ANAYASA
MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 1997/54
Karar Sayısı : 1997/67
Karar Günü : 26.11.1997
R.G. Tarih-Sayı :09.03.2000-23988
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İzmir 2. Vergi Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 4.5.1994 günlü, 3986 sayılı "Ekonomik Denge
İçin Yeni Vergiler İhdası İle 1.7.1964 Tarihli ve 488 Sayılı, 2.7.1964 Tarihli
ve 492 Sayılı, 7.11.1984 Tarihli ve 3074 Sayılı, 25.10.1984 Tarihli ve 3065
Sayılı, 31.12.1960 Tarihli ve 193 Sayılı, 21.7.1953 Tarihli ve 6183 Sayılı,
2.2.1981 Tarihli ve 2380 Sayılı, 15.7.1963 Tarihli ve 277 Sayılı Kanunların
Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un 5. ve 6.
maddelerinin Anayasa'nın 2. ve 73. maddelerine aykırılığı savıyla iptali
istemidir.
I- OLAY
Bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi yükümlüsü
davacının ihtirazi kayıtla verdiği net aktif vergisi beyannamesi üzerine
tahakkuk ettirilen verginin terkini istemiyle açtığı davada ileri sürdüğü
Anayasa'ya aykırılık savının ciddi olduğu kanısına varan Mahkeme, 3986 sayılı
Yasa'nın 5. ve 6. maddelerinin iptali istemiyle başvurmuştur.
III- YASA METİNLERİ
A- İtiraz Konusu Yasa Kuralları
3986 sayılı Yasa'nın iptali istenen kuralları şunlardır :
1- "MADDE 5.- Net aktif vergisinin konusunu :
a) Bilanço esasına göre defter tutmak mecburiyetinde bulunan gelir
veya kurumlar vergisi mükelleflerinin 1993 yılı hesap dönemi sonu itibariyle
düzenledikleri bilançolarında yer alan net aktifleri veya bunların 1993 yılı
hesap dönemindeki gayrisafî hasılatları,
b) İşletme hesabı esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar
vergisi mükellefleri ile serbest meslek erbabının 1993 yılı hesap dönemi sonu
itibariyle çıkardıkları envanter ve amortisman kayıtlarında yer alan varlıklar
veya bunların 1993 yılı hesap dönemindeki gayrisafî hasılatları,
Teşkil eder.
Dar mükellefiyet esasına göre vergilendirilen gelir veya kurumlar
vergisi mükelleflerinin Türkiye'deki işletmelerine ait bilançolarında veya
envanterlerinde yer alan net aktifleri veya bunların gayrisafî hasılatları da
bu vergiye tabi tutulur. Adi ortaklık, adi komandit şirket veya kollektif
şirketin net aktif vergisi, bu ortaklık ve şirketlerce ödenir. Bu vergi bir
defaya mahsus olarak alınır.
Net aktiften maksat, Vergi Usul Kanununun 175 ve mükerrer 257
nci maddeleri uyarınca tespit edilen muhasebe standartlarına, tek düzen hesap
planına ve mali tabloların çıkarılmasına ilişkin usul ve esaslara uygun olarak
düzenlenmiş bilançonun aktifinde yer alan işletme varlıklarıdır. Nazım
hesaplarda gösterilen tutarlar varlık addolunmaz. İşletme hesabı esasına
göre defter tutanlar ile serbest meslek erbabının dönem sonundaki emtia mevcudu
ile amortismana tabi iktisadî kıymetlerinin net değerleri bunların net
aktiflerini oluşturur. Bu Kanunun IV üncü bölümünde yer alan hükümlere
göre ek motorlu taşıtlar vergisine tabi olan taşıtlar, net aktifin tespitinde
dikkate alınmaz. Gayrisafî hasılat ise aynı mevzuata uygun olarak düzenlenmiş
gelir tablosunda yer alan, satılan mal ya da hizmetler karşılığında alınan
tahakkuk ettirilen tutarları iade eder."
