"...
II- İTİRAZIN GEREKÇESİ
Başvuran Mahkeme'nin itiraz gerekçesi şöyledir:
"Mesut Fazıl BARAN tarafından Orman Bakanlığı'na karşı Orman Bakanlığı birinci derece kadrolu hukuk müşaviri olarak adına makam tazminatı ödenmeyeceği yolundaki 23.5.1997 tarih P.D.T./21- 10458 sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olan 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli IV sayılı Makam Tazminatı cetvelinin 5. sırasının (d) bendi içinde yer alan, Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirleri (1'er kişi) ile Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirleri (6 kişi) ibarelerinin Anayasa'ya aykırılığı ileri sürülerek iptal istemiyle açılan davaya ait dosya duruşma yapılarak incelendi, işin gereği görüşüldü:
Dava dosyasının incelenmesinde; davacının 20.5.1997 tarihli dilekçesiyle davalı idareye başvurarak birinci derece kadrolu Bakanlık Hukuk Müşaviri olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetveline göre bugüne kadar ödenmeyen aylar da dahil olmak üzere adına makam tazminatı ödenmesini talep ettiği, davalı idare 23.5.1997 tarih ve P.D.T./21-10458 sayılı yazısı ile makam tazminatı ödenecek devlet memurlarının kadro ve görev ünvanlarının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli, 20.3.1997 gün ve 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik IV sayılı Makam Tazminatı cetvelinde belirtildiği, bu cetvelin 5. sırasının (d) bendinde yer alan Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirleri (1'er kişi) ile Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirleri (6 kişi) şeklindeki hükümle hangi kuruluşların hukuk müşavirlerine ve kaç kişiye makam tazminatı ödeneceğinin açıkça belirlendiği, anılan hükme göre Bakanlıklarında sadece 1. Hukuk Müşavirine ve bir kişiye makam tazminatı ödenebileceğinden bu hüküm karşısında ilgiliye makam tazminatının ödenmesinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle isteğinin reddedilmesi üzerine davanın bu işlem ile dayanağı 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinin (d) bendi içinde yer alan Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirleri (1'er kişi) ile Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği (6 kişi) ibarelerinin Anayasa'ya aykırı olduğundan bahisle iptali istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, Mahkememizde 28.5.1997 tarihinde kayda giren dilekçesinde eşit seviyede olmalarına rağmen birinci derece kadrolu Hukuk Müşavirleri arasında makam tazminatı yönünden Bakanlıklara göre ayrımı yapılmasını öngören bu hükmün, Anayasa'nın 10. maddesinde ifadesini bulan eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri sürmektedir.
T.C. Anayasası'nın 10. maddesinde; herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiç bir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınmaz denilmektedir.
Anayasa'nın metni yukarıda alınan "Kanun Önünde Eşitlik" başlıklı 10. maddesinin anlamı ve kapsamı Anayasa Mahkememizin bir çok kararında vurgulanmıştır. Anayasa Mahkememize göre Anayasa'nın 10. maddesi, aynı hukuksal durumda bulunan kişiler arasında haklı bir nedene dayanmayan ayrımı önlemeyi amaçlamıştır. Bu madde, eylemli eşitliği değil, hukuksal eşitliği öngörmekte aynı durumda olanların ayrı kurallara bağlı tutulmasını sakıncalı bulmaktadır. Eşitlik ile güdülen amaç, aynı koşullar içinde özdeş nitelikli olanların yasalarca aynı işleme tabi tutulması, başka bir deyişle eşitler arasında eşitliğin sağlanmasıdır. Anayasa'nın 10. maddesinde yer alan eşitlik kavramıyla kanun önünde eşitlik yani hukuki eşitlik kasdedilmiştir.
