ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2013/146
Karar Sayısı : 2014/137
Karar Günü : 11.9.2014
R.G. Tarih-Sayı :
12.12.2014-29203
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İstanbul
35. Asliye Ticaret Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 14.4.1982 günlü, 2659
sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu’nun 7. maddesinin, 19.2.2003 günlü, 4810 sayılı
Kanun’un 7. maddesiyle değiştirilen birinci fıkrasının Anayasa’nın 17. ve 36.
maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi istemidir.
I- OLAY
Açılan manevi tazminat davasında, itiraz konusu kuralın Anayasa’ya
aykırılığı iddiasını ciddi bulan Mahkeme, iptali için başvurmuştur.
III- YASA METİNLERİ
A- İtiraz Konusu Yasa Kuralı
Kanun’un 7. maddesi şöyledir:
“Adli Tıp İhtisas Kurulları:
Madde 7- (Değişik:
19/2/2003-4810/7 md.) Adlî Tıp Kurumunda altı ihtisas kurulu bulunur. Aşağıdaki
ihtisas kurulları, bir başkan ve adlî tıp uzmanı iki üye ile;
a) Birinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu birer;
- Tıbbî patoloji,
- İç Hastalıkları,
- Kardiyoloji,
- Genel Cerrahi,
- Beyin ve Sinir Cerrahisi,
- Anesteziyoloji ve Reanimasyon,
- Kadın Hastalıkları ve Doğum,
- Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları,
b) İkinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu birer;
- Radyoloji,
- Göz,
- Kulak Burun Boğaz Hastalıkları,
- Genel Cerrahi,
- Göğüs Cerrahi,
- Kalp ve Damar Cerrahi,
- Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi,
- Nöroloji,
- Ortopedi ve Travmatoloji,
c) Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulu birer;
- Ortopedi ve Travmatoloji,
- Genel Cerrahi,
- Nöroloji,
- İç Hastalıkları,
- Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları,
- Göğüs Hastalıkları,
- Enfeksiyon Hastalıkları,
d) Dördüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulu;
- Ruh Sağlığı ve Hastalıkları için iki,
- Çocuk psikiyatrisi için bir,
- Nöroloji için bir,
e) Beşinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu birer;
- Tıbbî Mikrobiyoloji,
- Tıbbî Farmakoloji,
- Tıbbî Biyokimya,
- Analitik Kimya,
- Allerji Hastalıkları,
- İmmünoloji,
- Tıbbi Genetik,
- Enfeksiyon Hastalıkları,
- Halk Sağlığı,
f) Altıncı Adlî Tıp İhtisas Kurulu birer;
- Kadın Hastalıkları ve Doğum,
- Radyoloji,
- Üroloji,
- Ruh Sağlığı ve Hastalıkları,
- Çocuk Psikiyatrisi,
- Adlî Antropoloji,
- Çocuk Cerrahisi,
- Uzmanlarından oluşur.
İhtisas Kurullarında yeteri kadar raportör bulundurulur.”
B- İlgili Görülen Yasa Kuralları
Kanun’un ilgili görülen 15., 16., 23., 24. ve 31. maddeleri
şöyledir:
“ Adli Tıp Genel Kurulunun görevleri:
Madde 15- (Değişik:
19/2/2003-4810/14 md.)
Adlî Tıp Genel Kurulu;
a) Adlî tıp ihtisas kurulları ve ihtisas daireleri tarafından
verilip de mahkemeler, hâkimlikler ve savcılıklarca kapsamı itibarıyla
yeterince kanaat verici nitelikte bulunmadığı, sebebi de belirtilmek suretiyle
bildirilen işleri,
b) Adlî tıp ihtisas kurullarınca oybirliğiyle karara bağlanamamış
olan işleri,
c) Adlî tıp ihtisas kurullarının verdiği rapor ve görüşleri
arasında ortaya çıkan çelişkileri,
d) Adlî tıp ihtisas kurulları ile ihtisas dairelerinin rapor ve
görüşleri arasında ortaya çıkan çelişkileri,
e) Adlî tıp ihtisas kurulları ile adlî tıp ihtisas dairelerinin ve
adlî tıp şube müdürlüklerinin rapor ve görüşleri arasında ortaya çıkan
çelişkileri,
f) Adlî tıp ihtisas kurulları ile Adlî Tıp Kurumu dışındaki sağlık
kuruluşlarının verdikleri rapor ve görüşler arasında ortaya çıkan çelişkileri,
Konu ile ilgili uzman üyelerin katılımıyla inceler ve kesin karara
bağlar.