2- "MADDE 6.- Net aktif vergisi, bilanço esasına tabi olan
mükelleflerin bilançolarının aktifinde, diğer mükelleflerin envanterlerinde yer
alan varlıkların net değeri veya bunların dönem içindeki gayrisafî hâsılatları
üzerinden hesaplanır. Varlıkların net değeri, Vergi Usul Kanununa göre
değerlenmiş varlıkların değerinden, sadece aynı Kanuna göre ayrılmış amortisman
ve karşılıkları indirilmesi sonucu bulunan değerdir. Varlıkların net değerinin
hesaplanmasında yeniden değerleme sonucu bulunan değer esas alınır. Gayrisafî
hâsılat, toplam satış tutarlarından, sadece satış indirimleri düşülmek
suretiyle hesaplanır. Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi kapsamında
faaliyet gösterenlerin net aktif değerlerinin hesaplanmasında, yıllara sari inşaat
işleriyle ilgili olarak aktifleştirdikleri inşaat ve onarma maliyetlerinden
sadece 1995 yılı hesap dönemine ilişkin olanları dikkate alınır.
Net aktif vergisinin oranı, net aktif değerleri üzerinden % 1,5,
gayrisafî hâsılat üzerinden serbest meslek erbabında % 2, diğer mükelleflerde %
05'tir. Bu oranların yukarıdaki fıkrada belirtilen matrahlara uygulanması
suretiyle bulunan tutarlardan yüksek olanı bu verginin tarhına esas alınır.
Banka ve sigorta muameleleri vergisinin mükellefi olanlar ile özel
finans kurumlarında ve dış ticaret sermaye şirketlerinde bu vergi, bunların
sadece net aktifleri üzerinden hesaplanır. Bu hesaplamada bankaların, sigorta
şirketlerinin ve özel finans kurumlarının net aktif değerlerinin 1/2'si esas
alınır."
B- Dayanılan Anayasa Kuralları
Başvuru kararında dayanılan Anayasa kuralları şunlardır:
1- "MADDE 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî
dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk
milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan,
demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir."
2- "MADDE 73.- Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere,
malî gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür.
Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının
sosyal amacıdır.
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülükler kanunla konulur,
değiştirilir veya kaldırılır.
Vergi, resim, harç ve benzeri malî yükümlülüklerin muaflık,
istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği
yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Bakanlar Kuruluna
verilebilir."
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi uyarınca Yekta Güngör
ÖZDEN, Güven DİNÇER, Selçuk TÜZÜN, Ahmet N. SEZER, Haşim KILIÇ, Yalçın ACARGÜN,
Mustafa BUMİN, Sacit ADALI, Ali HÜNER, Lütfi F. TUNCEL ve Fulya
KANTARCIOĞLU'nun katılmalarıyla 17.7.1997 gününde yapılan ilk inceleme
toplantısında gereği görüşülüp düşünüldü:
A- Davada Uygulanacak Kural Sorunu
Anayasa'nın 152. ve 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve
Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 28. maddesine göre, mahkemeler, bakmakta
oldukları davalarda uygulayacakları yasa ya da kanun hükmünde kararname
kurallarını Anayasa'ya aykırı görürler veya taraflardan birinin ileri sürdüğü
aykırılık savının ciddi olduğu kanısına varırlarsa o hükmün iptali için Anayasa
Mahkemesi'ne başvurmaya yetkilidirler ancak, bu kurallar uyarınca bir
mahkemenin Anayasa Mahkemesi'ne başvurabilmesi için elinde yöntemince açılmış
ve Mahkeme'nin görevine giren bir davanın bulunması ve iptali istenen kuralların
da o davada uygulanacak olması gerekmektedir. Uygulanacak yasa kuralları,
davanın değişik evrelerinde ortaya çıkan sorunların çözümünde veya davayı
sonuçlandırmada olumlu ya da olumsuz yönde etki yapacak nitelikte bulunan
kurallardır.
Mahkeme'nin bakmakta olduğu dava, bilanço esasına göre defter
tutan gelir vergisi yükümlüsünün verdiği net aktif vergisi beyannamesi üzerine
gayrisafî hâsılat, esasına göre tahakkuk ettirilen verginin terkini istemine
ilişkindir.