Görüldüğü üzere, Anayasa Mahkememiz aynı hukuksal durumda bulunan kişiler arasında hukuken geçerli, haklı bir nedene dayanmayan ayrımların Anayasa'nın 10. maddesinde öngörülen ve Anayasa'da yer alan en önemli kavramlardan biri olan yasa önünde eşitlik ilkesine aykırı düşeceğini kabul etmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli 20.3.1997 gün ve 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinde eşit seviyede olmalarına rağmen birinci derece kadrolu Hukuk Müşavirleri arasında makam tazminatı yönünden maliye Bakanlığı ile diğer Bakanlıklar arasında ayrım yapılmasında Anayasa'nın 10. maddesi hükmüne aykırılık açık olduğu gibi, bu düzenleme Anayasa'nın 11. maddesinde yer alan Anayasa hükümleri yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır ve kanunlar Anayasa'ya aykırı olamazlar, hükmüne de aykırı düşmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi bulunarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinin 5. sırasının (d) bendi Anayasa'nın 10. ve 11. maddelerine aykırı görüldüğünden, Anayasa'nın 152. ve 2949 sayılı Yasa'nın 28. maddeleri uyarınca Anayasa Mahkemesi'nin bu konuda vereceği karara değin, davanın geri bırakılmasına kararla birlikte dosyada bulunan dava dilekçesi ekleri ve savunma dilekçesinin bir örneğinin Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 8.12.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.""
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 1997/76
Karar Sayısı : 1998/58
Karar Günü : 29.9.1998
R.G. Tarih-Sayı :30.04.2002-24741
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Ankara 10. İdare Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 5. sırasının (d) bendinin Anayasa'nın 10. ve 11. maddelerine aykırılığı savıyla iptali istemidir.
I- OLAY
Orman Bakanlığı'nda hukuk müşaviri olan davacının, "makam tazminatı" ödenmemesi nedeniyle açtığı davada, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 5. sırasının (d) bendinin Anayasa'ya aykırılık savını ciddî bulan Mahkeme iptali için başvurmuştur.
III- YASA METİNLERİ
A- İtiraz Konusu Kural
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 5. sırasının iptali istenen (d) bendi şöyledir:
"Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirleri (1 er kişi) ile Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirleri (6 kişi)"
B- Dayanılan Anayasa Kuralları
İtiraz başvurusunda dayanılan Anayasa kuralları şöyledir:
1- "MADDE 10.- Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar."
2- MADDE 11.- Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.
Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz."
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi gereğince, Ahmet Necdet SEZER, Güven DİNÇER, Selçuk TÜZÜN, Samia AKBULUT, Haşim KILIÇ, Yalçın ACARGÜN, Mustafa BUMİN, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Lütfi F. TUNCEL ve Fulya KANTARCIOĞLU'nun katılmalarıyla 8.1.1998 günü yapılan ilk inceleme toplantısında dosya da eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine, sınırlama sorununun esas inceleme evresinde ele alınmasına oybirliğiyle karar verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, Anayasa'ya aykırılığı ileri sürülen Yasa kuralı, aykırılık savına dayanak yapılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
A- Sınırlama Sorunu
İtiraz yoluna başvuran Mahkeme, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 570 sayılı KHK ile değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 5. sırasının (d) bendinin tamamının iptalini istemiştir.
Anayasa'nın 152. ve Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 28. maddesi uyarınca Mahkeme, Anayasa Mahkemesi'ne ancak görmekte olduğu davada uygulanacak olan kanun hükmünün iptal edilmesi için başvurabilir. Bu nedenle, esasın incelenmesinin davada uygulanacak kuralla sınırlı olarak yapılması gerekmektedir.
İptali istenen (d) bendinde Başbakanlık, Bakanlık ve kimi kurumlardaki Birinci Hukuk Müşavirlerinin görev unvanları belirtilmek suretiyle bunlar için makam tazminatı ödenmesi öngörülmüştür. Davacının Bakanlık Birinci Hukuk Müşaviri olmayıp "Bakanlık Hukuk Müşaviri" olması nedeniyle itiraz konusu (d) bendine ilişkin esas incelemenin "Bakanlık Hukuk Müşavirleri" ile sınırlı olarak yapılmasına karar verilmiştir.
