihdam Uzmanı
|
1
|
15
|
15
|
GİH
|
İstihdam Uzmanı
|
3
|
20
|
20
|
GİH
|
İstihdam Uzmanı
|
4
|
30
|
30
|
GİH
|
İstihdam Uzmanı
|
5
|
70
|
70
|
GİH
|
İstihdam Uzmanı
|
6
|
70
|
70
|
GİH
|
İstihdam Uzman Yardımcısı
|
6
|
40
|
40
|
GİH
|
İstihdam Uzman Yardımcısı
|
7
|
50
|
50
|
GİH
|
İstihdam Uzman Yardımcısı
|
8
|
60
|
60
|
GİH
|
İstihdam Uzman Yardımcısı
|
9
|
5
|
5
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
1
|
38
|
38
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
3
|
1
|
1
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
6
|
5
|
5
|
GİH
|
Savunma Uzmanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Sivil Savunma Uzmanı
|
1
|
2
|
2
|
GİH
|
Aktüer
|
6
|
10
|
10
|
GİH
|
Aktüer
|
9
|
10
|
10
|
GİH
|
Araştırmacı (Ö)
|
1-13
|
67
|
67
|
GİH
|
Muhasebeci
|
1
|
6
|
6
|
GİH
|
Mütercim
|
5
|
2
|
2
|
GİH
|
Mütercim
|
6
|
8
|
8
|
GİH
|
Fotoğrafçı
|
3
|
1
|
1
|
GİH
|
Programcı
|
3
|
2
|
2
|
GİH
|
Programcı
|
4
|
3
|
3
|
GİH
|
Programcı
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Programcı
|
6
|
4
|
4
|
GİH
|
Çözümleyici
|
1
|
2
|
2
|
GİH
|
Çözümleyici
|
2
|
1
|
1
|
GİH
|
Çözümleyici
|
5
|
6
|
6
|
GİH
|
Şef
|
3
|
67
|
67
|
GİH
|
Şef
|
4
|
5
|
5
|
GİH
|
Şef
|
5
|
4
|
4
|
GİH
|
Şef (Ö)
|
3-12
|
27
|
27
|
GİH
|
Ayniyat Saymanı
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Memur
|
5
|
4
|
4
|
GİH
|
Memur
|
7
|
5
|
5
|
GİH
|
Memur
|
8
|
2
|
2
|
GİH
|
Memur
|
9
|
1
|
1
|
GİH
|
Dava Takip Memuru
|
7
|
5
|
5
|
GİH
|
Veznedar
|
4
|
1
|
1
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
3
|
12
|
12
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
4
|
1
|
1
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
6
|
8
|
8
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
7
|
1
|
1
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
3
|
50
|
50
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
4
|
18
|
18
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
5
|
45
|
45
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
6
|
19
|
19
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
7
|
7
|
7
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
8
|
9
|
9
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
9
|
1
|
1
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
10
|
2
|
2
|
GİH
|
Şoför
|
5
|
1
|
1
|
SH
|
Sosyal Çalışmacı
|
1
|
2
|
2
|
SH
|
Daire Tabibi
|
1
|
1
|
1
|
SH
|
Psikolog
|
1
|
2
|
2
|
SH
|
Psikolog
|
3
|
1
|
1
|
SH
|
Psikolog
|
6
|
1
|
1
|
SH
|
Diyetisyen
|
4
|
1
|
1
|
SH
|
Çocuk Gelişimcisi
|
1
|
1
|
1
|
SH
|
Hemşire
|
1
|
1
|
1
|
TH
|
Mühendis (Ö)
|
1-8
|
3
|
3
|
TH
|
Mühendis
|
1
|
3
|
3
|
TH
|
Mühendis
|
4
|
1
|
1
|
TH
|
Mühendis
|
5
|
1
|
1
|
TH
|
Matematikçi
|
1
|
1
|
1
|
TH
|
İstatistikçi
|
1
|
3
|
3
|
TH
|
İstatistikçi
|
4
|
2
|
2
|
TH
|
İstatistikçi
|
5
|
3
|
3
|
TH
|
İstatistikçi
|
6
|
20
|
20
|
TH
|
Tekniker (Ö)
|
1-9
|
2
|
2
|
TH
|
Tekniker
|
3
|
2
|
2
|
TH
|
Tekniker
|
4
|
1
|
1
|
TH
|
Teknisyen
|
3
|
6
|
6
|
TH
|
Teknisyen (Ö)
|
3-12
|
5
|
5
|
AH
|
Avukat
|
1
|
10
|
10
|
AH
|
Avukat
|
4
|
7
|
7
|
AH
|
Avukat
|
6
|
7
|
7
|
YH
|
Hizmetli
|
5
|
10
|
10
|
YH
|
Hizmetli
|
6
|
1
|
1
|
YH
|
Aşçı
|
5
|
4
|
4
|
YH
|
Aşçı
|
8
|
1
|
1
|
YH
|
Kaloriferci
|
5
|
2
|
2
|
YH
|
Bekçi
|
5
|
4
|
4
|
|
|
TOPLAM
|
1088
|
1088
|
KURUMU : TÜRKİYE
İŞ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
TEŞKİLATI : TAŞRA
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
İl Müdürü
|
1
|
81
|
81
|
GİH
|
İl Müdür Yardımcısı
|
1
|
108
|
108
|
GİH
|
İl Müdür Yardımcısı
|
2
|
2
|
2
|
GİH
|
İl İstihdam Uzmanı
|
5
|
200
|
200
|
GİH
|
İl İstihdam Uzman Yardımcısı
|
6
|
200
|
200
|
GİH
|
Şube Müdürü
|
1
|
412
|
412
|
GİH
|
Uzman (Ö)
|
1-12
|
35
|
35
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
1
|
70
|
70
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
2
|
30
|
30
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
3
|
30
|
30
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
4
|
40
|
40
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
5
|
10
|
10
|
GİH
|
Eğitim Uzmanı
|
6
|
20
|
20
|
GİH
|
Araştırmacı (Ö)
|
1-13
|
69
|
69
|
GİH
|
Muhasebeci
|
1
|
33
|
33
|
GİH
|
Muhasebeci
|
2
|
5
|
5
|
GİH
|
Muhasebeci
|
3
|
11
|
11
|
GİH
|
Muhasebeci
|
4
|
5
|
5
|
GİH
|
Muhasebeci
|
5
|
17
|
17
|
GİH
|
Muhasebeci
|
7
|
3
|
3
|
GİH
|
Muhasebeci
|
8
|
7
|
7
|
GİH
|
Mütercim
|
3
|
1
|
1
|
GİH
|
Mütercim
|
5
|
1
|
1
|
GİH
|
Şef
|
3
|
420
|
420
|
GİH
|
Şef
|
4
|
45
|
45
|
GİH
|
Şef
|
5
|
45
|
45
|
GİH
|
Şef
|
6
|
10
|
10
|
GİH
|
Şef (Ö)
|
3-12
|
118
|
118
|
GİH
|
Memur
|
5
|
180
|
180
|
GİH
|
Memur
|
6
|
75
|
75
|
GİH
|
Memur
|
7
|
100
|
100
|
GİH
|
Memur
|
8
|
90
|
90
|
GİH
|
Memur
|
9
|
230
|
230
|
GİH
|
Memur
|
10
|
340
|
340
|
GİH
|
Memur
|
11
|
5
|
5
|
GİH
|
Memur
|
12
|
5
|
5
|
GİH
|
Dava Takip Memuru
|
7
|
15
|
15
|
GİH
|
Koruma ve Güvenlik Görevlisi
|
5
|
4
|
4
|
GİH
|
Koruma ve Güvenlik Görevlisi
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Santral Memuru
|
5
|
2
|
2
|
GİH
|
Santral Memuru
|
10
|
1
|
1
|
GİH
|
Daktilograf
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Veznedar
|
4
|
16
|
16
|
GİH
|
Veznedar
|
5
|
2
|
2
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
3
|
33
|
33
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
4
|
15
|
15
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
5
|
25
|
25
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
6
|
13
|
13
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
7
|
4
|
4
|
GİH
|
Bilgisayar İşletmeni
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
3
|
560
|
560
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
4
|
200
|
200
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
5
|
300
|
300
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
6
|
250
|
250
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
7
|
200
|
200
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
8
|
100
|
100
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
9
|
50
|
50
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
10
|
10
|
10
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
11
|
1
|
1
|
GİH
|
Şoför
|
5
|
28
|
28
|
GİH
|
Şoför
|
6
|
9
|
9
|
GİH
|
Şoför
|
7
|
3
|
3
|
GİH
|
Şoför
|
8
|
1
|
1
|
GİH
|
Şoför
|
10
|
3
|
3
|
SH
|
Daire Tabibi
|
5
|
1
|
1
|
SH
|
Psikolog
|
6
|
1
|
1
|
SH
|
Psikolog
|
8
|
6
|
6
|
SH
|
Hemşire
|
2
|
1
|
1
|
TH
|
Mühendis
|
1
|
5
|
5
|
TH
|
İstatistikçi
|
1
|
2
|
2
|
TH
|
İstatistikçi
|
3
|
1
|
1
|
TH
|
İstatistikçi
|
4
|
2
|
2
|
TH
|
İstatistikçi
|
5
|
14
|
14
|
TH
|
İstatistikçi
|
6
|
24
|
24
|
TH
|
İstatistikçi
|
7
|
6
|
6
|
TH
|
Teknisyen
|
3
|
28
|
28
|
TH
|
Teknisyen
|
4
|
3
|
3
|
TH
|
Teknisyen
|
5
|
5
|
5
|
TH
|
Teknisyen
|
10
|
1
|
1
|
AH
|
Avukat
|
1
|
4
|
4
|
AH
|
Avukat
|
2
|
1
|
1
|
AH
|
Avukat
|
4
|
2
|
2
|
AH
|
Avukat
|
5
|
2
|
2
|
AH
|
Avukat
|
6
|
16
|
16
|
AH
|
Avukat
|
7
|
5
|
5
|
YH
|
Hizmetli
|
5
|
58
|
58
|
YH
|
Hizmetli
|
6
|
8
|
8
|
YH
|
Hizmetli
|
7
|
6
|
6
|
YH
|
Hizmetli
|
8
|
5
|
5
|
YH
|
Hizmetli
|
9
|
3
|
3
|
YH
|
Hizmetli
|
10
|
1
|
1
|
YH
|
Hizmetli
|
11
|
2
|
2
|
YH
|
Hizmetli
|
12
|
1
|
1
|
YH
|
Aşçı
|
5
|
8
|
8
|
YH
|
Aşçı
|
6
|
1
|
1
|
YH
|
Kaloriferci
|
5
|
8
|
8
|
YH
|
Bekçi
|
5
|
26
|
26
|
YH
|
Bekçi
|
6
|
1
|
1
|
YH
|
Bekçi
|
7
|
2
|
2
|
YH
|
Bekçi
|
12
|
1
|
1
|
YH
|
Dağıtıcı
|
5
|
15
|
15
|
YH
|
Dağıtıcı
|
7
|
2
|
2
|
|
|
TOPLAM
|
5181
|
5181
|
(5) SAYILI LİSTE
KURUMU : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
TEŞKİLATI : MERKEZ
İPTAL EDİLEN KADRONUN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Sosyal Sigortalar Genel Müdürü
|
1
|
1
|
1
|
|
|
TOPLAM
|
1
|
1
|
(6) SAYILI LİSTE
KURUMU : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürü
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Sigorta Primleri Genel Müdürü
|
1
|
1
|
1
|
GİH
|
Daire Başkanı
|
1
|
9
|
9
|
GİH
|
Şube Müdürü
|
1
|
50
|
50
|
|
|
TOPLAM
|
61
|
61
|
(7) SAYILI LİSTE
KURUMU : ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK
BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Bakanlık Müşaviri
|
1
|
23
|
23
|
|
|
TOPLAM
|
23
|
23
|
(8) SAYILI LİSTE
KURUMU : TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL
MÜDÜRLÜĞÜ
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Müşavir
|
1
|
6
|
6
|
|
|
TOPLAM
|
6
|
6
|
KURUMU : TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
TEŞKİLATI : TAŞRA
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
Sınıfı
|
Unvanı
|
Derecesi
|
Serbest Kadro Adedi
|
Toplam
|
GİH
|
Araştırmacı
|
1
|
96
|
96
|
|
|
TOPLAM
|
96
|
96
|
B- Dayanılan Anayasa Kuralları
Dava dilekçesinde, Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 7.,
36., 70., 87., 91., 123., 125. ve 128. maddelerine dayanılmıştır.
III- İLK İNCELEME
A- Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi gereğince
Serruh KALELİ, Alparslan ALTAN, Fulya KANTARCIOĞLU, Mehmet ERTEN, Serdar
ÖZGÜLDÜR, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Zehra Ayla PERKTAŞ, Recep KÖMÜRCÜ, Burhan
ÜSTÜN, Engin YILDIRIM, Nuri NECİPOĞLU, Hicabi DURSUN, Celal Mümtaz AKINCI ve
Erdal TERCAN'ın katılımlarıyla yapılan ilk inceleme toplantılarında öncelikle
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ hakkındaki reddi hâkim talebi
görüşülmüştür.