İhtisas Kurullarının görevleri:
Madde 16- (Değişik:
19/2/2003-4810/15 md.)
Genel görevleri:
Bu Kanun kapsamına giren işlerde;
a) Bilirkişilerce,
b) Fizik ve Trafik İhtisas Dairelerinin tıpla ilgili olmayan
raporları hariç olmak üzere adlî tıp ihtisas dairelerince,
c) Adlî tabip veya adlî tıp uzmanlarınca,
Verilip de mahkemeler, hâkimlikler ve savcılıklar tarafından
yeterince kanaat verici nitelikte bulunmayan ve aralarında çelişki olduğu
belirlenen raporları inceleyip bilimsel ve teknik görüşlerini bildirmek.
II- Özel görevleri:
(...)
b) İkinci Adlî Tıp İhtisas Kurulu:
Müessir fiiller,
c) Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulu:
İkinci Adlî Tıp İhtisas Kurulunun görevine girmeyen Sosyal
Sigortalar ve İş Kanunları ile ilgili olaylar, malûliyetler, meslekte kazanma
gücü kaybı, meslek hastalıkları ve meslekî kusurlar, hürriyeti bağlayıcı
cezaların infazının ertelenmesi, sürekli hastalık, engellilik ve kocama
sebepleri ile belirli kişilerin cezalarının hafifletilmesi veya kaldırılmasına
ilişkin işlemler,
(...)
Adli Tıp Genel Kurulunun ve İhtisas Kurullarının çalışması:
Madde 23- A) (Değişik:
19/2/2003-4810/20 md.) Adlî Tıp Genel Kurulu, Adlî Tıp Kurumu Başkanının
başkanlığında adlî tıp ihtisas kurulları başkan ve üyeleri ile 6 ncı maddenin
ikinci fıkrası uyarınca Genel Kurula katılması gereken adlî tıp ihtisas dairesi
başkan veya vekilinin iştiraki ile toplanır.
Genel Kurula İhtisas Kurulları Başkan ve üyelerinin en az üçte
ikisinin iştiraki zorunludur.
Kararlar çoğunlukla alınır. Başkanın yokluğunda Başkan Yardımcısı,
onun da yokluğunda en kıdemli İhtisas Kurulu Başkanı Genel Kurula Başkanlık
eder.
İhtisas Kurullarından Genel Kurula havale edilmiş dosyalar
hakkında raportör üyenin raporunu okuyup gerekli açıklamayı yapmasından sonra,
o işle ilgili bulunan Kurul Başkanı, yok ise Kurul temsilcisi olan kıdemli üye,
ya da Kurul Başkanının uygun göreceği diğer bir üye Kurul görüşünü açıklar.
İkinci maddede sayılan yargı organlarınca gerekli görülen
konuların Genel Kurulda görüşülmesi hallerinde, konu Genel Kurul raportörleri
tarafından hazırlanarak Kurula sunulur. Kurul Başkanı izahat verdikten sonra
konu hakkında tartışma açılır.
Konu İhtisas kurullarından hangisini ilgilendiriyor ise Başkan ve
üyeleri o oturuma çoğunlukla iştirak etmek zorundadır. İncelenecek konunun
uzman üyesi bulunmadıkça bu konuda müzakere açılamaz.
B) Adli Tıp İhtisas Kurullarının Çalışması:
Adli Tıp İhtisas Kurulları Başkanının başkanlığında işin
niteliğine göre en az dört üye ile toplanır ve oyçokluğu ile karar alır.