B- Anayasa'ya Aykırılık Sorunu
Başvuru kararında, iptali istenen kuralla, Bakanlıklarda görevli birinci derece kadrolu Hukuk Müşavirleri ile Maliye Bakanlığı'nda görevli Hukuk Müşavirleri arasında makam tazminatı ödenmesi konusunda ayrım yapıldığı, bunun da Anayasa'nın 10. ve 11. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 570 sayılı KHK ile değişik 5. sırasının (d) bendinde, Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirlerinden birer kişiye 3000 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda makam tazminatı ödeneceği belirtilmiş olmasına karşın, Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirlerinden altı kişiye belirtilen miktarda makam tazminatı ödenmesi öngörülmüştür.
Makam tazminatı ödenmesine ilişkin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun Ek 26. maddesinde "Bu Kanuna ekli IV sayılı cetvelde unvanları yazılı görevlerde bulunanlara hizalarında gösterilen gösterge rakamlarının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunan miktarda makam tazminatı ödenir. Makam tazminatı damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz ve ödemelerde aylıklara ilişkin hükümler uygulanır... Bu görevlerde makam tazminatı almaya müstehak oldukları tarihten itibaren toplam iki yıl süre ile çalıştıktan sonra emekliye ayrılanlara yukarıdaki fıkraya göre bulunacak miktarın tamamı (926 sayılı Kanuna tabi profesörlere yarısı) hayatta bulundukları sürece her ay T.C. Emekli Sandığınca ödenir. T.C. Emekli Sandığı bu ödemelerin üçer aylık devreler halinde fatura karşılığında Hazineden tahsil eder..." denilmektedir.
İtiraz konusu kuralla, Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü'nde görevli hukuk müşavirlerinin tamamına makam tazminatı ödenmesi öngörülürken, diğer Bakanlıkların sadece birinci hukuk müşavirlerine belirtilen tazminatın ödenmesi kabul edilmiştir.
Bakanlıkların kadro cetvellerinde yer alan hukuk müşavirleri genel idare hizmetleri sınıfından olup, atanmaları 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanun'a göre yapılmaktadır. Bu Yasa'nın 2. maddesine göre, Birinci Hukuk Müşavirleri müşterek kararnameyle, diğer hukuk müşavirleri ise ilgili Bakan tarafından atanmaktadır.
Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkındaki 3046 sayılı Kanun'un dördüncü bölümünde hukuk müşavirleri "Danışma ve Denetim Birimleri" arasında yer almaktadır. Aynı Yasa'nın 25. maddesinde de görevleri, "Bakanlığın diğer birimlerinden sorulan hukuki konular ile hukukî, malî ve cezaî sonuçlar doğuracak işlemler hakkında görüş bildirmek; bakanlığın menfaatlerini koruyucu, anlaşmazlıkları önleyici hukukî tedbirleri zamanında almak, anlaşma ve sözleşmelerin bu esaslara uygun olarak yapılmasına yardımcı olmak, adli ve idarî davalarda gerekli bilgileri hazırlamak ve Hazine'yi ilgilendirmeyen idarî davalarda bakanlık ve kuruluşu temsil etmek; bakanlığın amaçlarını daha iyi gerçekleştirmek mevzuata, plân ve programa uygun çalışmalarını temin etmek amacıyla gerekli hukuki teklifleri hazırlamak ve Bakan'a sunmak; bakanlık kuruluşları tarafından hazırlanan ve diğer bakanlıklardan veya Başbakanlıktan gönderilen kanun, tüzük ve yönetmelik tasarılarını hukukî açıdan inceleyerek görüş bildirmek;"
biçiminde sayılmıştır.
Anayasa'nın 10. maddesinde, "Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar" denilmektedir.