Dava dilekçesinde, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ'ın,
kamuoyunda Wikileaks belgeleri olarak bilinen ve bir internet sitesinde yer
alan bilgilere göre, 2003 yılında ABD Büyükelçisine Cumhuriyet Halk Partisi
aleyhinde bir takım beyanlarda bulunduğu, 25.4.2011 tarihinde Anayasa
Mahkemesinin 49. Kuruluş Yıldönümü'nde yaptığı açılış konuşmasında 'Ümit
ediyorum ki bu gayret, Anayasa Mahkemesine dava açmak suretiyle sorun çözme
kolaycılığını da ortadan kaldıracaktır.' ifadelerine yer verdiği, ayrıca
6223 sayılı Yetki Kanunu'nun iptali istemiyle açılan davada verilen kararda
açıklanan görüşünün daha önceki kararlarda yer alan görüşlerinden farklı
olduğu, bu nedenlerle Cumhuriyet Halk Partisinin tarafı olduğu davalarda
tarafsız olarak karar veremeyeceği ileri sürülerek 6216 sayılı Kanun'un 59.
maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile 60. maddesinin (1) numaralı fıkrası
uyarınca reddi talep edilmiştir.
Hâkimin reddi kurumu, hâkimin tarafsız kalamayacağı şüphesi
bulunan bir davaya bakmamasını sağlamaya yönelik olup temel bir hak olan adil
yargılanma hakkıyla ilişkilidir. Nitekim adil yargılanma hakkı tarafsız bir
mahkeme önünde yargılanma hakkını da içerir. Bu nedenle hukukumuzda, hâkimin
tarafsız kalamayacağı varsayılan veya tarafsızlığından kuşku duyulabilecek
durumlarda ya davaya bakması yasaklanmış ya da taraflarca reddedilebileceği
kabul edilmiştir.
6216 sayılı Kanun'un 59. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (d)
bendinde, Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyelerinin, istişarî görüş ve
düşüncelerini ifade etmiş olduğu dava ve işlere bakamayacakları; 60. maddesinin
(1) numaralı fıkrasında, Anayasa Mahkemesi Başkanı ve üyelerinin tarafsız
hareket edemeyecekleri kanısını haklı kılan hâllerin olduğu iddiası ile
reddolunabileceği; (2) numaralı fıkrasında, bu takdirde, Genel Kurul ya da bölümlerde
ilgili üye katılmaksızın ret konusu hakkında kesin karar verileceği; (5)
numaralı fıkrasında ise ret talebinin kötü niyetle yapıldığının anlaşılması ve
esas yönünden kabul edilmemesi hâlinde, talepte bulunanların her birine
Mahkemece beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para
cezası verileceği kurala bağlanmıştır.
Dava dilekçesinde hâkimin reddi talebi yönünden dayanılan
hususlardan biri Wikileaks belgeleri olarak bilinen belgelerde yer aldığı ileri
sürülen bilgilerdir. Ancak, bu belgelerin gerçekte var olup olmadığı
kanıtlanamadığı gibi içerdiği bilgilerin doğru olup olmadığı da ortaya
konulabilmiş değildir. Aksine, belgelerde ismi geçen birçok kişi gibi Anayasa
Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ tarafından da kamuoyunun bilgisine sunuldukları
ilk andan itibaren anılan belgelerde var olduğu ileri sürülen bilgiler açıkça
yalanlanmıştır. Ret talebi yönünden dayanılan hususlardan biri olan açılış
konuşmasındaki sözler, Anayasa değişikliği ile ilgili çalışmaları yapılır iken,
azınlık ve çoğunluğun birbirlerinin haklırına saygı göstermesini, siyaset
kurumlarının çözüm odaklı hareket etmeleri gerektiğine yönelik genel ve kişisel
nitelikte bir eleştiri olup somut bir davaya ilişkin herhangi bir görüş veya
düşünce içermemektedir. Ret talebine dayanak yapılan hususlardan sonuncusu olan
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ'ın geçmişte kimi dava dosyalarında
kullandığı oylar, tamamen hâkimin yargısal görevine ilişkindir. Hâkimin
geçmişte verdiği kararlar ve kullandığı oyların ret sebebi olarak kabul
edilemeyeceği açıktır. Dolayısıyla, dava dilekçesinde hâkimin reddi nedeni
olarak ileri sürülen hususlar, 6216 sayılı Kanun'da düzenlenen davaya bakılması
yasak bir hâl veya ret sebebi olarak kabul edilemez
Öte yandan, her hak gibi hâkimin reddini talep etme hakkının da
amacına uygun olarak kullanılması gerekir. Aksi hâlde hakkın kötüye
kullanılması söz konusu olur. Somut dava dosyasında, varlığı ve içerdiği
bilgilerin doğruluğu kanıtlanmamış aksine yalanlanmış olan hukuken delil değeri
bulunmadığı açık bir takım bilgi ve belgelere, yine ret sebebi olmadığı açık
olan hâkimin önceki dava dosyalarında kullandığı oylara dayanılarak ret
talebinde bulunulmuş olması, hâkimin reddini talep etme hakkının iyi niyetle ve
amacına uygun olarak kullanılmadığını ortaya koymaktadır. Bu nedenle 6216
sayılı Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrası gereğince ret talebinde
bulunanlara takdiren 500 Türk Lirası disiplin para cezası uygulanmasına karar
verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle:
1- Hâkimin reddi talebinin esastan REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,
2- Talebin kötü niyetle yapıldığının KABULÜNE ve 6216 sayılı
Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrası gereğince DİSİPLİN PARA CEZASI
UYGULANMASINA, Fulya KANTARCIOĞLU, Mehmet ERTEN, Osman Alifeyyaz PAKSÜT ile
Zehra Ayla PERKTAŞ'ın karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA,
3- Disiplin para cezasının talepte bulunan davacıya verilmesine,
Serruh KALELİ, Burhan ÜSTÜN ile Nuri NECİPOĞLU'nun 'Para cezasının talepte
bulunanların her birine verilmesi gerektiği' yolundaki karşıoyları ve
OYÇOKLUĞUYLA,
4- Para cezası miktarının 500 Türk Lirası olarak esas
alınmasına, OYBİRLİĞİYLE,
12.1.2012 gününde karar verilmiştir.
B- Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca 12.1.2012 gününde
yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin
esasının incelenmesine, yürürlüğü durdurma isteminin esas inceleme aşamasında
karara bağlanmasına OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
IV- ESASIN İNCELENMESİ
Dava dilekçesi ve ekleri, Raportör Melek ACU tarafından
hazırlanan işin esasına ilişkin rapor, dava konusu kanun hükmünde kararname
kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama
belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
A- Kanun Hükmünde Kararnamelerin Yargısal Denetimi Hakkında
Genel Açıklama
Anayasa'nın 91. maddesinde düzenlenen kanun hükmünde
kararnameler, işlevsel yönden yasama işlemi niteliğinde olduğundan yargısal
denetimlerinin yapılması görev ve yetkisi Anayasa'nın 148. maddesi ile Anayasa
Mahkemesine verilmiştir. Yargısal denetimde kanun hükmünde kararnamenin,
öncelikle yetki kanununa sonra da Anayasa'ya uygunluğu sorunlarının
çözümlenmesi gerekir. Her ne kadar, Anayasa'nın 148. maddesinde kanun hükmünde
kararnamelerin yetki kanunlarına uygunluğunun denetlenmesinden değil, yalnızca
Anayasa'ya biçim ve esas bakımlarından uygunluğunun denetlenmesinden söz
edilmekte ise de Anayasa'ya uygunluk denetiminin içerisine öncelikle kanun
hükmünde kararnamenin yetki kanununa uygunluğunun denetimi de girer. Çünkü,
Anayasa'da, Bakanlar Kuruluna ancak yetki kanununda belirtilen sınırlar
içerisinde kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi verilmesi öngörülmüştür.
Yetkinin dışına çıkılması, kanun hükmünde kararnameyi Anayasa'ya aykırı duruma
getirir.
Dayanaklarını doğrudan doğruya Anayasa'dan alan olağanüstü hal
kanun hükmünde kararnamelerinden farklı olarak, olağan dönemlerdeki kanun
hükmünde kararnamelerin bir yetki kanununa dayanması zorunludur. Bu nedenle,
kanun hükmünde kararnameler ile dayandıkları yetki kanunu arasında çok sıkı bir
bağ vardır. Kanun hükmünde kararnamenin yetki kanunu ile olan bağı, kanun
hükmünde kararnameyi aynen ya da değiştirerek kabul eden kanun ile kesilir.
Kanun hükmünde kararnamenin Anayasa'ya uygun bir yetki kanununa dayanması,
geçerliliğinin ön koşuludur. Bir yetki kanununa dayanmadan çıkartılan veya
dayandığı yetki kanunu iptal edilen kanun hükmünde kararnamelerin içeriği
Anayasa'ya aykırılık oluşturmasa bile bunların Anayasa'ya uygunluğundan söz
edilemez.
Kanun hükmünde kararnamelerin Anayasa'ya uygunluk denetimi,
kanunların denetiminden farklıdır. Anayasa'nın 11. maddesinde, 'Kanunlar
Anayasaya aykırı olamaz.' denilmektedir. Bu nedenle kanunların denetiminde,
onların yalnızca Anayasa kurallarına uygun olup olmadıkları saptanır. Kanun
hükmünde kararnameler ise konu, amaç, kapsam ve ilkeleri yönünden hem
dayandıkları yetki kanununa hem de Anayasa'ya uygun olmak zorundadırlar.
Anayasa'da kimi konuların kanun hükmünde kararnamelerle
düzenlenmesi yasaklanmaktadır. Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasında 'Sıkıyönetim
ve olağanüstü haller saklı kalmak üzere, Anayasanın ikinci kısmının birinci ve
ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile
dördüncü bölümde yer alan siyasî haklar ve ödevler...'in kanun hükmünde
kararnamelerle düzenlenemeyeceği belirtilmiştir. Bu kural gereğince, Türkiye
Büyük Millet Meclisi, 'Bakanlar Kurulu' na ancak kanun hükmünde
kararnameyle düzenlenmesi yasaklanmış alana girmeyen konularda kanun hükmünde
kararname çıkarma yetkisi verebilir.
Anayasa'nın herhangi bir maddesinde kanunla düzenleneceği
öngörülen bir konunun, Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasının açıkça
yasakladığı hükümler ile ilgili olmadıkça ya da Anayasa'nın 163. maddesinde
olduğu gibi kanun hükmünde kararname çıkarılamayacağı açıkça belirtilmedikçe
kanun hükmünde kararname ile düzenlenmesi Anayasa'ya aykırılık oluşturmaz.
B- Kanun Hükmünde Kararname'nin Tümünün Anayasa'ya Aykırılığı
İddiasının İncelenmesi
Dava dilekçesinde, KHK'nin dayanağı olan 6.4.2011 günlü, 6223
sayılı Yetki Kanunu'nun Anayasa'ya aykırı olduğu ve iptali gerekeceği, iptal
edilmesi hâlinde ise KHK'nin dayanaktan yoksun kalacağı belirtilerek KHK'nin
tümünün Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 7., 87. ve 91. maddelerine aykırı
olduğu ileri sürülmüştür.
Anayasa Mahkemesinin 27.10.2011 günlü, E.2011/60, K.2011/147
sayılı kararı ile 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun Anayasa'ya aykırılığı iddiasına
dayalı iptal isteminin reddine karar verildiğinden KHK'nin tümüne yönelik
Anayasa'ya aykırılık iddiası dayanaksız kalmıştır. İptal isteminin reddi
gerekir.
C- Kanun Hükmünde Kararname'nin Ayrı Ayrı Tüm Maddeleri İle Eki
(1), (2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) Sayılı Listelerinin 6223 Sayılı Yetki
Kanunu Kapsamında Olup Olmadığının İncelenmesi
Dava dilekçesinde, KHK'nin ayrı ayrı tüm maddeleri ile eki (1),
(2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) sayılı listelerinin, 6223 sayılı Yetki
Kanunu'nun kapsamında olmadığı, amacına ve ilkelerine aykırılık taşıdığı, bu
nedenle Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 7., 87. ve 91. maddelerine aykırı
olduğu ileri sürülmüştür.
1- KHK'nin 44. Maddesiyle Değiştirilen 5544 Sayılı Kanun'un Değiştirilen
26. Maddesinin (1) Numaralı Fıkrasının (ç) Bendi
KHK'nin 44. maddesiyle değiştirilen 21.9.2006 günlü, 5544
sayılı Meslekî Yeterlilik Kurumu Kanunu'nun 26. maddesinin (1) numaralı
fıkrasının (ç) bendi, 17.1.2012 günlü, 6270 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli
Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 18.
maddesiyle değiştirildiğinden, konusu kalmayan bu bende ilişkin iptal istemi
hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekir.