Oyların eşitliği halinde Başkanın bulunduğu taraf oy çokluğunu sağlamış
sayılır. Üyelerden birinin özürlü olması veya yokluğu halinde eksiklik diğer
kurullardan alınacak üye ile tamamlanır. Şu kadar ki tetkik edilecek konu,
ilgili uzman üye hazır bulunmadıkça müzakere edilemez.
C) Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu ve İhtisas Kurulları lüzum
görüldüğü hallerde kararını vermeden önce incelediği konu ile ilgili bulunan
evrakın onanmış örneklerini mahallinden isteyebileceği gibi aslı üzerinde de
inceleme yapması zorunlu olduğunda bunları da isteyebilir.
Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu ve İhtisas Kurulları ilgili kişileri
gerektiğinde muayene ve bunları usulüne göre dinleyebilir. Her türlü tetkikatı
yapar ve yaptırabilir.
Adli Tıp Genel Kurulu kararları nihai olmakla beraber mahkemelerin
delilleri serbestçe takdir hususundaki yetkilerini kısıtlamaz.
Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 10 ncu maddesinin hükümleri
saklıdır.
(Ek: 19/2/2003-4810/20 md.) Adlî Tıp Genel Kurulu ve adlî
tıp ihtisas kurullarının çalışma esas ve usulleri yönetmelikte gösterilir.
Adlî Tıp Kurumunda bilirkişi dinlenmesi ve toplantılara katılma:
Madde 24- (Değişik:
19/2/3003-4810/21 md.)
I- Adlî Tıp Genel Kurulu ve adlî tıp ihtisas kurulları ile
adlî tıp ihtisas daireleri, inceledikleri konularla ilgili olarak Adlî Tıp
Kurumunda bulunmayan tıp ve diğer uzmanlık dallarında Adlî Tıp Kurumu dışından
uzmanların bilirkişi olarak davet edilmesine karar verebilirler. Uzman kişiler
oy hakları olmamakla beraber görüşlerini bir raporla Adlî Tıp Genel Kurulu,
adlî tıp ihtisas kurulu veya adlî tıp ihtisas dairesi başkanlığına bildirirler.
Bilirkişilere yönetmelikteki esaslara göre Adlî Tıp Genel
Kurulu, adlî tıp ihtisas kurulu ve adlî tıp ihtisas dairesi başkanlığınca
yaptıkları çalışmaya uygun ücret takdir olunur.
II- a) Adlî Tıp Genel Kurulu, adlî tıp ihtisas kurulları ile adlî
tıp ihtisas daireleri, inceledikleri konularla ilgili olarak kendi kurul veya
dairelerinde bulunmayan, Adlî Tıp Kurumundaki diğer kurul veya dairelerde
bulunan uzmanların davet edilmesine karar verebilirler. Uzman kişiler, o olayla
ilgili toplantıya katılır ve oy kullanırlar.
(...)
Diğer Adli Ekspertiz Kurumları:
Madde 31- Yükseköğretim
Kurumları veya birimleri, adli tıp mevzuatı çerçevesinde adli tıp olaylarında ve
diğer adli konularda Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununa göre resmi bilirkişi
sayılır. Bu birim ve kliniklerde tetkik edilecek adli tıp ile ilgili işler
yönetmelikte belirlenir.”
C- Dayanılan Anayasa Kuralları
Başvuru kararında, Anayasa’nın 17. ve 36. maddelerine
dayanılmıştır.
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca Haşim KILIÇ, Serruh
KALELİ, Alparslan ALTAN, Mehmet ERTEN, Serdar ÖZGÜLDÜR, Osman Alifeyyaz PAKSÜT,
Zehra Ayla PERKTAŞ, Recep KÖMÜRCÜ, Burhan ÜSTÜN, Engin YILDIRIM, Nuri
NECİPOĞLU, Hicabi DURSUN, Celal Mümtaz AKINCI, Erdal TERCAN, Muammer TOPAL,
Zühtü ARSLAN ve M. Emin KUZ’un katılımlarıyla 11.12.2013 gününde yapılan ilk
inceleme toplantısında öncelikle sınırlama sorunu görüşülmüştür.