3986 sayılı Yasa'nın 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi
işletme esasına göre defter tutan vergi yükümlülerini, ikinci fıkrası dar
mükellefiyet esasına göre vergilendirilen yükümlüleri, son fıkrasının (1), (2),
(3) ve (4) üncü tümceleri ise net aktifin tanımını, nazım hesaptaki varlıkların
vergi karşısındaki konumunu, işletme hesabında net aktifin belirlenmesini ve ek
motorlu taşıtlar vergisine tabi olan motorlu taşıtların net aktif hesabında
dikkate alınmayacağını; 6. maddesinin birinci fıkrasının son tümcesi, yıllara
sari inşaat işlerini, üçüncü fıkrası ise banka ve sigorta vergisi mükellefleri
ile dış ticaret sermaye şirketlerinin vergilerinin tarh ve tahakkukunu
düzenlediğinden, itiraz yoluna başvuran mahkemenin bakmakta olduğu davada
uygulayacağı kurallar değildir. Budurumda, sözü edilen kurallara yönelik
başvurunun Mahkeme'nin yetkisizliği nedeniyle reddine karar verilmiştir.
B- Sınırlama Sorunu
İtiraz yoluna başvuran mahkemenin bakmakta olduğu davada davacının
bilanço esasına göre defter tutması ve tam mükellefiyet esasına göre gelir
vergisi mükellefi bulunması nedeniyle, 3986 sayılı Yasa'nın 5. ve 6.
maddelerinin net aktif vergisinin konusu ve matrahında gayrisafî hasılatı esas
alan kimi bölümlerine ilişkin esas incelemenin bilanço esasına göre defter
tutma mecburiyetinde olan ve tam mükellefiyete göre vergilendirilen gelir
vergisi mükellefleri ile sınırlı olarak yapılmasına oybirliğiyle karar
verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
İşin esasına ilişkin rapor, başvuru kararı ve ekleri, Anayasa'ya
aykırılığı ileri sürülen Yasa kuralları, bunların gerekçeleri ve öteki yasama
belgeleri okunup incelendikten sonra gereği düşünüldü :
A- İtiraz Konusu Kuralların Anlam ve Kapsamı
3986 sayılı Yasa'nın genel gerekçesinde şöyle denilmektedir:
"1980'li yılların ikinci yarısından günümüze kadar kamu finansman
açıklarında sürekli bir artış eğilimi görülmüştür. Bu durum, iç finansman
yapımızı bozmuş ve dış ticaret açıklarının büyüme eğilimine girmesine neden
olmuştur. Yıllarca biriken sorunlar ve bozulan ekonomik dengeler, bu konuda
ciddi tedbirlerin alınmasını zorunlu kılmıştır.
Kamu finansman açıklarının hızla aşağılara çekilmesi, enflasyonun
düşürülmesi, dış ticaret açıklarının kapatılması, sağlıklı ekonomik büyümenin
gerçekleştirilmesi, kamunun ekonomi içindeki yerinin yeniden tanımlanması ve
sonuç olarak ekonominin yeniden istikrara kavuşturulması amacıyla alınması
gereken tedbirlerin en önemlilerinden birisi de vergi gelirlerini artırmaktır.
Bu düşünceden hareketle bir defaya mahsus olmak üzere ilave bir vergi alınması
için tasarı hazırlanmıştır."
3986 sayılı Yasa ile yeni vergiler konulmakta, ek vergiler
getirilmekte ve kimi yasalarda da değişiklik yapılmaktadır. Konulan yeni
vergiler, bir kez alınması öngörülen Ekonomik Denge Vergisi ve net aktif
vergisidir. Ek vergiler ise, Ek Gayrimenkul Vergisi ve Ek Motorlu Taşıtlar
Vergisi'dir.
Yasa'nın 5. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, bilanço
esasına göre, (b) bendinde ise işletme hesabı esasına göre defter tutan gelir
ve kurumlar vergisi yükümlülerinin ödeyecekleri net aktif vergisinin konusu
düzenlenmektedir. Maddenin diğer fıkralarında ise net aktif vergisini kimlerin
ödeyeceği belirlenmekte ve "net aktif" ve "gayrisafî
hâsılat" tanımlanmaktadır.
