"...
II- İTİRAZIN GEREKÇESİ
Başvuru kararının gerekçe bölümü şöyledir:
“Emniyeti suiistimal suçundan sanık hakkında açılan davanın 22.11.2001 tarihli iddianamede, sanığın müştekilerden 31 D 3088 plaka sayılı aracı kiraladığı, daha sonra bu aracı müştekilere teslim etmediğinden dolayı TCK.nun 508, 522 maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmesinin istendiği,
Sanık hakkında uygulanması istenen TCK.nun 508. maddesinde ‘Her kim başkasına ait olup da iade veya muayyen bir suretle istimal etmek üzere kendisine tevdii veya her namla olursa olsun teslim olunan birşeyi kendisin veya başkası menfaatine alarak satar veya rehneden, veya sarf veya istihlak eder, yahut ketim veya inkar eyler, veyahut tahvil veyahut tağyir ederse mutazarrır olan kimsenin şikayeti üzerine İKİ AYDAN İKİ SENEYE KADAR HAPİS ve 50. Liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezası ile cezalandırılır' ibaresinin bulunduğu,
4709 sayılı Yasa'nın 15. maddesi ile değiştirilen T.C. Anayasası'nın son maddesinde ise ‘Hiçkimse yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirmemesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz' ibaresinin bulunduğu,
Yukarıda anlatılan TCK.nun 508. maddesinin uygulanması ile sanığın cezalandırılmasın halinde sanığın özgürlüğünden alıkonulacak şekilde hapis cezasıyla cezalandırılacağı anlaşılmaktadır.
Sanığın sözleşmeden doğan yükümlülüğünü yerine getirmemesinden dolayı hapis cezası ile cezalandırılması halinde Anayasa'nın değişik 38/son maddesine aykırılık teşkil edeceği anlaşılmış olduğundan,
TCK.nun 508. maddesinin ‘İki aydan iki seneye kadar hapis ve ibaresinin T.C. Anayasası'nın 4709 sayılı Yasa'nın 15. maddesi ile değiştirilen T.C. Anayasası'nın 38/son maddesine aykırı hale gelmiş olması nedeniyle söz konusu ibarenin itiraz yolu ile iptali için 2949 sayılı Yasa'nın 28. maddesi gereğince Anayasa Mahkemesi'ne Başvurulmasına karar verilmiş olmakla;
Bu konuda mahkememizce yapılan başvurumuz konusunda bir karar verilmesi hususu takdirlerinize arz olunur.”"
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2002/41
Karar Sayısı : 2004/90
Karar Günü : 30.6.2004
Resmi Gazete Tarih-Sayısı : 12.02.2005-25725
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN: Hatay 1. Asliye Ceza Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU: 1.3.1926 günlü, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2275 sayılı Yasa ile değiştirilen 508. maddesinin, “…iki aydan iki seneye kadar hapis ve…” ibaresinin Anayasa'nın 38. maddesine aykırılığı savıyla iptali istemidir.
I- OLAY
Hizmet nedeniyle emniyeti suiistimal suçundan açılan kamu davasında, itiraz konusu ibareyi Anayasa'ya aykırı bulan mahkeme, iptali için başvurmuştur.
III- YASA METİNLERİ
A- İtiraz Konusu Yasa Kuralı
1.3.1926 günlü, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun itiraz konusu ibareyi de içeren 508. maddesi şöyledir:
“Madde 508- Her kim başkasına ait olupta iade veya muayyen bir suretle istimal etmek üzere kendisine tevdi veya her ne namla olursa olsun teslim olunan bir şeyi kendisinin veya başkasının menfaatine olarak satar veya rehneder veya sarf ve istihlâk eder yahut ketim ve inkâr eyler veyahut tahvil ve tağyir ederse mutazarrır olan kimsenin şikâyeti üzerine iki aydan iki seneye kadar hapis ve elli liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasiyle cezalandırılır.”