2- KHK'nin 43. Maddesiyle 5544 Sayılı Kanun'un 25. Maddesine
Eklenen (3) Numaralı Fıkra
KHK'nin 43. maddesiyle 21.9.2006 günlü, 5544 sayılı Kanun'un
25. maddesine eklenen (3) numaralı fıkra ile uhdesinde kamu görevi bulunmayan
Mesleki Yeterlilik Kurumunun sektör komitesi başkan ve üyelerine, yılda altıdan
fazla olmamak üzere her bir toplantı başına (2000) gösterge rakamının memur
aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda huzur hakkı adında
ödeme yapılacağına ilişkin düzenleme getirilmiştir. İptali istenen kural, kamu
personeli niteliğini taşımayan personelin mali haklarını düzenlemektedir.
Anayasa'nın 91. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, yetki
kanununda çıkarılacak kanun hükmünde kararnamenin, amacının, kapsamının,
ilkelerinin, kullanma süresinin ve süresi içinde birden fazla kanun hükmünde
kararnamenin çıkarılıp çıkarılamayacağının gösterilmesi gerekir. Buna göre bir
kanun hükmünde kararnamenin Anayasa'ya uygun olduğunun kabulü öncelikle konu,
amaç, kapsam ve ilkeleri yönünden dayandığı yetki kanununa uygun olmasına
bağlıdır. Bu bağlamda, Anayasa'nın İkinci Kısmı'nın 'Sosyal ve Ekonomik
Haklar ve Ödevler' başlıklı Üçüncü Bölümünde düzenlenen haklar içinde kalan
ve Anayasa'nın 91. maddesinde belirtilen kanun hükmünde kararnameyle
düzenlemeyecek yasak alan içinde bulunmayan kamu görevlilerinin mali ve sosyal
haklarının 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun kapsamında kalması durumunda, kanun
hükmünde kararnameyle düzenlenmesinde Anayasa'ya aykırı bir durumun olmayacağı
açıktır.
6223 sayılı Yetki Kanunu'nun amaç ve kapsamını düzenleyen 1.
maddesinde Kanun'un amacı, kamu hizmetlerinin düzenli, süratli, etkin, verimli
ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini sağlamak olarak belirlenmiş ve yetkinin
kapsamı iki başlık altında tespit edilmiştir. Yetkinin kapsamına ilk olarak
kamu hizmetlerinin bakanlıklar arasındaki dağılımının yeniden belirlenmesi
girmektedir. Bu çerçevede gerekli görülmesi halinde yeni bakanlıklar kurulması,
var olan bakanlıkların birleştirilmesi, bakanlıkların bağlı, ilgili ve ilişkili
kuruluşlarının yeniden belirlenmesi için kanun hükmünde kararname çıkarma
yetkisi verilmiştir. Bu amaçla;
1- Mevcut bakanlıkların birleştirilmesine veya kaldırılmasına,
yeni bakanlıklar kurulmasına, anılan bakanlıkların bağlı, ilgili ve ilişkili
kuruluşlarıyla hiyerarşik ilişkilerine,
2- Mevcut bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların bağlılık ve
ilgilerinin yeniden belirlenmesine veya bunların mevcut, birleştirilen veya
yeni kurulan bakanlıklar bünyesinde hizmet birimi olarak yeniden
düzenlenmesine,
3- Mevcut bakanlıklar ile birleştirilen veya yeni kurulan
bakanlıkların görev, yetki, teşkilat ve kadrolarının düzenlenmesine, taşrada ve
yurt dışında teşkilatlanma esaslarına, ilişkin kanun hükmünde kararname
çıkarılabilecektir.
İkinci olarak, kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen
memurlar, işçiler, sözleşmeli personel ile diğer kamu görevlilerinin atanma,
nakil, görevlendirilme, seçilme, terfi, yükselme, görevden alınma ve emekliye
sevk edilme usul ve esaslarına ilişkin olarak değişiklikler ve yeni
düzenlemeler yapılması için kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi
verilmiştir.
6223 sayılı Yetki Kanunu'nun amacını düzenleyen 1. maddesinin
(1) numaralı fıkrasının (b) bendinde, kapsamına ilişkin düzenlemelerin yer
aldığı aynı maddenin (2) numaralı fıkrasının (b) bendi ile bu bendin (7)
numaralı alt bendinde ve son olarak ilkeler ve yetki süresine ilişkin
hükümlerin yer aldığı 2. maddenin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde, kamu
personelinin 'atanma, nakil, görevlendirilme, seçilme, terfi, yükselme,
görevden alınma ve emekliye sevk edilme usul ve esasları'ndan söz edilmiş,
ancak mali haklara ilişkin bir ibareye yer verilmemiştir. Bununla birlikte,
6223 sayılı Yetki Kanunu'nda öngörüldüğü üzere;
- Mevcut bakanlıkların birleştirilmesine veya kaldırılmasına,
yeni bakanlıklar kurulmasına,
- Mevcut bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların mevcut,
birleştirilen veya yeni kurulan bakanlıklar bünyesinde hizmet birimi olarak
yeniden düzenlenmesine,
- Mevcut bakanlıklar ile birleştirilen veya yeni kurulan
bakanlıkların görev, yetki, teşkilat ve kadrolarının düzenlenmesine, taşrada ve
yurt dışında teşkilatlanma esaslarına,
ilişkin düzenlemeler söz konusu olduğunda, mali haklara ilişkin
düzenlemelerin de yapılması mümkündür. Mevcut veya yeni ihdas edilen ya da bir
başka bakanlıkla birleştirilen bakanlıkların görev, yetki, teşkilat ve
kadroların düzenlenmesiyle ilgili olmayan durumlarda, kanun hükmünde
kararnameyle doğrudan mali haklarda bir düzenleme yapılamaz. Bir başka
ifadeyle, 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun amaç, kapsam ve ilkeleri bakımından kamu
personelinin mali ve sosyal haklarına ilişkin olarak Bakanlar Kuruluna doğrudan
bir düzenleme yapma yetkisini vermediği, ancak mali ve sosyal haklarla ilgili
hükümlerin 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun amacı ve kapsamına giren konularda
yapılan düzenlemelerin doğal sonucu olması durumunda mümkün olabileceği, 6223
sayılı Yetki Kanunu'nda öngörülen amaç, kapsam ve ilkeleriyle bağlantılı
olmaksızın sırf mali konularda bir düzenleme yapılamayacağı açıktır.
İptali istenen kuralda Mesleki Yeterlilik Kurumu dışında başka
bir kamu görevi bulunmayan Sektör Komitesi Başkan ve üyelerinin mali hakları
düzenlenmektedir. İptali istenen kuralda düzenlenen mali hakların mevcut veya
yeni ihdas edilen ya da bir başka bakanlıkla birleştirilen bakanlıkların görev,
yetki, teşkilat ve kadroların düzenlenmesiyle ilgili olmadığı açıktır.
Açıklanan nedenlerle, Mesleki Yeterlilik Kurumunda kamu görevi bulunmayan
Sektör Komitesi Başkan ve üyelerine huzur hakkı ödenmesine ilişkin düzenleme
içeren dava konusu kural, 6223 sayılı Yetki Kanunu kapsamında değildir. İptali
gerekir.
3- KHK'nin Diğer Kuralları
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde yapılan inceleme sonucunda;
KHK'nin, hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilen kuralı ve 6223
sayılı Yetki Kanunu kapsamında olmadığı gerekçesiyle iptal edilen kuralı ile
Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca iptal edilenler dışında
kalan diğer kurallar 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun kapsamında kaldığı
anlaşıldığından Anayasa'nın 91. maddesine aykırı değildir. İptal isteminin
reddi gerekir.
D- Kanun Hükmünde Kararname'nin Tüm Maddelerinin Anayasa'nın 91.
Maddesi Yönünden İncelenmesi
Dava dilekçesinde, KHK'nin ayrı ayrı tüm maddeleri ile eki (1),
(2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) sayılı listelerinin, Anayasa'nın 91.
maddesinde kanun hükmünde kararnameyle düzenlenmesi yasaklanmış alanlara
ilişkin düzenleme içerdiği, bu nedenle Anayasa'nın Başlangıç'ı ile 2., 7., 87.,
91., maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
1- KHK'nin 3. Maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. Maddesinin
Değiştirilen İkinci Fıkrasında Yer Alan ''giriş ve'' İbaresi
KHK'nin 3. maddesinin birinci fıkrasında, İş Teftiş Kurulu
Başkanlığının görevleri sayıldıktan sonra ikinci fıkrasında ise müfettiş
yardımcılarının giriş ve yeterlik sınavlarının usul ve esaslarının,
Müfettişliğe yükselmelerinin, görev, yetki ve sorumluluklarının, Başkanlığın
çalışma usul ve esasları ile diğer hususların yönetmelikle belirleneceği kurala
bağlanmıştır.
Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasında, 'Sıkıyönetim
ve olağanüstü haller saklı kalmak üzere, Anayasanın ikinci kısmının birinci ve
ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile
dördüncü bölümde yer alan siyasî haklar ve ödevler...'in kanun hükmünde
kararnamelerle düzenlenemeyeceği belirtilmiştir. Öte yandan, Anayasa'nın 'Kamu
hizmetlerine girme hakkı' başlıklı 70. maddesinin birinci fıkrasında, her
Türk'ün, kamu hizmetlerine girme hakkına sahip olduğu belirtildikten sonra
ikinci fıkrasında hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka
hiçbir ayırım gözetilemeyeceği kurala bağlanmıştır. Buna göre, Anayasa'nın 70.
maddesinde düzenlenen ve 'Siyasi Haklar ve Ödevler' başlıklı dördüncü
bölümünde yer alan kamu hizmetlerine girme hakkına ilişkin olarak kanun
hükmünde kararname ile düzenleme yapılması mümkün değildir.
KHK'nin 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin
değiştirilen ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve'' ibaresiyle, bir
kamu hizmeti olan müfettiş yardımcılığına giriş koşullarının belirlenmiş
olması, kamu hizmetine girme hakkına ilişkin bir düzenleme niteliğinde
olduğundan kural, Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasına aykırıdır.
İptali gerekir.
Serdar ÖZGÜLDÜR ve Burhan ÜSTÜN farklı gerekçeyle bu görüşe
katılmışlardır.
Haşim KILIÇ, Alparslan ALTAN, Engin YILDIRIM, Nuri NECİPOĞLU,
Hicabi DURSUN, Celal Mümtaz AKINCI ile Muammer TOPAL bu görüşe
katılmamışlardır.
2- KHK'nin 23. Maddesiyle 4904 Sayılı Kanun'un 15. Maddesine
Eklenen Dördüncü, Beşinci ve Altıncı Fıkralar
KHK'nin 23. maddesinin üçüncü fıkrasıyla, Türkiye İş Kurumu
bünyesinde merkez teşkilatında İstihdam Uzmanı ve İstihdam Uzman Yardımcısı,
taşra teşkilatında İl İstihdam Uzmanı ve İl İstihdam Uzman Yardımcısı kadroları
ihdas edilmiş; dördüncü fıkrasında, İstihdam Uzman Yardımcılığı ve İl İstihdam
Uzman Yardımcılığı kadrosuna atanabilmek için 657 sayılı Devlet Memurları
Kanunu'nun 48. maddesinde sayılan genel şartlara ek olarak Türkiye İş Kurumun
görev alanına giren ve yönetmelikle belirlenen en az dört yıllık eğitim veren
yükseköğretim kurumlarından ya da bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca
kabul edilen yükseköğretim kurumlarından mezun olmak ve yapılacak özel yarışma
sınavında başarılı olmak gerektiği düzenlenmiş; beşinci fıkrasında, İstihdam
Uzman Yardımcılığı döneminde yetiştirilmeleri, yarışma sınavı, tez hazırlama ve
yeterlik sınavı gibi İstihdam Uzmanlığına geçiş koşulları belirlenmiş; altıncı
fıkrasında ise İl İstihdam Uzman Yardımcılığından İl İstihdam Uzmanlığına geçiş
koşulları öngörülmüştür.
Türkiye İş Kurumu İstihdam Uzman Yardımcılığı ve İstihdam
Uzmanlığı kadrolarına giriş koşullarının belirlenmesi, yukarıda açıklanan
nedenlerle Anayasa'nın 70. maddesine göre kamu hizmetine girme hakkına ilişkin
bir düzenleme olduğundan KHK'nin 23. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 15.
maddesine eklenen dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları, Anayasa'nın
91. maddesinin birinci fıkrasına aykırıdır. İptalleri gerekir.
Serdar ÖZGÜLDÜR ve Burhan ÜSTÜN değişik gerekçeyle bu görüşe
katılmışlardır.
Haşim KILIÇ, Alparslan ALTAN, Engin YILDIRIM, Nuri NECİPOĞLU,
Hicabi DURSUN, Celal Mümtaz AKINCI ile Muammer TOPAL bu görüşe
katılmamışlardır.