6. maddenin birinci fıkrasında, net aktif vergisinin, bilanço
esasına tabi olan mükelleflerin bilançolarının aktifinde, diğer mükelleflerin
envanterlerinde yer alan varlıkların net değeri veya bunların dönem içindeki
gayrisafî hâsılatları üzerinden hesaplanacağı; ikinci fıkrasında ise, net aktif
değerleri üzerinden % 1,5, gayrisafî hâsılat üzerinden ise serbest meslek
erbabından % 2, diğer mükelleflerden % 05 oranında net aktif vergisi alınacağı
öngörülmektedir.
B- Anayasa'ya Aykırılık Sorunu
1- Anayasa'nın 73. Maddesi Yönünden İnceleme
Başvuru kararında, gayrisafî hasılatın net aktif vergisinin
matrahı olarak kabulünün, Anayasa'nın 73. maddesindeki "malî güce göre
vergilendirme" ilkesine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
3986 sayılı Yasa'nın 5. ve 6. maddelerinde net aktif vergisinin,
net aktif veya gayrisafî hasılat üzerinden hesaplanarak fazla olanın ödenmesi
öngörülmektedir.
Anayasa'nın "Vergi ödevi" başlıklı 73. maddesinin
birinci fıkrasında, "Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere malî gücüne
göre vergi ödemekle yükümlüdür" denilerek verginin "genel
olması", "malî güce göre ve kamu giderlerini karşılamak üzere"
alınması öngörülmüştür.
Vergide genellik ilkesi, fark gözetilmeksizin herkesin elde ettiği
gelir, servet veya harcamalar üzerinden vergi ödemesini amaçlar. Malî güce göre
vergilendirme ise, verginin, yükümlülerin ekonomik ve kişisel durumlarına göre
alınmasıdır. Bu ilke, malî gücü fazla olanın, az olana oranla daha fazla vergi
ödemesi gereğini belirler. "Malî güç", Anayasa'da tanımlanmamakla
birlikte, genellikle ödeme gücü anlamında kullanılmaktadır. Kamu maliyesi
yönünden gelir, servet ve harcamalar malî gücün göstergesidir. Verginin malî
güce göre alınması, aynı zamanda eşitlik ilkesinin vergilendirmede uygulama
aracıdır.
73. maddenin ikinci fıkrasında ise vergi yükünün adaletli ve
dengeli bir biçimde dağılımı öngörülmüştür. Vergilendirilecek alanların seçimi
ve vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı için yükümlülerin kişisel
durumlarının yasalarda gözetilmesi gerekir. Sermaye iratlarının ücretlere göre
farklı vergilendirilmesi, en az geçim indirimi, artan oranlı (müterakki)
vergilendirme, çeşitli ayrıklık (istisna) ve bağışıklık (muafiyet)
uygulamaları, vergi yükünün adalete uygun dağılımı ile malî güce göre
vergilendirmenin araçlarıdır.
3986 sayılı Yasa'nın 5. ve 6. maddelerinde net aktif vergisinin,
net aktif veya gayrisafî hâsılat üzerinden hesaplanarak, fazla olanın ödenmesi
öngörülmektedir.
Farklı iş alanlarında faaliyet gösteren vergi yükümlüleri yönünden
gayrisafî hâsılat her zaman gerçek malî gücü göstermez. Gayrisafî hasılatın,
sanayi, ticaret ve malî alanlarda faaliyet gösteren yükümlüler yönünden anlamı
değişiktir. Üretilen mal ve hizmetin türü, iç ve dış rekabet ortamı, kullanılan
teknoloji kimi mal ve hizmetlerin yasal veya fiilî tekel kapsamında olup
olmaması gibi nedenlerle "gayrisafî hâsılat", yükümlülerin malî
gücünü tam olarak yansıtmamaktadır. Ekonominin değişik ya da benzer
kesimlerinde faaliyet gösterip de aynı gayrisafî hâsılata sahip olan
yükümlülerin gerçek kazançları ve buna bağlı olarak malî güçleri de aynı
olmayabilir.