Anayasa’nın 152. maddesi ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 40. maddesine göre, Anayasa
Mahkemesine yapılacak başvurular, itiraz yoluna başvuran Mahkemenin bakmakta
olduğu davada uygulayacağı yasa kuralları ile sınırlıdır.
Başvuran Mahkeme, Kanun’un 7. maddesinin birinci fıkrasının
iptalini istemektedir.
Kanun’un 7. maddesinin birinci fıkrasında, Adli Tıp İhtisas
Kurullarının oluşumu düzenlenmektedir. İtiraz yoluna başvuran Mahkemede açılan
dava, davalı Hastanenin davacıya ait biyopsi örneğini kaybetmesi nedeniyle
uğradığı zararın tazminine ilişkin manevi tazminat davasıdır. Söz konusu
davada, davalı Hastanenin başta doktor ve diğer yardımcı personeli seçme ve
denetleme konusunda kendisinden beklenen özeni göstermemesi nedeniyle, meydana
gelen zarara kusuru ile sebebiyet verdiği iddia edilmektedir. Kanun’un İhtisas
Kurullarının görevlerini düzenleyen 16. maddesinin (II) numaralı fıkrasının (c)
bendinde, Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulunun, İkinci Adlî Tıp İhtisas Kurulunun
görevine girmeyen Sosyal Sigortalar ve İş Kanunları ile ilgili olaylar,
malûliyetler, meslekte kazanma gücü kaybı, meslek hastalıkları ve meslekî
kusurlar, hürriyeti bağlayıcı cezaların infazının ertelenmesi, sürekli
hastalık, engellilik ve kocama sebepleri ile belirli kişilerin cezalarının
hafifletilmesi veya kaldırılmasına ilişkin işlemler hakkında bilimsel ve teknik
görüşlerini bildirmekle görevli olduğu ifade edildiğinden, başvuran Mahkeme
önündeki davada Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulu dışındaki diğer Adlî Tıp İhtisas
Kurullarının bilimsel ve teknik görüş bildirme görevi bulunmamaktadır. Bu
nedenle esasa ilişkin incelemenin Kanun’un 7. maddesinin birinci fıkrasının,
Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulunun oluşumunu düzenleyen (c) bendi ile sınırlı
olarak yapılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle;
A- 14.4.1982 günlü, 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu’nun 7.
maddesinin, 19.2.2003 günlü, 4810 sayılı Kanun’un 7. maddesiyle değiştirilen
birinci fıkrasının esasının incelenmesine,
B- Esasa ilişkin incelemenin fıkranın (c) bendi ile sınırlı olarak
yapılmasına,
OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri, Raportör Hakan ATASOY tarafından
hazırlanan işin esasına ilişkin rapor, iptali istenilen ve ilgili görülen yasa
kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama
belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Başvuru kararında, Adlî Tıp Kurumunun resmi bilirkişilik kurumu
olduğu, somut olayın özelliğine göre kurullarda bulunması gereken uzmanlık
branşları çok çeşitli olmasına rağmen, itiraz konusu kural nedeniyle ihtisas
kurullarının konunun doğrudan uzmanı olmayan adli tıp uzmanları veya diğer tıp
branşlarından uzmanların bir araya gelerek teşekkül ettirildiği, bu nedenle
ilgili uyuşmazlığı özel uzmanlar yerine, konuyla doğrudan ilgisi olmayan
uzmanların incelediği, bunun sonucunda da davanın taraflarının resmî
bilirkişilik müessesesinden etkin bir şekilde yararlanamadıkları belirtilerek
kuralın, Anayasa’nın 17. ve 36. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Kanun’un 7. maddesinin birinci fıkrasında, ihtisas kurullarında
bir başkan ve adli tıp uzmanı iki üyenin bulunacağı belirtilmiş; itiraz konusu
kuralda ise Üçüncü Adlî Tıp İhtisas Kurulunun birer ortopedi ve travmatoloji,
genel cerrahi, nöroloji, iç hastalıkları, çocuk sağlığı ve hastalıkları, göğüs
hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları uzmanından oluştuğu ifade edilmiştir.
