logo
Norm Denetimi Kararları Kullanıcı Kılavuzu

(AYM, E.1975/24, K.1975/49, 11/03/1975, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

 

Esas Sayısı : 1975/24

Karar Sayısı : 1975/49

Karar Tarihi:11/3/1975

 

İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN MAHKEME : Sinop Ağır Ceza Mahkemesi.

İTİRAZIN KONUSU :  15.5.1974 günlü, 1803 sayılı “Cumhuriyetin 50 nci Yılı Nedeniyle Bazı Suç ve Cezaların Affı Hakkında Kanun”un 2. maddesinin (B) bendinin, biçim yönünden Anayasaya aykırı olduğundan iptali istemidir.

I- OLAY :

Sanıkların eylemlerine uyan Türk Ceza Kanununun 403/1-3,ve 404/2. maddeleri gereğince cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasının görülmesi sırasında, 1803 sayılı Kanunun 2/B maddesini, Türk Ceza Kanununun 403. maddesi yönünden Cumhuriyet Savcısının iddiası üzerine ve 404. maddesi yönünden re’sen Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrasına aykırı gören Mahkeme, iptali için Anayasanın değişik 151. ve 22.4.1962 günlü, 44 sayılı Kanunun 27. maddeleri uyarınca itiraz yoliyle Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar vermiştir.

II-İTİRAZIN GEREKÇESİ :

İtiraz yoluna başvuranı Mahkemenin gerekçesi özetle şöyledir:

 (1803 sayılı Af Yasasının 2/B maddesindeki kuralın, Türk Ceza Kanununun 403. ve 404. maddeleri yönünden Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrasındaki biçim kuralına aykırı olduğu kanısına varıldığından, iptali için Anayasanın değişik 151. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmiştir.)

III- YASA METİNLERİ :

1- Anayasaya aykırılığı ileri sürülen Yasa kuralı:

15.5.1974 günlü, 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin Anayasaya aykırılığı ileri sürülen (B) bendi şöyledir:

“Madde 2-7.2.1974 tarihine kadar işlenmiş:

A)………….

B) Türk Ceza Kanununun 202, 203, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 403 ncü maddeleriyle 404 ncü maddesinin 1 nci bendinde ve 406,407,414/1,415,416/2-3,491,492,493,495,496,497,498,499,500,503 ve 510 ncu maddeleriyle Askeri Ceza Kanununun 131 ve 132 nci maddelerinde gösterilen suçları işleyenler hakkında Devlet zararının önceden ödenmek; tazminat hükümleri ise saklı kalmak şartiyle bu maddenin (A) bendi hükmü uygulanır.”

2- Dayanılan Anayasa Kuralı:

Mahkemenin Anayasaya aykırılık gerekçesinde dayanak tutulan Anayasa hükmü, 92. maddenin beşinci fıkrasıdır. Bu fıkra hükmü şöyledir:

“Madde 92/5-Millet Meclisi, Cumhuriyet Senatosundan gelen metni benimsemezse, her iki Meclisin ilgili komisyonlarından seçilecek eşit sayıdaki üyelerden bir karma komisyon kurulur. Bu komisyonun hazırladığı metin Millet Meclisine sunulur. Millet Meclisi, karma komisyonca veya Cumhuriyet Senatosunca veya daha önce kendisince hazırlanmış olan metinlerden birini olduğu gibi kabul etmek zorundadır. Cumhuriyet Senatosunda üye tamsayısının salt çoğunluğu ile kabul edilmiş olan madde değişikliklerinde, Millet Meclisinin kendi ilk metnini benimsemesi için, üye tamsayısının salt çoğunluğunun oyu gereklidir. Bu halde açık oya başvurulur.”