Bu nedenlerle, 1993 yılı hesap döneminde gayrisafî hâsılatın net
aktif vergisi matrahı olarak alınması Anayasa'nın 73. maddesindeki, verginin
herkesin malî gücüne göre alınması ilkesine aykırıdır.
5. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi ile son fıkrasının son
tümcesi ve 6. maddenin birinci fıkrasının sınırlama kararı uyarınca iptalleri
gerekir.
Yasa'nın 6. maddesinin ikinci fıkrasında, "Net aktif
vergisinin oranı, net aktif değerleri üzerinden % 1,5, gayrisafî hâsılat
üzerinden serbest meslek erbabında % 2, diğer mükelleflerde % 05'tir. Bu
oranların yukarıdaki fıkrada belirtilen matrahlara uygulanması suretiyle
bulunan tutarlardan yüksek olanı bu verginin tarhına esas alınır."
denilmektedir. Fıkrada belirtilen gayrisafî hasılat üzerinden alınacak vergi
oranı ile bu oranların uygulanması sonucu bulunan tutarların yüksek olanının vergi
tarhına esas alınması Anayasa'nın 73. maddesinde öngörülen verginin malî güce
göre alınması ilkesine aykırılık oluşturmamaktadır. Bu kurala ilişkin itirazın
reddi gerekir.
2- Anayasa'nın 2. Maddesi Yönünden İnceleme
Mahkeme, itiraz konusu kuralların Anayasa'nın 2. maddesine de
aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
Hukuk devleti, bütün işlem ve eylemlerinin hukuk kurallarına
uygunluğunu başlıca geçerlik koşulu sayan, her alanda adaletli bir hukuk düzeni
kurmayı amaçlayan ve bunu geliştirerek sürdüren, hukuku tüm devlet organlarına
egemen kılan, Anayasa'ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, insan haklarına
saygı duyarak bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, Anayasa ve hukuk
kurallarına bağlılığa özen gösteren, yargı denetimine açık olan, yasaların
üstünde yasakoyucunun da uymak zorunda olduğu temel hukuk ilkeleri ile
Anayasa'nın bulunduğu bilinci olan devlettir. Bu bağlamda,7 yasaların
Anayasa'ya uygun olmaları zorunluluğunu kabul eden hukuk devletinde
Anayasa'nın herhangi bir kuralına aykırılığı saptanan yasa kuralları doğal
olarak hukuk devleti ilkesine de aykırılık oluştururlar.
Açıklanan nedenlerle Yasa'nın 5. ve 6. maddelerinin net aktif
vergisinin matrahının belirlenmesinde gayrisafî hâsılatı esas alan itiraz
konusu kuralları, Anayasa'nın 73. maddesiyle birlikte, 2. maddedeki hukuk
devleti ilkesine de aykırıdır. İptalleri gerekir.
Güven DİNÇER, Sacit ADALI, Ali HÜNER ile Fulya KANTARCIOĞLU iptal
görüşüne katılmamıştır.