Anayasa’nın 36. maddesinde, “Herkes, meşru vasıta ve yollardan
faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve
savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi
içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.” denilmektedir. Maddeyle güvence
altına alınan dava yoluyla hak arama özgürlüğü, kendisi bir temel hak niteliği
taşımasının ötesinde diğer temel hak ve özgürlüklerden gereken şekilde
yararlanılmasını ve bunların korunmasını sağlayan en etkili güvencelerden
birini oluşturmaktadır. Kişinin uğradığı bir haksızlığa veya zarara karşı
kendisini savunabilmesinin ya da maruz kaldığı haksız bir uygulama veya işleme
karşı haklılığını ileri sürüp kanıtlayabilmesinin, zararını giderebilmesinin en
etkili ve güvenceli yolu, yargı mercileri önünde dava hakkını
kullanabilmesidir. Kişilere yargı mercileri önünde dava hakkı tanınması adil
yargılamanın ön koşulunu oluşturur.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk
Muhakemeleri Kanunu’nda bilirkişilik ile ilgili hükümlere yer verilmiş, 2577
sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda ise bilirkişi işlemleri konusunda Hukuk
Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir. 5271 sayılı ve
6100 sayılı kanunlarda benzer şekilde; mahkemenin, çözümü hukuk dışında, özel
veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine
yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verebileceği
ancak, hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi
mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamayacağı; kanunların görüş
bildirmekle yükümlü kıldığı kişi ve kuruluşlara görevlendirildikleri konularda
bilirkişi olarak öncelikle başvurulacağı; hâkimin bilirkişinin oy ve görüşünü
diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendireceği ifade edilmiştir.
Adlî Tıp Kurumu, mahkemeler ile hâkimlikler ve savcılıklar
tarafından gönderilen adli tıpla ilgili konularda bilimsel ve teknik görüş
bildirmekle görevlendirilmiş bir resmî bilirkişilik kurumudur. Ancak, bu konuda
yetkili kılınmış tek kurum değildir. Kanun’un 31. maddesinde, yükseköğretim
kurumları veya birimlerinin, adli tıp mevzuatı çerçevesinde adli tıp
olaylarında ve diğer adli konularda 5271 sayılı Kanun’a göre resmî bilirkişi
sayılacakları ifade edilmiştir. Bu nedenle yargı yerlerinin Adlî Tıp Kurumu
dışında yükseköğretim kurumları veya birimlerinden de resmî bilirkişi olarak
yararlanmaları mümkündür.
Adlî Tıp Kurumunun çalışma esaslarını düzenleyen Kanun’un 23.
maddesinde, adli tıp ihtisas kurullarının, Başkanının başkanlığında işin
niteliğine göre en az dört üye ile toplanacağı ve oyçokluğu ile karar alacağı;
kurullarda, tetkik edilecek konunun, ilgili uzman üye hazır bulunmadıkça
müzakere edilemeyeceği; Adlî Tıp Kurumu Genel Kurulu ve ihtisas kurullarının
ilgili kişileri gerektiğinde muayene ve bunları usulüne göre dinleyebileceği,
her türlü tetkikatı yapabileceği ve yaptırabileceği; Adlî Tıp Genel Kurulu
kararlarının nihai olmakla beraber mahkemelerin delilleri serbestçe takdir
hususundaki yetkilerini kısıtlamayacağı; 24. maddesinde Adlî Tıp Genel Kurulu
ve adlî tıp ihtisas kurulları ile adlî tıp ihtisas dairelerinin,
inceledikleri konularla ilgili olarak Adlî Tıp Kurumunda bulunmayan tıp ve