Buna göre yasaların uygulanmasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayrılığı gözetilmeyecek ve bu nedenlerle eşitsizliğe yol açılmayacaktır. Bu ilkeyle, birbirlerinin aynı durumunda olanlara ayrı kuralların uygulanması ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılması engellenmektedir. Yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı olacağı anlamına gelmez. Kimilerinin Anayasa'nın 13. maddesinde öngörülen nedenlerle değişik kurallara bağlı tutulmaları eşitlik ilkesine aykırılık oluşturmaz. Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve değişik uygulamaları gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasa'da öngörülen eşitlik ilkesi zedelenmez.
Bakanlıklarda görevli "Birinci Hukuk Müşavirleri" ile bakanlıkta görevli diğer "hukuk müşavirleri"nin görev, yetki, sorumluluk ve atama usulleri farklı olduğundan farklı kurallara tabi tutulmaları doğaldır. Ayrıca, itiraz konusu bendde yer alan Müsteşarlık, Kurum Başkanlığı ve Müstakil Genel Müdürlüklerin Birinci Hukuk Müşavirleri ile Bakanlık Hukuk Müşavirlerini görev ve yetki yönünden aynı konumda kabul etmek olanaklı değildir.
178 sayılı Maliye Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8. maddesinde Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü "Ana Hizmet Birimi" olarak yer almaktadır.
4353 sayılı Maliye Vekaleti Başhukuk Müşavirliğinin ve Muhakemat Umum Müdürlüğünün Vazifelerine, Devlet Davalarının Takibi Usullerine ve Merkez ve Vilayetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanun'un 2. maddesinin (F) bendinde, müşavirliğe bağlı merkez ve iller teşkilatının faaliyetlerinin hukuk müşavirleri, merkez muhakemat müdürü, müşavir avukatlar aracılığıyla en az üç yılda bir teftiş ve murakabe ettirilmesinin öngörüldüğü, 18. maddesinde, genel bütçe içindeki dairelere ait hukuk ve ceza davalarında ve her türlü icra takiplerinde hukuk müşavirlerinin temsil görevlerinin bulunduğu belirtilmektedir. Bu görevler dışında hukuk müşavirlerinin Yasa'da belirlenmiş başka görevleri de bulunmaktadır.
Bakanlık hukuk müşavirleri ile Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirlerinin görev, yetki ve konumları karşılaştırıldığında, Maliye Bakanlığı hukuk müşavirlerinin Hazine'yi ilgilendiren davalarda tüm Bakanlıkları temsil yetkisinin bulunması nedeniyle görev alanının daha geniş kapsamlı olduğu görülmektedir.
Buna göre, işlevlerindeki benzerliğe karşın, Maliye Bakanlığı hukuk müşavirlerinin diğer Bakanlıklardaki hukuk müşavirlerine göre daha geniş bir görev alanı içinde hizmet yürütmeleri ve üstlenilen görevin sorumluluk ve niteliği gözönünde tutulduğunda bunların aynı konumda olmadıkları açıktır.
Bu nedenle kural Anayasa'nın 10. maddesine aykırı değildir. İstemin reddi gerekir.
Kuralın Anayasa'nın 11. maddesiyle ilgisi görülmemiştir.
VI- SONUÇ
14.7.1965 günlü, 657 sayılı "Devlet Memurları Kanunu"nun 570 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik IV sayılı Makam Tazminatı Cetveli'nin 5. sırasının (d) bendinin "Bakanlık Hukuk Müşavirleri" yönünden Anayasa'ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, 29.9.1998 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan
Ahmet Necdet SEZER
Üye
Samia AKBULUT
Haşim KILIÇ
Yalçın ACARGÜN
Mustafa BUMİN
Sacit ADALI
Ali HÜNER
Lütfi F. TUNCEL
Fulya KANTARCIOĞLU
Mahir Can ILICAK
Rüştü SÖNMEZ