3- KHK'nin Diğer Kuralları
KHK'nin 3. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve''
ibaresinin, 23. maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkralarının, 6223
sayılı Yetki Kanunu kapsamında bulunmadıkları gerekçesiyle iptal edilen, ayrıca
hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilen dışında kalan diğer
kurallarında Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun hükmünde
kararname ile düzenlenmesi yasaklanmış alanlara ilişkin herhangi bir
düzenlemeye yer verilmediği anlaşıldığından bu maddelere, fıkralara, bentlere,
bölümlere ve listelere ilişkin iptal isteminin reddi gerekir.
F- Kanun Hükmünde Kararname'nin İçerik Yönünden İncelenmesi
1- KHK'nin 3. Maddesiyle Değiştirilen 3146 sayılı Kanun'un 15.
Maddesinin İkinci Fıkrası
Dava dilekçesinde, müfettişlik mesleğinin ilk adımı olan
müfettiş yardımcılığına giriş için hiçbir ölçüt getirilmemesinin, giriş ve
yeterlik sınavlarının usul ve esasları ile müfettişliğe yükselmeleri, görev,
yetki ve sorumlulukları ve çalışma usul ve esaslarının belirlenmesi yetkisinin
Bakanlığa bırakılmasının, Anayasa'nın 7. ve 128. maddelerine aykırı olduğu
ileri sürülmüştür.
KHK'nin 3. maddesiyle, 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin
birinci fıkrasına (g) bendinden sonra gelmek üzere (h) ve (i) bentler eklenmiş,
mevcut (h) bendi (j) bendi olarak teselsül ettirilmiş ve aynı maddenin ikinci
fıkrasında değişiklik yapılmıştır. 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesi, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı kuruluşundaki danışma ve denetim birimlerinden olan
İş Teftiş Kurulu Başkanlığının görevlerini düzenlemektedir. Anılan maddenin
dava konusu ikinci fıkrasında yer alan düzenleme uyarınca müfettiş yardımcılarının
yeterlik sınavlarının usul ve esaslarının, iş müfettişliğine yükselmelerinin,
görev, yetki ve sorumluluklarının, İş Teftiş Kurulu Başkanlığının çalışma usul
ve esasları ile diğer hususların yönetmelikle belirleneceği kurala
bağlanmıştır.
Anayasa'nın 7. maddesinde, yasama yetkisinin Türk Milleti adına
Türkiye Büyük Millet Meclisinin olduğu ve bu yetkinin devredilemeyeceği
belirtilmektedir. Buna göre, Anayasa'da kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda
yürütme organına genel ve sınırları belirsiz bir düzenleme yetkisinin verilmesi
olanaklı değildir. Yürütmenin düzenleme yetkisi, sınırlı, tamamlayıcı ve
bağımlı bir yetkidir. Bu nedenle, Anayasa'da öngörülen ayrık durumlar dışında,
kanunlarla düzenlenmemiş bir alanda, kanun ile yürütmeye genel nitelikte kural
koyma yetkisi verilemez.
Farklı koşul ve durumlara göre sık sık değişik önlemler alma,
bunları kaldırma ve süratli biçimde hareket etme zorunluluğunun bulunduğu alanlarda,
yasama organının temel kuralları saptadıktan sonra, uzmanlık ve teknik konulara
ilişkin hususları yürütmeye bırakması, yasama yetkisinin devri olarak
yorumlanamaz.
İş Teftiş Kurulu Başkanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığının danışma ve denetim birimleri başlığı altında düzenlenmiştir. İş
Teftiş Kurulu Başkanlığının görevleri; Bakan adına çalışma hayatı ile ilgili
mevzuat çerçevesinde programlı veya program dışı teftiş, inceleme, soruşturma
yapma, gerekli önlemleri alma veya aldırma, uluslar arası sözleşmeler
çerçevesinde iş yerlerinde uygulamaları inceleme ve izleme, çalışma hayatı ile
ilgili mevzuatın uygulanmasını izleme, teftiş ve denetimler yaparak mevzuatın
uygulanmasında aksayan yönleri belirlemek için Genel Değerlendirme Raporu
hazırlama, denetim sonuçlarına ilişkin istatistikleri tutma, özel kanunlar ile
verilen diğer görevleri yapma, müfettişlerin iş teftişi ile ilgili işlemlerini
teftiş etme, inceleme gibi ayrıntılı bir şekilde düzenleme yapılmak suretiyle
konunun sınırları çizilmiştir. Bu görevleri yapacak olan iş müfettiş
yardımcılarının görev, yetki ve sorumlulukları ile iş müfettişliğine
yükselmeleri, İş Teftiş Kurulu Başkanlığının çalışma usul ve esasları
konularıyla ilgili idari ve teknik ayrıntıların düzenlenmesi hususunda
Bakanlığın yetkisini yönetmelik düzenleyerek kullanması, idari ve teknik bir
mesele olup gelişen koşul ve durumlar dikkate alınarak süratli bir şekilde
karar alınabilmesini sağlamak amacıyla bu konudaki yetkinin Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığına bırakılması yasama yetkisinin devri anlamına gelmez.
Anayasa'nın 128. maddesinde de 'Devletin, kamu iktisadî
teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre
yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürekli
görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. Memurların ve
diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları
ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla
düzenlenir. Üst kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla
özel olarak düzenlenir.' denilmiştir. Buna göre, Anayasa'nın 128.
maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki görevleri yürüten bütün personelin
nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülüklerinin
kanunla düzenlenmesi gerekir.
Kamu görevlilerinin kadrolarının ve bu kadrolara atanacak
kişilerde bulunması gereken niteliklerin de kanunla düzenlenmesi gerekmektedir.
Ancak, kamu görevlisi olarak atanacak kişilerle ilgili tüm ayrıntıların sadece
kanunla düzenlenmesi gerekmediği gibi, bu konuda idari düzenlemeler yapılması
da Anayasa'nın 128. maddesinin ikinci fıkrasına aykırılık oluşturmaz.
Anayasa'nın bir maddesinin kanunla düzenleneceğini öngördüğü bir konunun,
Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasının açıkça yasakladığı hükümler ile
doğrudan ilgili olmadıkça ya da kanun hükmünde kararname ile düzenlenemeyeceği
Anayasa'da özel olarak belirtilmedikçe kanun hükmünde kararname ile
düzenlenmesi Anayasa'ya aykırı değildir. 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinde,
iş müfettişlerinin görevleri ayrıntılı şekilde düzenlendiğinden, KHK ile
kadroları ihdas edilen iş müfettiş yardımcılarının 'yeterlik sınavları',
'görev ve yetkileri' ile 'çalışma usul ve esasları' na ilişkin
konuların zaman ve uygulama ile ortaya çıkan koşullara uygun ayrıntılarının
düzenlenmesi hususu yönetmeliğe bırakılabilir. Dolayısıyla, dava konusu kuralın,
Anayasa'nın 128. maddesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural Anayasa'nın 7. ve 128.
maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Fulya KANTARCIOĞLU bu görüşe katılmamıştır.
2- KHK'nin 7. Maddesiyle 3146 sayılı Kanun'a Eklenen Geçici
Madde 15'in ''Bakanlık Müşaviri kadrolarında bulunanlar, Bakanın uygun
göreceği Bakanlığın merkez teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında
görevlendirilebilir.' Bölümü
Dava dilekçesinde, bakan müşavirlerinin kurum içinde ihtiyaç
duyulan hizmetlerde görevlendirilmelerine olanak tanıyan düzenlemenin,
kazanılmış hakların ihlali sonucunu doğurduğu belirtilerek kuralın, Anayasa'nın
2., 70. ve 91. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
KHK'nin 7. maddesinde, bakanlık müşavirlerinin Bakanlıkta özel
önem ve öncelik taşıyan konularda Bakana yardımcı olmak üzere
çalıştırılacakları; 3146 sayılı Kanun'un 18. maddesinde ise bakanlık
müşavirlerinin Bakanlıkta, özel önem ve öncelik taşıyan konularda bakanlık
makamına yardımcı olmak üzere çalıştırılacakları hükme bağlanmıştır. Söz konusu
düzenlemelere göre bakanlık müşavirlerinin görevlerinin, özel önem ve öncelik
taşıyan konularda Bakana yardımcı olmak olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu kuralla, bakanlık müşaviri kadrosunda görev yapan
kamu görevlilerinin, özel önem ve öncelik taşıyan konularda Bakana yardımcı
olmak dışında da, Bakan tarafından uygun görülen merkez ve taşra teşkilatına
ait birimlerde çalıştırılmaları olanaklı kılınmıştır.
Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesinin
temel gereklerinden birisi kazanılmış haklara saygı gösterilmesidir. Kazanılmış
haklara saygı, hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucudur. Kazanılmış hak, kişinin
bulunduğu statüden doğan, tahakkuk etmiş ve kendisi yönünden kesinleşmiş ve
kişisel alacak niteliğine dönüşmüş haktır.
Çerçevesi kanunla belirlenmek kaydıyla kamu görevlilerinin
çalışma koşullarının ve görevlerinin değiştirilmesi her zaman mümkündür. Bu
nedenle bir memuriyet kadrosuna bağlanan görevlerde değişiklik yapılması, o
kadroda görev yapan memurların kazanılmış haklarının ihlali olarak değerlendirilemez.
Diğer bir ifadeyle, kamu görevlileri, atandıkları tarih itibarıyla mevzuatta
öngörülen görevlerle sınırlı olarak çalıştırılabilecekleri yolunda bir
kazanılmış hakka sahip değillerdir. Dava konusu kuralla, Sosyal Çalışma ve
Güvenlik Bakanlığı müşavirlerinin çalışma koşullarında ve görevlerinde
değişiklik yapılmış olup bu kişilerin bulundukları statülerden doğan, tahakkuk
etmiş ve kendileri yönünden kesinleşmiş ve kişisel alacak niteliğine dönüşmüş
haklara yönelik bir düzenleme öngörülmediğinden kazanılmış hakların ihlalinden
söz edilemez.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural Anayasa'nın 2.
maddesine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Kuralın, Anayasa'nın 70. ve 91. maddeleriyle ilgisi
görülmemiştir.
Fulya KANTARCIOĞLU bu görüşe katılmamıştır.
3- KHK'nin 16. Maddesiyle 4904 Sayılı Kanun'un 3. Maddesinin
Birinci Fıkrasına Eklenen 'g' Bendi
Dava dilekçesinde, Türkiye İş Kurumunun ayrı kuruluş kanunu,
ayrı bütçesi, ayrı tüzel kişiliği, idari ve mali özerkliğinin olduğu, Kurumun
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile arasında vesayet ilişkisinin bulunduğu
ancak, Bakanlığın mevzuattan kaynaklanan ve taşrada yürütülmesi gereken
görevlerini yapma görevinin Türkiye İş Kurumuna verilmesinin ayrı tüzel
kişilik, idari ve mali özerklik ile bağdaşmayan ve vesayet ilişkisini
hiyerarşik ilişkiye dönüştüren bir nitelik taşıdığı, hukuk devleti ilkesinin
vatandaşların hukuk güvenliğinin sağlanması olduğu, hukuk güvenliğinin
kurallarda 'belirlilik' gerektirdiği, Bakanlığın kamu hukukuna tabi
faaliyetlerinin, özel hukuk hükümlerine tabi Türkiye İş Kurumunun yürütecek
olmasının, hukuki belirsizlik oluşturduğu belirtilerek kuralın, Anayasa'nın 2.
ve 123. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Dava konusu kuralla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının
mevzuattan kaynaklanan ve taşrada yürütülmesi gereken sayılan görevlerinin,
Türkiye İş Kurumunca yapılacağı düzenlenmektedir.
Anayasa'nın 2. maddesi 'Türkiye Cumhuriyeti, toplumun
huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı,
Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan,
demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.' biçimindedir. Belirtilen
hukuk devleti eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak
ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adil bir hukuk düzeni kurup
bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan,
hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan
devlettir.
Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devletinin temel
ilkelerinden birisi de 'belirlilik'tir. Bu ilkeye göre, yasal
düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve
kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olması
gerekir. Belirlilik ilkesi, bireylerin hukuksal güvenliğinin sağlanması
bakımından da önem arz etmektedir.
3146 sayılı Kanun'un 2. maddesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığının görevleri açıkça belirlenmiştir Bakanlıkların taşra
teşkilatlarının, bakanlıkların kuruluş amaçlarını ve yürütmekte oldukları
hizmetleri sunmakla görevli oldukları dikkate alındığında, iptali istenen
kuralla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 3146 sayılı Kanun'un 2.
maddesinde belirtilen taşrada yürütmesi gereken görevlerin, Bakanlığın ilgili
kuruluşu olan Türkiye İş Kurumu tarafından yapılması hususunda Bakanlığa yetki
verilmesinin 'belirlilik ilkesi'ne aykırılık oluşturmayacağı açıktır.