diğer uzmanlık dallarında Adlî Tıp Kurumu dışından uzmanların bilirkişi olarak
davet edilmesine karar verebilecekleri gibi kendi kurul veya dairelerinde
bulunmayan, Adlî Tıp Kurumundaki diğer kurul veya dairelerde görev yapan
uzmanların davet edilmesine de karar verebilecekleri belirtilmiştir. Kanun’un
15. maddesinde ise Adlî Tıp Genel Kurulunun, adlî tıp ihtisas kurulları ve
ihtisas daireleri tarafından verilip de mahkemeler, hâkimlikler ve
savcılıklarca kapsamı itibarıyla yeterince kanaat verici nitelikte bulunmadığı,
sebebi de belirtilmek suretiyle bildirilen işleri, adlî tıp ihtisas
kurullarınca oybirliğiyle karara bağlanamamış olan işleri, adlî tıp ihtisas
kurullarının verdiği rapor ve görüşleri arasında ortaya çıkan çelişkileri, adlî
tıp ihtisas kurulları ile adlî tıp ihtisas dairelerinin, adlî tıp şube
müdürlüklerinin ve Adlî Tıp Kurumu dışındaki sağlık kuruluşlarının verdikleri
rapor ve görüşler arasında ortaya çıkan çelişkileri, konu ile ilgili uzman
üyelerin katılımıyla inceleyeceği ve kesin olarak karara bağlayacağı hüküm
altına alınmıştır. Bu düzenlemelerden, Kanun’un Adli Tıp Genel Kurulu, adlî tıp
ihtisas kurulları ile adlî tıp ihtisas dairelerinin, incelemelerini konunun
uzmanı olan kişiler marifetiyle yapmalarını temin etmeyi amaçladığı
anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve özellikle, yargı yerlerinin Adlî
Tıp Kurumuna başvurma zorunluluğunun bulunmadığı, yükseköğretim kurumları veya
birimlerinden de resmî bilirkişi olarak yararlanmalarının mümkün olduğu, ayrıca
mahkemelerin ve hâkimlerin bilirkişilerin oy ve görüşlerini diğer delillerle
birlikte serbestçe değerlendirebileceği hususları göz önünde bulundurulduğunda,
bir başkan ve adli tıp uzmanı iki üye ile birer ortopedi ve travmatoloji, genel
cerrahi, nöroloji, iç hastalıkları, çocuk sağlığı ve hastalıkları, göğüs
hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları uzmanından oluşan 3. Adli Tıp İhtisas
Kurulunun yapısının, Kanun’un 16. maddesinde belirtilen görevleri yerine
getirmesine engel olan, Kurulun, konunun uzmanı olmayan kişilerin katılımıyla
karar alması sonucunu doğuran, resmî bilirkişilik müessesesinin işlevselliğini
ortadan kaldıran, yargı yerlerinin bilirkişiye başvurma konusundaki takdir
yetkilerini kısıtlayan ve bu şekilde kişilerin hak arama özgürlüğünü zedeleyen
bir yönü bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu kural Anayasa’nın 36.
maddesine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Kuralın Anayasa’nın 17. maddesiyle ilgisi görülmemiştir.
VI- SONUÇ
14.4.1982 günlü, 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu’nun 7.
maddesinin, 19.2.2003 günlü, 4810 sayılı Kanun’un 7. maddesiyle değiştirilen
birinci fıkrasının (c) bendinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın
REDDİNE, 11.9.2014 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkanvekili
Serruh
KALELİ
|
Başkanvekili
Alparslan
ALTAN
|
Üye
Serdar
ÖZGÜLDÜR
|
Üye
Osman
Alifeyyaz PAKSÜT
|
Üye
Zehra
Ayla PERKTAŞ
|
Üye
Recep
KÖMÜRCÜ
|
Üye
Burhan
ÜSTÜN
|
Üye
Engin
YILDIRIM
|
Üye
Nuri
NECİPOĞLU
|
Üye
Hicabi
DURSUN
|
Üye
Erdal
TERCAN
|
Üye
Muammer
TOPAL
|
Üye
Zühtü
ARSLAN
|
Üye
M.
Emin KUZ
|
Üye
Hasan
Tahsin GÖKCAN
|