VI- SONUÇ
4.5.1994 günlü, 3986 sayılı "Ekonomik Denge İçin Yeni
Vergiler İhdası İle 1.7.1964 Tarihli ve 488 Sayılı, 2.7.1964 Tarihli ve 492
Sayılı, 7.11.1984 Tarihli ve 3074 Sayılı, 25.10.1984 Tarihli ve 3065 Sayılı,
31.12.1960 Tarihli ve 193 Sayılı, 21.7.1953 Tarihli ve6183 Sayılı, 2.2.1981
Tarihli ve 2380 Sayılı, 15.7.1963 Tarihli ve 277 Sayılı Kanunların Bazı
Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un, "bilanço esasına
göre defter tutma mecburiyetinde olan ve tam mükellefiyete göre vergilendirilen
gelir vergisi mükellefleri" yönünden incelenen :
A-5. maddesinin;
a- Birinci fıkrasının (a) bendinin, gelir vergisi mükellefleri
için net aktif vergisinin konusunu 1993 yılı hesap dönemindeki gayrisafî
hâsılatlarının teşkil etmesine ilişkin bölümünün Anayasa'ya aykırı olduğuna ve
İPTALİNE, Güven DİNÇER, Sacit ADALI, Ali HÜNER ile Fulya KANTARCIOĞLU'nun
karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA,
b- Son fıkrasının son tümcesinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve
İPTALİNE, Güven DİNÇER, Sacit ADALI, Ali HÜNER ile Fulya KANTARCIOĞLU'nun
karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA,
B- 6. maddesinin,
1- Birinci fıkrasının, gelir vergisi mükellefi olup da bilanço
esasına tâbi mükelleflerin net aktif vergisi matrahının gayrisafî hasılat
üzerinden hesaplanmasına ilişkin bölümünün Anayasa'ya aykırı olduğuna ve
İPTALİNE, Güven DİNÇER, Sacit ADALI, Ali HÜNER ile Fulya KANTARCIOĞLU'nun karşıoyları
ve OYÇOKLUĞUYLA,
2- İkinci fıkrasının Anayasa'ya aykırı olmadığına ve itirazın
REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE, 26.11.1997 gününde karar verildi.
Başkan
Yekta Güngör
ÖZDEN
|
Başkanvekili
Güven DİNÇER
|
Üye
Selçuk TÜZÜN
|
|
|
|
Üye
Ahmet N. SEZER
|
Üye
Haşim KILIÇ
|
Üye
Yalçın ACARGÜN
|
|
|
|
Üye
Mustafa BUMİN
|
Üye
Sacit ADALI
|
Üye
Ali HÜNER
|
|
|
Üye
Lütfi F.
TUNCEL
|
Üye
Fulya
KANTARCIOĞLU
|
|
|
|
|
KARŞIOY
YAZISI
Net Aktif Vergisi'nde konu ve matrah olarak gayrisafî hâsılatın
esas alınması yolundaki 3986 sayılı Yasa'nın 5. ve 6. maddelerindeki kurallar,
Mahkememizce Anayasa'nın 2. ve 73. maddelerine aykırılığı nedeniyle iptal
edilmiştir.
3986 sayılı Yasa ile yeni vergiler konulmakta, bazı ek vergiler
getirilmekte ve kimi yasalarda da değişiklik yapılmaktadır. Konulan yeni
vergiler, Ekonomik Denge Vergisi ve Net Aktif Vergisi'dir. Ek vergiler ise, Ek
Gayrimenkul Vergisi ve Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi'dir.
Yasa'nın 5. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, bilanço
esasına göre, (b) bendinde ise işletme hesabı esasına göre defter tutan gelir
ve kurumlar vergisi yükümlülerinin ödeyecekleri Net Aktif Vergisi'nin konusu
düzenlenmekte, diğer fıkralarda da, bu vergiyi kimlerin ödeyeceği
belirtilmekte ve "net aktif ve gayrisafî hasılat" tanımlanmaktadır.
6. maddenin birinci fıkrasında, Net Aktif Vergisi'nin, bilanço
esasına tabi olan mükelleflerin bilançolarının aktifinde, diğer mükelleflerin
envanterlerinde yer alan varlıkların net değeri veya bunların dönem içindeki
gayrisafî hâsılatları üzerinden hesaplanacağı; ikinci fıkrasında ise, net aktif
değerleri üzerinden %1,5 ve gayrisafî hâsılat üzerinden ise, serbest meslek
erbabından %2, diğer mükelleflerden %05 oranında Net Aktif Vergisi
alınacağı öngörülmektedir.
Davacı, bilanço esasına göre defter tutan gerçek usulde gelir
vergisi mükellefi olup ihtirazi kayıtla verdiği Net Aktif Vergisi beyannamesi
üzerine 1993 yılı hesap dönemi sonunda gayrisafî hâsılat üzerinden adına tahakkuk
ettirilen verginin terkinini ve iadesini talep etmektedir.