Dava dilekçesinde ayrıca Bakanlığın mevzuattan kaynaklanan ve
taşrada yürütülmesi gereken görevlerini yapma görevinin Türkiye İş Kurumuna
verilmesinin Kurumun özerkliğini ihlal ettiği ileri sürülmüştür.
Anayasa'nın 123. maddesinde, 'İdare kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir.
İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına
dayanır.' denilmiştir. Öğretide 'özerklik' ve 'vesayet ilişkisi'
kavramlarının yerinden yönetim esasları arasında merkezî bir rol oynadığı kabul
edilmektedir. Kurumların özerkliğinin unsurlarının neler olduğu yönünden
Anayasa'da açık bir kural bulunmadığı gibi ilgili kanunlarda da her duruma uyan
genel ve tek bir özerklik tanımlamasının olmadığı görülmektedir. Özerk kamu
kurumlarının statüsü kanunlarda gösterilmektedir. Dolayısıyla, kamu
kurumlarının kuruluş ve işleyişleri ile görevlerinin düzenlenmesi hususunda
kanun koyucunun yetki sahibi olduğu açıktır.
Türkiye İş Kurumu, kanunla kurulmuş, özel hukuk hükümlerine
tâbi, tüzel kişiliği haiz, idari ve mali bakımdan özerk, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığının ilgili kuruluşu statüsünde bulunan; istihdamın
korunmasına, geliştirilmesine, yaygınlaştırılmasına ve işsizliğin önlenmesi
faaliyetlerine yardımcı olmak ve işsizlik sigortası hizmetlerini yürütmek üzere
kurulan bir 'hizmet yerinden yönetim kuruluşu'dur. Türkiye İş Kurumunun
statüsü Anayasa'da değil, 4904 sayılı Kanun'da düzenlenmiştir.
Türkiye İş Kurumunun görevlerinin düzenlenmesi bağlamında kanun
koyucuyu sınırlandıran anayasal bir kural bulunmamaktadır. Bu itibarla, Türkiye
İş Kurumunun özerkliğinin hangi unsurları içereceği ve bu kurumun hangi
görevleri yerine getireceği gibi hususların belirlenmesi kanun koyucunun takdir
yetkisi kapsamındadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ilgili kuruluşu
olan Türkiye İş Kurumunun Bakanlığın mevzuattan kaynaklanan taşrada yürütülmesi
gereken görevleri yapması Kurumun idari, mali özerkliğini etkileyen bir durum
oluşturmadığı açıktır.
Öte yandan, Anayasa'nın 123. maddesinde öngörülen egemenliğin
tekliği ve üniter devlet yapısının da bir gereği olan 'idarenin bütünlüğü'
ilkesi, merkezi idare kuruluşları ile yerinden yönetim kuruluşlarının
birbirinden bağımsız parçalı yapılar olmasını değil, toplumsal ve kamusal
yararı sağlayacak bir etkinliğe dönük işbirliği içinde bulunmalarını, görev ve
yetki paylaşılmasını gerekli kılabilir. İptali istenen kuralla getirilen, Bakanlığın
mevzuattan kaynaklanan ve taşrada yürütülmesi gereken görevlerini yapma
görevinin Türkiye İş Kurumuna verilmesi de görev ve yetki paylaşılmasının somut
bir örneğidir.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural Anayasa'nın 2. ve 123.
maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Fulya KANTARCIOĞLU bu görüşe katılmamıştır.
4- KHK'nin Geçici 2. Maddesinin (1), (2) ve (9) Numaralı
Fıkraları
Dava dilekçesinde, bu madde ile görevlerinden alınarak 'Bakanlık
Müşaviri', 'Müşavir' ve 'Araştırmacı' olarak atananların, 657
sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun kariyer ve liyakat ilkeleri çerçevesinde
yükseldiği, dolayısıyla bu görevlerin kendileri yönünden hukuken kesinleşerek
kişisel alacak niteliğine dönüştüğü, pasif görevlere atandıkları, kazanılmış
hakların ortadan kaldırıldığı, ayrıca idari işlemle yapılması gereken naklen
atama işleminin yasayla gerçekleştirilmek suretiyle atama işlemine karşı
yargısal başvuru olanaklarının ortadan kaldırıldığı belirtilerek, kuralların
Anayasa'nın 2., 36. ve 125. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
KHK'nin Geçici 2. maddesinin (1) numaralı fıkrasında, Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde Teftiş Kurulu Başkanlığında yer alan
başkanlıkların, Bölge Müdür ve Yardımcısının, Daire Başkanlarının ve İl
Müdürünün görevlerinin sona erdiği; (2) numaralı fıkrasında (1) numaralı
fıkrada görevi sona erenlerin 'Bakanlık Müşaviri', 'Müşavir' ve 'Araştırmacı'
kadrolarına atandığı; (9) numaralı fıkrada ise bu madde ile görevi değişenlerin
atanmış sayıldıkları tarih itibarıyla eski kadrolarına ilişkin en son mali
hakların ilgili mevzuatı uyarınca fiili çalışmaya bağlı fazla mesai ücreti
hariç tamamının ödenmesi düzenlenmiştir.
KHK'nin genel gerekçesinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında ayrı ayrı yürütülen denetim
sistemi koordinasyon güçlüğü ve uygulama farklılığı oluşturduğu için, yeni bir
denetim modeline geçilmesi zorunluluğuna vurgu yapılmıştır. Genel gerekçede, Bakanlık
Teftiş Kurulu ile Türkiye İş Kurumu Teftiş Kurulunun, Bakanlıkta İş Teftiş
Kurulu çatısı altında toplanması durumunda bu sorunların çözümünde daha iyi
sonuçlara ulaşılacağı değerlendirilerek, düzenlemenin yapıldığı
anlaşılmaktadır. Kanun koyucunun amacının kamu yararını sağlamaya dönük
olmadığı söylenemez. Bunun ötesinde yapılan somut düzenlemenin bu amaçları
etkin bir şekilde gerçekleştirmeye elverişli olup olmadığı yönündeki bir
değerlendirme anayasallık denetiminin kapsamı dışındadır.
Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesinin temel
gereklerinden birisi kazanılmış haklara saygı gösterilmesidir. Kazanılmış
haklara saygı, hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucudur. Kazanılmış hak, kişinin
bulunduğu statüden doğan, tahakkuk etmiş ve kendisi yönünden kesinleşmiş ve
kişisel alacak niteliğine dönüşmüş haktır. Dava konusu kuralda kişilerin
bulunduğu statülerden doğan, tahakkuk etmiş ve kendileri yönünden kesinleşmiş
ve kişisel alacak niteliğine dönüşmüş haklara yönelik bir düzenleme
öngörülmediğinden kazanılmış hakları ihlal eden bir müdahale söz konusu
değildir. Bu kişilerin yeni atandıkları kadrodaki mali haklarının (ücret ve
özel hizmet tazminatı toplamının), mevcut kadrolarındakine göre daha düşük olması
halinde yeni kadrolarındaki gelirlerine eşitleninceye kadar aradaki farkın
ödenmesi öngörülmektedir. Bu nedenle maddede sayılan görevlerde bulunanların
görevlerine son verilerek aynı dereceli bakanlık müşavirliği, müşavir ve
araştırmacı unvanlı kadrolara atanmalarını öngören kuralın kazanılmış hakları
ihlal ettiği söylenemez.
Diğer taraftan, söz konusu düzenleme, anılan kadroların
kaldırılması sonucu ortaya çıkan hukuki ve fiilî zorunluluklar nedeniyledir. Hukuk aleminde meydana gelebilecek bu değişiklik,
daha önce kural tasarrufların doğurmuş olduğu objektif ve genel hukuki
durumlara da uygulanabilecektir. Soyut ve genel hukuki durumların (statülerin)
en önemli özelliği bunların daima değişebilmesi ve bu değişikliğin de herkese
karşı geçerli olmasıdır. Hukuk alanında meydana gelen ve hukuki statüde
değişiklik yapan bu düzenlemeler, eski düzenleme uyarınca statü kazanmış ve
statüsü devam eden bireyleri de kapsar. Dolayısıyla, nesnel hukuki durumların
(statülerin) kazanılmış hak bahşetmesi mümkün değildir. Kuralda
belirtilen kadrolarda görev yapan kişilerin hukuki durumlarının düzenlemenin
sonucundan etkilenmiş olması, bu sonucu değiştirmez.
Kuralın dolaylı şekilde hak arama özgürlüğüyle ilgili olması
nedeniyle Anayasa'nın 36. maddesi yönünden de incelemesi yapılmıştır.
Anayasa'nın 'Hak arama hürriyeti' başlıklı 36.
maddesinin birinci fıkrasında, 'Herkes meşrû vasıta ve yollardan faydalanmak
suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile
adil yargılanma hakkına sahiptir.' denilerek yargı organlarına davacı ve
davalı olarak başvurabilme ve bunun doğal sonucu olarak da iddia, savunma ve
adil yargılanma hakkı güvence altına alınmıştır. Anayasa'nın 125. maddesinde
ise 'İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.'
denilmektedir. Her iki maddeyle güvence altına alınan dava yoluyla hak arama
özgürlüğü, kendisi bir temel hak niteliği taşımasının ötesinde diğer temel hak
ve özgürlüklerden gereken şekilde yararlanılmasını ve bunların korunmasını
sağlayan en etkili güvencelerden biridir. Kişilere yargı mercileri önünde dava
hakkı tanınması adil bir yargılamanın ön koşulunu oluşturur.
Dava konusu kurallarla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının
anılan kadrolarında yapılan değişiklikler, söz konusu unvanların kaldırılması
sonucu ortaya çıkan hukukî ve fiilî zorunluluklar nedeniyledir. Buna göre söz
konusu işlemin sebep unsuru, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığındaki bazı
kadroların kaldırılması olup yürürlükte bulunan kanunlara dayanılarak ve kamu
görevlisinin öznel durumu dikkate alınarak idarece tesis edilen naklen atama
işlemlerinden farklıdır. Genel nitelikte olduğu sonucuna ulaşılan yasal
düzenlemeyle oluşturulan bu durumun, sebep unsuru yönünden hukuka uygun olup
olmadığının tespitinin anayasal bir sorun olduğu ve bu yöndeki denetimin
Anayasa Mahkemesince yapılması gerektiği açıktır. Anılan atama işleminin
doğrudan kanunla değil, idarî işlemle yapılmasının öngörülmesi durumunda dahi
kanunlara uygunluk denetimi yapmakla sınırlı bir yetkiye haiz olan idari yargı
yerlerinin, işlemin sebep unsurunun Anayasa'ya uygun olup olmadığını tartışması
ve bu yönde bir denetim yapması mümkün olmadığından bu işlemin doğrudan kanun
hükmünde kararnameyle yapılmasının hak arama hürriyetini sınırladığı
söylenemez.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu kural Anayasa'nın 2., 36. ve
125. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Fulya KANTARCIOĞLU bu görüşe katılmamıştır.
V- YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİ
11.10.2011 günlü, 665 sayılı Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararname'nin:
A) 1- 6.4.2011 günlü, 6223 sayılı Kamu Hizmetlerinin Düzenli,
Etkin ve Verimli Bir Şekilde Yürütülmesini Sağlamak Üzere Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Teşkilat, Görev ve Yetkileri ile Kamu Görevlilerine İlişkin
Konularda Yetki Kanunu'nun iptal edilmesi halinde dayanaksız hale geleceği
yönünden ileri sürülen iptal istemi, 22.11.2012 günlü, E.2011/140, K.2012/185
sayılı kararla reddedildiğinden, Kararname'nin tümünün yürürlüğünün
durdurulması isteminin REDDİNE,
2- 44. maddesiyle, 21.9.2006 günlü, 5544 sayılı Meslekî
Yeterlilik Kurumu Kanunu'nun değiştirilen 26. maddesinin bir numaralı
fıkrasının (ç) bendi hakkında, 22.11.2012 günlü, E.2011/140, K.2012/185 sayılı
kararla karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, bu bende ilişkin
yürürlüğün durdurulması istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
B) Kapsam yönünden;
1- 1., 2. maddeleri, 3. maddesiyle, 9.1.1985 günlü, 3146 sayılı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un
15. maddesinin, değiştirilen ikinci fıkrasının ''giriş ve'' ibaresi
dışında kalan bölümü, birinci fıkrasına eklenen (h) ve (i) bentleri ile mevcut
(h) bendinin (j) bendi olarak teselsül ettirilmesi, 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10.
11., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 19., 20., 21., 22. maddeleri, 23.
maddesiyle, 25.6.2003 günlü, 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanunu'nun 15.
maddesinin değiştirilen ikinci ve üçüncü fıkraları, 24., 25., 26., 27., 28.,
29., 30., 31., 32., 33., 34., 35., 36., 37., 38., 39., 40., 41., 42. maddeleri,
44. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un değiştirilen 26. maddesinin bir numaralı
fıkrasının (ç) bendi dışında kalan bölümü, 45., 46. maddeleri, geçici (1).,
geçici (2)., geçici (3)., geçici (4)., geçici (5)., 47., 48. maddeleri ile eki (1),
(2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) sayılı listelere yönelik iptal istemleri,
22.11.2012 günlü, E.2011/140, K.2012/185 sayılı kararla reddedildiğinden, bu
maddelere, fıkralara, bentlere, bölümlere, listelere ve teselsüle ilişkin
yürürlüğün durdurulması isteminin REDDİNE,
2- 43. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un 25. maddesine eklenen
(3) numaralı fıkranın yürürlüğünün durdurulmasına ilişkin iptal hükmünün
yürürlüğe girmesinin ertelenmesi nedeniyle, bu fıkranın YÜRÜRLÜĞÜNÜN
DURDURULMASI İSTEMİNİN REDDİNE,
C) Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrası yönünden;
1- 1., 2. maddeleri, 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15.
maddesinin, değiştirilen ikinci fıkrasının ''giriş ve'' ibaresi dışında
kalan bölümü, birinci fıkrasına eklenen (h) ve (i) bentleri ile mevcut (h)
bendinin (j) bendi olarak teselsül ettirilmesi, 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10.
11., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 19., 20., 21., 22. maddeleri, 23. maddesiyle
4904 sayılı Kanun'un 15. maddesinin değiştirilen ikinci ve üçüncü fıkraları,
24., 25., 26., 27., 28., 29., 30., 31., 32., 33., 34., 35., 36., 37., 38., 39.,
40., 41., 42. maddeleri, 44. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un değiştirilen 26.
maddesinin bir numaralı fıkrasının (ç) bendi dışında kalan bölümü, 45., 46.
maddeleri, geçici (1)., geçici (2)., geçici (3)., geçici (4)., geçici (5).,
47., 48. maddeleri ile eki (1), (2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) sayılı
listelere yönelik iptal istemleri, 22.11.2012 günlü, E. 2011/140, K. 2012/185
sayılı kararla reddedildiğinden, bu maddelere, fıkralara, bentlere, bölümlere,
listelere ve teselsüle ilişkin yürürlüğün durdurulması isteminin REDDİNE,
2- a- 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin
değiştirilen ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve'' ibaresine,
b- 23. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 15. maddesine eklenen
dördüncü, beşinci ve altıncı fıkralarına,
ilişkin iptal hükmünün yürürlüğe girmesinin ertelenmesi
nedeniyle, bu fıkraların ve ibarenin YÜRÜRLÜĞÜNÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN
REDDİNE,
D) İçeriği itibariyle Anayasa'ya aykırılığı ileri sürülen;
1- 3. maddesiyle değiştirilen, 3146 sayılı Kanun'un 15.
maddesinin ikinci fıkrasına,
2- 7. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'a eklenen Geçici Madde 15'in
''Bakanlık Müşaviri kadrolarında bulunanlar, Bakanın uygun göreceği
Bakanlığın merkez teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında
görevlendirilebilir.' bölümüne,
3- 16. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 3. maddesinin birinci
fıkrasına eklenen (g) bendine,
4- Geçici 2. maddesinin (1), (2) ve (9) numaralı fıkralarına,
yönelik iptal istemleri, 22.11.2012 günlü, E.2011/140, K.2012/185
sayılı kararla reddedildiğinden, bu fıkralara, bölüme ve bende ilişkin
yürürlüğün durdurulması isteminin REDDİNE,
22.11.2012 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
VI- İPTAL HÜKMÜNÜN YÜRÜRLÜĞE GİRECEĞİ GÜN SORUNU
Anayasa'nın 153. maddesinin üçüncü fıkrasında, 'Kanun, kanun
hükmünde kararname ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların
hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten
kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği
tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı
günden başlayarak bir yılı geçemez.' denilmekte, 6216 sayılı Anayasa
Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 66. maddesinin
(3) numaralı fıkrasında da bu kural tekrarlanmaktadır.
11.10.2011 günlü, 665 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararname'nin 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin değiştirilen
ikinci fıkrasında yer alan '...giriş ve...' ibaresinin, 23. maddesiyle
4904 sayılı Kanun'un 15. maddesine eklenen dördüncü, beşinci ve altıncı
fıkralarının, 43. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un 25. maddesine eklenen (3)
numaralı fıkranın iptal edilmeleri nedeniyle doğacak hukuksal boşluk kamu
yararını ihlal edecek nitelikte görüldüğünden, Anayasa'nın 153. maddesinin
üçüncü fıkrasıyla 6216 sayılı Kanun'un 66. maddesinin (3) numaralı fıkrası
gereğince bu kurallara ilişkin iptal hükmünün, kararın Resmî Gazete'de
yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra yürürlüğe girmesi uygun görülmüştür.
VII- SONUÇ
11.10.2011 günlü, 665 sayılı Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve
Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararname'nin:
A) 1- 6.4.2011 günlü, 6223 sayılı Kamu Hizmetlerinin Düzenli,
Etkin ve Verimli Bir Şekilde Yürütülmesini Sağlamak Üzere Kamu Kurum ve
Kuruluşlarının Teşkilat, Görev ve Yetkileri ile Kamu Görevlilerine İlişkin
Konularda Yetki Kanunu'nun Anayasa'ya aykırılığı nedeniyle tümünün ve ayrı ayrı
tüm maddeleri ile eki listelerin iptali isteminin REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,
2- 44. maddesiyle 21.9.2006 günlü, 5544 sayılı Meslekî
Yeterlilik Kurumu Kanunu'nun değiştirilen 26. maddesinin (1) numaralı
fıkrasının (ç) bendi, 17.1.2012 günlü, 6270 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli
Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 18.
maddesiyle değiştirildiğinden, konusu kalmayan bu bende ilişkin iptal istemi
hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, OYBİRLİĞİYLE,
B) 1- 1., 2. maddeleri, 3. maddesiyle, 9.1.1985 günlü, 3146
sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun'un 15. maddesinin, değiştirilen ikinci fıkrasının ''giriş ve'' ibaresi
dışında kalan bölümü, birinci fıkrasına eklenen (h) ve (i) bentleri ile mevcut
(h) bendinin (j) bendi olarak teselsül ettirilmesi, 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10.
11., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 19., 20., 21., 22. maddeleri, 23.
maddesiyle, 25.6.2003 günlü, 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanunu'nun 15.
maddesinin değiştirilen ikinci ve üçüncü fıkraları, 24., 25., 26., 27., 28., 29.,
30., 31., 32., 33., 34., 35., 36., 37., 38., 39., 40., 41., 42. maddeleri, 44.
maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un değiştirilen 26. maddesinin (1) numaralı
fıkrasının (ç) bendi dışında kalan bölümü, 45., 46. maddeleri, geçici (1).,
geçici (2)., geçici (3)., geçici (4)., geçici (5)., 47., 48. maddeleri ile eki (1),
(2), (3), (4), (5), (6), (7) ve (8) sayılı listeleri, 6223 sayılı Yetki Kanunu
kapsamında olduğundan Anayasa'ya aykırı olmadığına ve bu maddelere, fıkralara,
bentlere, bölümlere ve listelere ilişkin iptal isteminin REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,
2- 43. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un 25. maddesine eklenen
(3) numaralı fıkra, 6223 sayılı Kanun kapsamında olmadığından bu fıkranın
Anayasa'ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE, OYBİRLİĞİYLE,
3- 43. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un 25. maddesine eklenen
(3) numaralı fıkranın iptal edilmesi nedeniyle, Anayasa'nın 153. maddesinin
üçüncü fıkrasıyla, 30.3.2011 günlü, 6216 sayılı Kanun'un 66. maddesinin (3)
numaralı fıkrası gereğince bu fıkraya ilişkin İPTAL HÜKMÜNÜN, KARARIN RESMÎ
GAZETE'DE YAYIMLANMASINDAN BAŞLAYARAK ALTI AY SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNE,
OYBİRLİĞİYLE,
C- 1- 1., 2. maddeleri, 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15.
maddesinin, değiştirilen ikinci fıkrasının ''giriş ve'' ibaresi dışında
kalan bölümü, birinci fıkrasına eklenen (h) ve (i) bentleri ile mevcut (h)
bendinin (j) bendi olarak teselsül ettirilmesi, 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10.
11., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 19., 20., 21., 22. maddeleri, 23.
maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 15. maddesinin değiştirilen ikinci ve üçüncü
fıkraları, 24., 25., 26., 27., 28., 29., 30., 31., 32., 33., 34., 35., 36.,
37., 38., 39., 40., 41., 42. maddeleri, 44. maddesiyle 5544 sayılı Kanun'un
değiştirilen 26. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendi dışında kalan
bölümü, 45., 46. maddeleri, geçici (1)., geçici (2)., geçici (3)., geçici (4).,
geçici (5)., 47., 48. maddeleri ile eki (1), (2), (3), (4), (5), (6), (7) ve
(8) sayılı listelerin Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca
Anayasa'ya aykırı olmadığına ve bu maddelere, fıkralara, bentlere, bölümlere ve
listelere ilişkin iptal isteminin REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,
2- a- 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin
değiştirilen ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve'' ibaresinin,
b- 23. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 15. maddesine eklenen
dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraların,
Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Anayasa'ya
aykırı olduğuna ve İPTALİNE, Haşim KILIÇ, Alparslan ALTAN, Engin YILDIRIM, Nuri
NECİPOĞLU, Hicabi DURSUN, Celal Mümtaz AKINCI ile Muammer TOPAL'ın karşıoyları
ve OYÇOKLUĞUYLA,
3- a- 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin
değiştirilen ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve'' ibaresinin,
b- 23. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 15. maddesine eklenen
dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraların,
iptal edilmesi nedeniyle, Anayasa'nın 153. maddesinin üçüncü
fıkrasıyla 6216 sayılı Kanun'un 66. maddesinin (3) numaralı fıkrası gereğince
bu fıkralara ve ibareye ilişkin İPTAL HÜKMÜNÜN, KARARIN RESMÎ GAZETE'DE
YAYIMLANMASINDAN BAŞLAYARAK ALTI AY SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNE, OYBİRLİĞİYLE,
D) İçerikleri itibariyle Anayasa'ya aykırılığı ileri sürülen;
1- 3. maddesiyle değiştirilen, 3146 sayılı Kanun'un 15.
maddesinin ikinci fıkrasının,
2- 7. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'a eklenen Geçici Madde 15'in
''Bakanlık Müşaviri kadrolarında bulunanlar, Bakanın uygun göreceği
Bakanlığın merkez teşkilatı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarında
görevlendirilebilir.' bölümünün,
3- 16. maddesiyle 4904 sayılı Kanun'un 3. maddesinin birinci
fıkrasına eklenen (g) bendinin,
4- Geçici 2. maddesinin (1), (2) ve (9) numaralı fıkralarının,
Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin REDDİNE, Fulya
KANTARCIOĞLU'nun karşıoyu ve OYÇOKLUĞUYLA,
22.11.2012 gününde karar verildi.
Başkan
Haşim KILIÇ
|
Başkanvekili
Serruh KALELİ
|
Başkanvekili
Alparslan ALTAN
|
Üye
Fulya KANTARCIOĞLU
|
Üye
Mehmet ERTEN
|
Üye
Serdar ÖZGÜLDÜR
|
Üye
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
|
Üye
Zehra Ayla PERKTAŞ
|
Üye
Recep KÖMÜRCÜ
|
Üye
Burhan ÜSTÜN
|
Üye
Engin YILDIRIM
|
Üye
Nuri NECİPOĞLU
|
Üye
Hicabi DURSUN
|
Üye
Celal Mümtaz AKINCI
|
Üye
Erdal TERCAN
|
Üye
Muammer TOPAL
|
Üye
Zühtü ARSLAN
|
KARŞIOY YAZISI
11.10.2011 günlü, 665 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde
Kararname'nin 3. maddesiyle 3146 sayılı Kanun'un 15. maddesinin değiştirilen
ikinci fıkrasında yer alan ''giriş ve'' ibaresiyle, 23. maddesiyle 4904
sayılı Kanun'un 15. maddesine eklenen dördüncü, beşinci ve altıncı
fıkraları çoğunluk kararıyla Anayasa'nın 91. maddesine aykırı bulunarak iptal
edilmiştir.
665 sayılı KHK'nin 3. maddesinin birinci fıkrasında, İş Teftiş
Kurulu Başkanlığının görevleri sayıldıktan sonra ikinci fıkrasında ise müfettiş
yardımcılarının giriş ve yeterlik sınavlarının usul ve esaslarının,
müfettişliğe yükselmelerinin, görev, yetki ve sorumluluklarının, Başkanlığın
çalışma usul ve esasları ile diğer hususların yönetmelikle belirleneceği kurala
bağlanmıştır.