B- Dayanılan Anayasa Kuralı
Başvuru kararında, itiraz konusu kuralın Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi uyarınca Mustafa BUMİN, Haşim KILIÇ, Samia AKBULUT, Yalçın ACARGÜN, Sacit ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Rüştü SÖNMEZ, Ertuğrul ERSOY, Tülay TUĞCU, Ahmet AKYALÇIN ve Enis TUNGA'nın katılmalarıyla 14.3.2002 günü yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine oybirliğiyle karar verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu Yasa kuralı, dayanılan Anayasa kuralı ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Başvuru kararında, itiraz konusu kuralın sözleşmeden doğan bir yükümlülüğün yerine getirilmemesi eyleminin cezalandırılmasına ilişkin olduğu, bu eylem için de Türk Ceza Kanunu'nun 508. maddesinde hürriyeti bağlayıcı ceza öngörüldüğü belirtilerek, bu durumun Anayasa'nın 38. maddesinde yer alan “hiç kimsenin yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamayacağı"na ilişkin kurala aykırılık oluşturduğu ileri sürülmüştür.
AİHS 4 Nolu Protokolden aynen alınarak 3.10.2001 gün ve 4709 sayılı Yasanın 15. maddesiyle Anayasa'nın 38. maddesine eklenen sekizinci fıkrada, hiç kimsenin, yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamayacağı öngörülmüş, maddenin gerekçesinde de, “... 4 nolu protokol gereği sözleşmeden doğan bir yükümlülük nedeniyle hiç kimsenin özgürlüğünden alıkonulamayacağı hükmü eklenmiştir. Sözleşmeden doğan yükümlülük içinde borçlar da vardır ...” denilmiştir.
38. maddenin sekizinci fıkrasında sözü edilen “yerine getirememe” sözcüğü bir kimsenin sözleşme karşındaki durumunu anlatmaktadır. Bu nedenle, sözleşmeden kaynaklanan bir borcu ödeyebilecek durumda olup da, ödemeyi reddeden kişiler bu madde hükmünden yararlanamaz. Nitekim, protokolün değişikliğe esas alınan 1. maddesi iradi olmayan ödeyememe durumuna ilişkindir.
Yasakoyucunun Türk Ceza Kanunu'nun 508. maddesinde düzenleyerek yaptırıma bağladığı hizmet sebebiyle emniyeti suiistimal suçu, kasten işlenen bir suçtur. Suçun oluşabilmesi için failde suç işleme kastının bulunması, başka bir ifadeyle failin kendisinin veya başkasının yararına olmak üzere maddede belirtilen eylemleri bilerek ve isteyerek gerçekleştirmiş olması gerekir.
İtiraz konusu kuralın, Anayasa'nın 38. maddesinin sekizinci fıkrası kapsamında değerlendirilebilmesi için taraflar arasındaki ilişkinin yalnızca sözleşmeden doğması ve borcun yerine getirilememesi hali için hürriyeti bağlayıcı ceza öngörülmüş olması gerekmektedir.
Anılan maddede suç olarak düzenlenen eylemler, “yükümlülüğün yerine getirilememesi” durumu ile ilgili olmayıp, failin, suçun mağduru aleyhine hileli ve kötü niyete dayanan eylemlerle, kısaca, “yükümlülüğünü yerine getirmemesi” haline ilişkin bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu ibare, Anayasa'nın 38. maddesine aykırı değildir, istemin reddi gerekir.
VI- SONUÇ
1.3.1926 günlü, 765 sayılı “Türk Ceza Kanunu”nun 2275 sayılı Yasa ile değiştirilen 508. maddesinin “... iki aydan iki seneye kadar hapis ve ...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE, 30.6.2004 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkanvekili
Haşim KILIÇ
Üye
Sacit ADALI
Fulya KANTARCIOĞLU
Ertuğrul ERSOY
Tülay TUĞCU
Ahmet AKYALÇIN
Mehmet ERTEN
Mustafa YILDIRIM
Cafer ŞAT
Fazıl SAĞLAM
A. Necmi ÖZLER