Kimi hallerde vergilerin matrahı, gerçek ekonomik verilere göre
tesbit edilmektedir. Ancak matrahın hesabında çekilen güçlükler nedeniyle kimi
hallerde ise itibarî bazı kabul ve varsayımlara dayanmaktadır.
Servet vergilerinde, servetin tesbitinin, yasakoyucunun bazı temel
"kabul ve varsayımlarına" göre yapılması doğal ve zaruridir. Servetin
vergilendirilmesinde, ekonomik ve malî anlamda gerçek servetin tanımlanması ve
bulunması hangi usul ve yöntem kabul edilirse edilsin güçlüklerle
karşılaşılması olağan ve doğaldır. Acil ekonomik tedbirlerin alınması amacıyla
malî çözüm olarak ve bir defaya mahsus olmak üzere getirilen bir verginin
matrahının veya vergi mükellefinin servetinin tesbiti de güçlükler
arzetmektedir.
İtiraz konusu verginin Anayasal kuralları ve vergilendirme
ilkeleri açısından kararda belirtilen tüm düşüncelere katılmakla birlikte
gayrisafî hâsılat yönünden yapılan değerlendirmelere ve varılan sonuca katılmak
olanaklı değildir. Zira, gayrisafî hâsılat hakkında öne sürülen ve Anayasa'nın
73. maddesine dayandırılan bütün Anayasal eleştiriler, net aktif esasına göre
alınacak vergi için de geçerlidir. Ayrıca, kararda belirtildiği gibi,
"vergilendirme konusunda, matrahın belirlenmesi kadar alınacak verginin
oranı da vergilendirmenin adil, dengeli ve malî güce göre olmasını doğrudan
etkilemektedir." İtiraz konusu 6. maddenin ikinci fıkrasında vergi
oranının, serbest meslekte %2, diğerlerinde %05 olarak tesbiti ve malî kurumlar
ile endüstriyel ve ticarî kurumların birbirlerinden ayrılarak malî kurumların
sadece net aktif üzerinden ve değişik bir biçimde vergilendirmeleri de,
gayrisafî hâsılatın belirli dengeler içinde Anayasa'nın 73. maddesine uygun
olarak ele alındığını ve vergi matrahı yapıldığını göstermektedir.
Açıklanan nedenlerle, Net Aktif Vergisi'nde, vergi matrahının
gayrisafî hâsılat üzerinden yapılması esasını getiren itiraz konusu kurallar,
Anayasa'nın 2. ve 73. maddelerine aykırılık teşkil etmediğinden aksi yönde
oluşan çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.
Üye
Sacit ADALI
|
Üye
Ali HÜNER
|
KARŞIOY
GEREKÇESİ
4.5.1994 günlü 3986 sayılı Yasa'nın "blânço esasına göre
defter tutma mecburiyetinde olan ve tam mükellefiyete göre vergilendirilen
gelir vergisi mükellefleri" yönünden incelenen 5. ve 6. maddelerinin
inceleme konusu yapılan kuralları, Net Aktif Vergisi'nde konu ve matrah olarak
gayri safi hasılatın esas alınmasının Anayasa'nın 73. maddesine aykırı olduğu
gerekçesiyle iptal edilmiştir.
Servet vergilerinde gerçek gelirin tespitinin zor, ya da olanaksız
olduğu durumlarda matrahın kimi varsayımlara dayanılarak saptanması
gerekebilir. Gerçek değere ulaşmak için kullanılan yöntemlerin her zaman
istenilen sonucu vermediği de bir gerçektir. Bir yöntemin aynı alanda faaliyet
gösterenler arasında bile farklı sonuçlar doğurması olasılığı vardır. Vergi
konusunun niteliği tam anlamıyla adil ve dengeli bir vergilendirmeye
ulaşılmasına olanak vermiyorsa yasakoyucunun takdir alanının sınırlarının da
çok daraltılmaması gerekir.
Açıklanan nedenlerle Net Aktif Vergisi'nin konu ve matrahının
belirlenmesinde gayri safi hasılatın esas alınmasında Anayasa'ya aykırılık
bulunmadığı kanısıyla çoğunluk görüşüne katılmıyorum.