KHK'nin 23. maddesinin üçüncü fıkrasıyla, Türkiye İş Kurumu bünyesinde
merkez teşkilatında istihdam uzmanı ve istihdam uzman yardımcısı, taşra
teşkilatında il istihdam uzmanı ve il istihdam uzman yardımcısı kadroları ihdas
edilmiş; dördüncü fıkrasında, istihdam uzman yardımcılığı ve il istihdam uzman
yardımcılığı kadrosuna atanabilmek için 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun
48. maddesinde sayılan genel şartlara ek olarak Türkiye İş Kurumun görev
alanına giren ve yönetmelikle belirlenen en az dört yıllık eğitim veren
yükseköğretim kurumlarından ya da bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulunca
kabul edilen yükseköğretim kurumlarından mezun olmak ve yapılacak özel yarışma
sınavında başarılı olmak gerektiği düzenlenmiş; beşinci fıkrasında, istihdam
uzman yardımcılığı döneminde yetiştirilmeleri, yarışma sınavı, tez hazırlama ve
yeterlik sınavı gibi istihdam uzmanlığına geçiş koşulları belirlenmiş; altıncı
fıkrasında ise il istihdam uzman yardımcılığından il istihdam uzmanlığına geçiş
koşullarına yer verilmiştir.
6223 sayılı Yetki Kanunu'nun 1. maddesinin birinci fıkrasının
(a-3) bendinde, Kanun'un amaçlarından birinin kamu hizmetlerinin Bakanlıklar
arasındaki dağılımının yeniden belirlenerek, mevcut Bakanlıklar ile
birleştirilen veya yeni kurulan Bakanlıkların görev, yetki, teşkilat ve
kadrolarının düzenlenmesine, taşrada ve yurt dışında teşkilatlanma esaslarına
ilişkin konularda düzenlemelerde bulunmak üzere Bakanlar Kuruluna kanun
hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek olduğu belirtilmiş ve aynı Kanun'un
ikinci fıkrasında da ilgili kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik
yapılabileceği belirtilmiştir.
665 sayılı KHK'nin iptali istenen kurallarıyla Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında iş müfettişi yardımcılarının ve Türkiye İş
Kurumunun merkez teşkilatında istihdam uzmanı ve istihdam uzman yardımcısı,
taşra teşkilatında il istihdam uzmanı ve il istihdam uzman yardımcısı atanma
koşullarının düzenlenmesi teşkilat ve kadroların belirlenmesine ilişkin bir
husus olduğundan Yetki Kanunu'na aykırılık bulunmamaktadır.
Kamu görevlilerinin kadrolarının ve bu kadrolara atanacak
kişilerde bulunması gereken niteliklerin de kanunla düzenlenmesi gerekmektedir.
Ancak, kamu görevlisi olarak atanacak kişilerle ilgili tüm ayrıntıların sadece
yasayla düzenlenmesi gerektiği ve bu konuda idarî düzenlemeler yapılmasının
Anayasa'nın 128, maddesinin ikinci fıkrasına aykırı düşeceği iddiası yerinde
değildir. Anayasa'nın bir maddesinin yasayla düzenleneceğini öngördüğü bir
konunun, Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasının açıkça yasakladığı
hükümler ile doğrudan ilgili olmadıkça, ya da KHK ile düzenlenemeyeceği
Anayasa'da özel olarak belirtilmedikçe KHK ile düzenlenmesi Anayasa'ya aykırı
değildir.
Anayasa'nın 70. maddesine göre, 'her Türk kamu hizmetine
girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden
başka hiçbir ayırım gözetilemez'. Maddede Türkiye Cumhuriyeti Devletine
vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin görevin gerektirdiği nitelikler
dışında, dil, din, mezhep, renk, siyasi düşünce, cinsiyet ve benzeri ayırım
gözetilmeksizin kamu hizmetlerine girme hakkına sahip bulundukları belirtilmiştir.
Böylece 'kamu hizmetlerine girme hakkı' siyasi hak ve ödevler
kapsamında, vatandaşlık bağına bağlı olarak kullanılabilecek bir hak olarak
düzenlenmiştir. Düzenlemenin temel hakka ilişkin niteliği bundan ibarettir.
Yoksa, bunun dışında kamu görevlerine giriş, atanma, görev değişikliğine
ilişkin tüm düzenleme ve uygulamaların temel hakkın düzenlenmesi ve 91. madde
anlamında yasak alan kapsamında görülmesi yerinde değildir.
Anayasa'nın 91. maddesinin birinci fıkrasında, Anayasa'nın
ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi
hakları ve ödevleri ile dördüncü bölümünde yer alan siyasî haklar ve ödevlerin
kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemeyeceği belirtilmiştir. Anayasa'nın
belirtilen bölümlerinde birçok temel hak ve özgürlük düzenlenmiş bulunmaktadır.
Sözkonusu temel hak ve özgürlüklerin kapsama alanları ve ilgili oldukları
hususlar geniş bir biçimde yorumlandığında KHK'lerle yapılacak tüm
düzenlemelerin bu hak ve özgürlüklerle bağlantılarının bulunduğu ileri
sürülebilecektir. Böyle bir yorumdan hareket edilmesi halinde yasak alan
kapsamı oldukça genişleyecek ve KHK ile düzenlenebilecek alan kalmayacaktır.
Nitekim Anayasa Mahkemesinin, 6.1.1987 günlü, E:1986/15 ve K:1987/1 sayılı
kararında, dolaylı biçimde kişi hak ve özgürlüklerini ilgilendirmeyecek bir
düzenleme düşünmenin oldukça güç olduğu, bu nedenle de dolaylı bir ilginin
varlığına dayanılarak sonuca gitmenin isabetli sayılamayacağı belirtilmiştir.
Buna göre, yasak alanın kapsamının, temel hak ve özgürlüklerle doğrudan ilgili
düzenlemeleri kapsayacak, dolaylı olarak ilgili düzenlemeleri ise kapsam
dışında bırakacak şekilde belirlenmesi gerekir.
Anayasa Mahkemesi, 16.5.1989 günlü, E:1989/4 ve K:1989/24
sayılı kararında, 3.11.1988 günlü, 347 sayılı '233 Sayılı Kamu İktisadi
Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Bir Maddesinde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin Genel Müdür olarak
atanabilmek için, 'yükseköğrenim görmüş olmak, dört yılı kamuda, altı yılı
özel sektörde geçmek şartıyla en az on yıl hizmeti bulunmak, kamu hizmeti
bulunmayanlarda ise özel sektörde asgari onbeş yıl çalışmış olmak, Genel
müdürlük görevini yerine getirebilecek yetenek, bilgi ve tecrübeye sahip olmak'
şartlarını getiren 1. maddesine yönelik iptal istemini reddetmiştir.
Anayasa'nın 91. maddesi kapsamına giren alanlarda düzenleme
yapılmış olmasından söz edilebilmesi için 91. maddede belirtilen hak ve
alanlarla ilgili doğrudan bir düzenleme yapılmış olması gerekir.
İptaline karar verilen kurallarda Yetki Kanunu kapsamında
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında iş müfettişi yardımcılığı ve Türkiye İş
Kurumunun merkez teşkilatında istihdam uzmanlığı ve istihdam uzman
yardımcılığı, taşra teşkilatında il istihdam uzmanlığı ve il istihdam uzman
yardımcılığı kadroları oluşturulduğundan, zorunlu olarak bu kadrolara girişin
koşulları da düzenlenmiştir. Bu nedenle anılan kuralların Anayasa'nın 91.
maddesinde belirtilen yasak alana ilişkin düzenlemeler içerdiğinden söz etmek
mümkün değildir.
Belirtilen nedenlerle, itiraz konusu kurallara yönelik iptal
isteminin reddine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle kuralın iptaline
yönelik çoğunluk görüşüne katılmadık.
Başkan
Haşim KILIÇ
|
Başkanvekili
Alparslan ALTAN
|
Üye
Engin YILDIRIM
|
Üye
Nuri NECİPOĞLU
|
Üye
Hicabi DURSUN
|
Üye
Celal Mümtaz AKINCI
|
Üye
Muammer TOPAL
|
KARŞIOY
(Reddi Hakim)
Mahkememize 2011/140 Esas sayısı ile T.B.M.M. üyesi 115
milletvekili tarafından açılan 11.10.2011 tarih ve 665 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname'nin iptali davasın da Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim KILIÇ'ın reddi
talebi yer almış ise de, dosyanın 12.1.2012 tarihli ilk incelemesinde hakimin
reddi talebi esastan reddedilmiş, talebin kötü niyetle yapıldığı oyçokluğu ile
kabul edilmiş ise de, bu gibi hallerde uygulanacak para cezasının talepte
bulunanlar dışında cezanın SOYUT bir niteleme ile sadece davacıya verilmesi
yönündeki çoğunluk görüşüne aşağıdaki nedenler ile katılınmamıştır.
Reddi hakim talebinin kötü niyetle yapıldığının kabulü halinde,
bu kasta yaptırım uygulanması hukuk düzenince makul kabul görmeyen bir fiilin
cezalandırılması isteminin gereğidir. Nitekim hukukun temel ilkelerinden
bakıldığında HMK'nun 42. maddesi hukuksuz eyleme meşruiyet kazandırmamak için
ceza öngörüsünde bulunmuş ve başvuruda bulunanlara bunlar arasında nasıl bir
hukuksal ilişki olduğuna bakmaksızın talepte bululanlar yönünden her birinin
cezalandırılması gerektiğini ifade etmiştir.
Nitekim genel usul hukuku hükümleri yanında özel nitelik
taşıyan 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri
Hakkında Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrasında Anayasa Mahkemesinde
yapılacak hakimin reddi taleplerinin kötü niyetle yapıldığının anlaşılması
halinde BAŞVURUCULARIN HER BİRİNE disiplin para cezası verileceği hükmü çok
açıktır.
Davacılar; Anayasanın 150. maddesince siyasi parti kimliklerine
bakılmaksızın kendilerine iptal davası açma hakkı tanınan meclis üye
tamsayısının 1/5 oranındaki asgari 110 milletvekilidir. Açılan davaların kabul
görebilmesi için alt sınır 110 olup beklenmeyip üstünde olması haline ilişkin
bir sınırlama bulunmamaktadır. Nitekim Türkiye Büyük Milet Meclisi tarafından
imzalanarak tasdik edilen belge ile görülen bu davayı açanların Meclis üyeleri
oldukları teyit edilmiş ve görülen bu davayı da asgari 115 kişinin bir araya
gelerek açtığı anlaşılmıştır.
Bir an için dava açma için bir araya gelen iradenin zorunlu bir
birliktelik içinde oldukları kabul edilse bile bu beraberlik açılmış davanın
mahkemece kabulünün ön şartıdır. Örneğin değişik siyasi gruplardan 140 kişinin
bir araya gelmesi ile açılan bir davada dava açan belgeye imza atanlardan 40
kişinin diğer talepler yanında reddi hakim talebinde bulunmamış veya bilahare
feragat olmaları halinde görülen davada dava, kalan 100 kişi davacı yönünden
110 kişilik dava açma şartını oluşturmadığı için açılmamış mı sayılacaktır'
veya dava tüm diğer talepler yönünden düşmüş mü olacaktır'
Dava açanların iradesi açılmış davanın kabul şartından bağımsız
nitelikte olup dava açanlar arasında ki hukuksal ilişkiden kaynaklı bir
zorunluluk değildir. Reddi hakim talebinden çekilenler yönünden kötü niyet
araştırması yapılamayacak ve para cezası verilemeyecek olması ' talepte bulunan
ve bulunmayanlar arasında nasıl bir hukuki tespit yapmayı gerektiriyorsa da
dava açıp hakimin reddi talebinde bulunanların bu yöndeki iradesi dava açma
için bir araya gelme zorunluluğunda bağımsız bir fikir 'bir irade tezahürüdür.
Dava açanlar, açma yönünden gerekli biçimsel bir zorunluluk,
dava konusu talepler yönünden ise ihtiyari bir birliktelik içindedirler.
Davacılar arasında şekli bakımından mecburi dava arkadaşlığı vardır.
Mecburi dava arkadaşlığında; dava konusu hukuki ilişkide farklı
davranmalarını önleyecek çok sıkı, iştirak halinde bir ortaklık olup, dava
arkadaşları aynı şekilde ve birlikte hareket etmek zorundadırlar. İştirak
halinde mülkiyet, adi ortaklık, miras şirketi gibi veya ilgililer hakkında tek
bir karar verilmesi zorunluluğunu doğuran davalarda davacılar şekli bakımından
mecbur dava arkadaşı durumundadırlar ve dava konusu hak ile aralarında zorunlu
ilişki vardır.
Özel yasasına tabii olan Anayasa Mahkemesine iptal davası açma
şeklinde izah edildiği anlamda dava açan asgari 110 kişinin hukuk usulü
nitelemesi ile mecburi dava arkadaşı oldukları söylenemeyecektir. Aralarında
şekli bakımından olan bu zorunlu birliktelik nedeniyle dava açma şartı yerine
getirildikten sonra dava açanlar yönünden dava açmada asgari sayısal zorunluluk
şartının altına düşmedikçe talep konusu haklar yönünden bağımsız ihtiyari
davranmalarının önüne geçecek kısıtlayıcı bir hüküm mevzuatta yoktur.
Kaldı ki, davanın konusu, dava açanlar arası şahsa bağlı sıkı
bir medeni hukuk ilişkisinden değil Kamu hukukundan doğan ve toplumun tümünü
ilgilendiren bir yasa uygulamasının, demokratik toplum öznelerinden Anayasal
denetim talebine ilişkin olup bu yönüyle de mecburi dava arkadaşlığı
nitelemesinden ayrıldığı düşünülmektedir.
Aktif süje olan davanın konusu, toplumun tümünü ilgilendiren
içerik taşıdığından, pasif süje olan dava açanlar olup, dava açmada birliktelik
zorunluluğu içinde iseler de hak, yetki ve taleplerini hukuka uygun sorumluluk
bilinci dahilinde kullanmak zorundadırlar, Aksine davranışın
cezalandırılacağının öngörüldüğü hallerde ceza vermenin sınırını adaletle
şekillendirilmiş toplumsal yarar düşüncesi oluşturur, ve cezaların önleme
iyileştirme amaçları da göz önüne alınarak adaletli bir ölçü içinde biçimlenir.
Hedef cezanın yaratacağı korkutuculuk ve caydırıcılıktan toplum adına
yararlanma ilkesidir.
Ceza önlemi kimi suçlardan, niteliği, işleme biçimi, Devlet
için zarar alanı, SUÇTAN ZARAR GÖRENİN KİMLİĞİ vb nedenler ile farklı
düzenlemeler içerebilir.
|
|
|
|
Başkanvekili
Serruh KALELİ
|
KARŞIOY GEREKÇESİ
11.10.2011 günlü, 665 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK)nin,
iptal isteminin reddine karar verilen kurallarının, Bakanlar Kurulu'nun KHK'ler
konusundaki yetkisinin sınırlı olup, yasama yetkisinin devredilmezliği
ilkesiyle bağdaşmayacak biçimde geniş kullanılamayacağına ilişkin E: 2011/113:
K: 2012/108 sayılı karardaki karşıoy gerekçesi doğrultusunda iptali gerektiği
düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
KARŞIOY GEREKÇESİ
(Reddi Hakim)
6216 sayılı Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrasında ret
talebinin 'kötü niyetle yapıldığının anlaşılması' ve 'esas
yönünden kabul edilmemesi' hâlinde, 'disiplin para cezası'
verileceği öngörülmekte, (6) numaralı fıkrasında da ret talebinin 'açıkça'
kötüye kullanıldığının tespiti aranmaktadır.
Söz konusu kurallar uyarınca disiplin para cezasına
hükmedilebilmesi için, ret talebinin kötü niyetle yapılması ve ret talebi
olarak gösterilen sebeplerin esastan kabul edilmemesi şartlarının birlikte
gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bu şartlardan birinin gerçekleşmesi disiplin para cezası
verilebilmesi için yeterli olamayacağı gibi ret talebinin açıkça kötüye
kullanıldığının da tespit edilmesi gerekmektedir.
Davacı ret sebeplerini,
- Kamuoyunda 'WikiLeaks Belgeleri' olarak bilinen
belgelere göre, 2003 yılında ABD Büyükelçisine Cumhuriyet Halk Partisi
aleyhinde bir takım beyanlarda bulunduğu iddiası,
- 'Ümit ediyorum ki bu gayret, Anayasa Mahkemesine dava
açmak suretiyle sorun çözme kolaycılığını da ortadan kaldıracaktır' biçimindeki
25 Nisan 2011 tarihli konuşma metninden yapılan alıntı,
ve bunları pekiştiren
- 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun iptali başvurusunda istikrar
kazanmış görüşünden vazgeçerek iptal isteminin reddi yönünde kullandığı oy,
olarak gösterdikten sonra, bu sebeplerin Cumhuriyet Halk
Partisi'nin tarafı olduğu davalarda, reddedilenin tarafsız davranamayacağına
ilişkin kuşkulara neden olduğunu ileri sürmüştür.
İleri sürülen bu iddia, 6216 sayılı Kanun'un 60. maddesinin (1)
numaralı fıkrası çerçevesinde incelenerek, söz konusu sebeplerin tarafsız
hareket edemeyeceği kanısını haklı kılan hâl kapsamında olmadığı düşüncesiyle
Davacının ret talebi esastan reddedilmiştir.
Ret talebinin esastan reddedilmiş olması, talebin kötü niyetle
yapıldığı anlamını taşımayacağı gibi salt reddedilme nedeniyle disiplin para
cezası verilemeyeceği de açıktır. Disiplin para cezası verilebilmesi için
kanunun tanıdığı bu hakkın açıkça kötüye kullanıldığının (kötü niyetle
yapıldığının) tespit edilmesi gerekmektedir.
Ret talebinin, kimi internet sitelerinden elde edilebilmesi
mümkün olan ret sebeplerine dayanması, belirtilen ret sebeplerinin içerikleri,
ret talebinin sunuluş biçimi, anlatım düzeni ve yargılama sürecindeki ileri
sürülüş zamanı, Davacı tarafından açılan ve ret taleplerini de içeren diğer
iptal davalarının konuları arasındaki benzerlik ve bu iptal başvurularındaki
ret taleplerinin başvuru yönteminin ve ret sebeplerinin ayırımsız aynı olması
dikkatle incelendiğinde, ret talebi başvurusunun, kanunun tanıdığı bir
hakkın kanuni sınırlar içinde kullanıldığını ve yargılamanın düzenli biçimde
işleyişini önlemek ve kamu düzenini bozmak gibi bir amaç taşımadığını,
dolayısıyla da bu hakkın açıkça kötüye kullanılmadığını göstermektedir.
Açıklanan nedenle Davacıya disiplin para cezası verilmesi
yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
DEĞİŞİK GEREKÇE
6.4.2011 günlü, 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun 1. maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi 'kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen
memurlar, işçiler, sözleşmeli personel ile diğer kamu görevlilerinin
çalışmalarında etkinliği arttırmak üzere, buların atanma, nakil, görevlendirme,
seçilme, terfi, yükselme, görevden alınma ve emekliye sevk edilme usul ve
esaslarına' ilişkin konularda düzenlemelerde bulunmak üzere, Bakanlar Kurulu'na
Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisi vermektedir.
665 sayılı KHK'nin 3. ve 27. maddeleri memuriyet statüsüne
alınmaya ilişkin bir düzenleme niteliğindedir. Oysa yukarıda ifade edildiği
üzere 6223 sayılı Yetki Kanunu'nun belirtilen hükmü salt 'istihdam edilen' kamu
görevlileri bakımından bir düzenleme yapılabilmesi konusunda yetki vermektedir.
Diğer bir deyişle, söz konusu kurallar Yetki Kanunu kapsamı dışında kalmakta ve
bu mahiyeti itibariyle de Anayasa'nın 91. maddesine aykırı düşmektedir.
Açıklanan nedenle, anılan kuralların iptaline bu gerekçeyle
katılıyoruz.
Üye
Serdar ÖZGÜLDÜR
|
Üye
Burhan ÜSTÜN
|
KARŞIOY YAZISI
(Reddi Hakim)
İptal davasını açan Parti tarafından Başkan Haşim KILIÇ'ın
reddi talebinin kötü niyetle yapıldığına ve 6216 sayılı Kanun'un 60. maddesinin
(5) numaralı fıkrası gereğince disiplin para cezası uygulanmasına ilişkin
çoğunluk kararına aşağıdaki nedenlerle katılmıyorum:
6216 sayılı Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrasında 'Ret
talebinin kötü niyetle yapıldığının anlaşılması ve esas yönünden kabul
edilmemesi halinde, talepte bulunanların her birine Mahkemece beşyüz Türk
Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezası verilir' denilmiş;
(6) numaralı fıkrasında 'Bu Kanun anlamında disiplin para cezasından maksat,
bireysel başvuru hakkını veya ret talebini açıkça kötüye kullandığı tespit
edilen başvurucular aleyhine verilen ' para cezası' olduğu belirtilmiştir.
Buna göre para cezası verilebilmesi için öncelikle talebin esastan reddedilmesi
gerekli olmakla birlikte yeterli değildir. Talepte kötü niyet olup olmadığı
talebin yerinde olup olmadığı hususundan bağımsız olarak ayrıca incelenecek,
varlığı açıkça saptanmışsa kötü niyete ilişkin para cezasına
hükmedilebilecektir.
Reddi hakim talep etme hakkı Anayasa'nın 36. maddesinde yer
alan hak arama hürriyetinin ve adil yargılanma hakkının gereğince
kullanılmasını güvence altına alan bir hukuk müessesesidir. Temel hakların
kötüye kullanılması gerekçesi, çoğu kez hakkın özüne dokunacak nitelikte
kısıtlayıcı düşüncelere yönelebildiğinden, ihtiyatla kullanılmalı ve ancak
açık, nesnel koşulların oluşması halinde başvurulmalıdır. Bu nedenle reddi
hakim talepleri yönünden de kötü niyetin varlığı açık, somut ve nesnel
delillere dayanmalıdır. Talebin gerekçelerinin yetersiz olması, davacının daha
önce de benzeri nitelikte, kabul edilmeyen taleplerde bulunması, davacının
mahkemeye ve hakime karşı itimatsızlığının bilinmesi, tek başına kötü niyetin
kanıtlarını oluşturamazlar.
Olayda davacının reddi hakim talebinde bulunmasının kendi
açısından hassasiyet yaratan bazı beyan ve olgulara dayandığı, bu bağlamda:
- Başkan Haşim KILIÇ'ın aleni bir konuşmada kullandığı ifadeler
siyaset alanına giren eleştirilerdir. İyi işleyen demokrasilerde yüksek yargı
başkanlarının siyaset alanına yönelik, ifade özgürlüğü kapsamında da olsa,
yorum veya değerlendirme yapmaları olağan değildir. Öte yandan, Anayasa'nın
150. maddesine göre iptal davası açma hakkı Cumhurbaşkanına, iktidar ve ana
muhalefet partisi Meclis gruplarına ve TBMM üye tamsayısının en az beşte biri
tutarındaki üyelere ait olup, bunlardan Cumhurbaşkanının dava açması
uygulamasına uzun süredir rastlanmadığı, iktidar partisinin dava açtığının ise
hiç görülmediği bilinmektedir. Bu durumda eleştirinin hedefinin ana muhalefet
partisi olduğu açıktır.
- WIKILEAKS belgeleri her ne kadar hukuki bir işleme veya
karara esas alınabilecek nitelikte değillerse de bunlarda geçen anlatımların
davalı partide menfi yönde sübjektif kanaat veya kuşku uyandırmaya elverişli
oldukları anlaşılmaktadır.
Başkan Haşim KILIÇ'ın derdest olan davada tarafsız hareket
edemeyeceği yönünde somut bir ret nedeni bulunmamakla birlikte Sayın Başkan'dan
kaynaklanan nedenlerle davacıda bir hassasiyet doğmuş olduğu, dosyadaki
evraktan anlaşılmaktadır. Bu nedenle olayda açıkça kötü niyet bulunduğu
söylenemez. Para cezasına hükmedilmemesi gerekir.
|
|
|
|
Üye
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
|
KARŞIOY GEREKÇESİ
(Reddi Hakim)
6216 sayılı Kanun'un 60. maddesinin (5) numaralı fıkrasında red
talebinin 'kötü niyetle yapıldığının anlaşılması' ve 'esas yönünden kabul
edilmemesi' halinde talepte bulunanların her birine beşyüz Türk Lirasından
beşbin Türk Lirasına kadar 'disiplin para cezası' verileceği düzenlenmiştir.
Aynı maddenin (6) numaralı fıkrasında ise, bu Kanun anlamında disiplin para
cezasının bireysel başvuru hakkını veya red talebini 'açıkça kötüye kullandığı'
tesbit edilen başvurucular aleyhine verilen para cezası olduğu belirtilmiştir.
Görüldüğü gibi disiplin para cezasına hükmedilebilmesi için red
talebinin kötü niyetle yapılması (açıkça kötüye kullanılması) ve talebin
esastan kabul edilmemesi koşullarının birlikte bulunması gerekmektedir.
Bu durumda her somut olayda olayın özelliğine göre 'hakimin
reddi talebinin kötü niyetle yapıldığı' hususu mahkemece takdir edilecektir.
Davada, davacının hakimin reddi talebinin reddedildiği açıktır.
Ancak dosyanın incelenmesinden bu talebin kötü niyetle yapıldığı konusunda
herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenle kararın 'hakimin reddi talebinin kötü niyetle
yapıldığının kabulü ile talepte bulunanlar hakkında disiplin para cezası
uygulanması' yolundaki kısmına katılmıyorum.