IV. İLK İNCELEME :

Anayasa Mahkemesi, İçtüzüğün 15. maddesi uyarınca 25.2.1975 gününde Muhittin Taylan, Kâni Vrana, Kemal Berkem, Halit Zarbun, Ziya Önel, Abdullah Üner, Ahmet Koçak, Muhittin Gürün, Lütfi Ömerbaş, Hasan Gürsel, Ahmet Salih Çebi, Şevket Müftügil, Adil Esmer, Nihat O.Akçakayalıoğlu ve Ahmet H.Boyacıoğlu’nun katılmalarıyle yaptığı ilk inceleme toplantısında, aşağıdaki sorunlar üzerinde durmuştur.

1- Anayasa Mahkemesinin itirazı inceleme görevli ve yetkili olup olmadığı sorunu:

Suç ve cezaların affı hakkındaki yasama belgelerinin Anayasaya uygunluk denetimine bağlı olduğu, daha önce Mahkememizce verilen ve 21.1.1975 sayı: 15125 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 28.11.1974 günlü, Esas:1974/34, Karar: 1974/50 sayılı kararında gerekçeleriyle birlikte belirtildiği üzere, itiraz yoluyla gelen bu işe bakmanın da Anayasa Mahkemesinin görevi içinde bulunduğu açıktır.

Bu görüşe Halit Zarbun katılmamıştır.

2- Anayasaya aykırılık itirazında bulunan Mahkemenin bu konudaki yetkisi ve esasa ilişkin incelemenin sınırlandırılması sorunları:

a) İtiraz yoluna başvuran Mahkemenin elindeki davada uygulanması istenen Türk Ceza Kanununun 404. maddesinin 2. bendi, 1803 sayılı Kanunun itiraz konusu 2. maddesinin (B) bendinde yer almadığından, itirazın bu yöne ilişen bölümünün Mahkemenin yetkisizliği yönünden reddine karar verilmelidir.

b) 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin 3., 4. ve 6. bentleri yönünden iptaline 23.2.1975 günlü, 15158 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7.1.1975 günlü, Esas: 1974/51, Karar: 1975/3 ve 5. bendi yönünden iptaline de 28.1.1975 günlü, Esas: 1974/55, Karar: 1975/11 sayılı kararla karar verilmiş bulunduğundan bu konularda yeniden karar verilmesine yer kalmamıştır.

c) 1803 Sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin geri kalan hükümleriyle sınırlı olarak incelenmesine karar verilmelidir.

Nihat O.Akçakayalıoğlu, uygulanacak kanun hükmü olması nedeniyle esasın (B) bendinin tümü yönünden incelenmesi gerektiği karşıoyunda bulunmuştur.

3- Yukarıda açıklanan sorunların incelenmesi sonucunda:

a) İşin incelenmesinin Anayasa Mahkemesinin görevi içinde bulunduğu Halit Zarbun’un karşıoyu ile ve oyçokluğu ile;

b) 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 404. maddesinin 2 sayılı bendi yönünden davada uygulama yeri bulunmadığı anlaşıldığından itirazın bu yöne ilişen bölümünün Mahkemenin yetkisizliği yönünden reddine oybirliğiyle;

c) 15.5.1974 günlü, 1803 Sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin 3,4 ve 6 ncı fıkraları yönünden iptaline, Resmi Gazetenin 23.2.1975 günlü, 15158 sayılı nüshasında yayımlanan 7.1.1975 günlü, Esas: 1974/51, Karar: 1975/3 ve 5 nci fıkrası yönünden iptaline de 28.1.1975 günlü, Esas: 1974/55, Karar: 1975/11 sayılı kararlarla karar verilmiş bulunduğundan bu konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığından oybirliğiyle;

ç) 1803 Sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin geri kalan hükümleriyle sınırlı olarak incelenmesine Nihat O.Akçakayalıoğlu’nun incelemenin (B) bendinin tümü yönünden yapılması gerektiği yolundaki karşıoyu ile ve oyçokluğu ile;

25.2.1975 gününde karar verilmiştir.

V- ESASIN İNCELENMESİ :

İtirazın esasına ilişkin rapor, Mahkeme kararının gerekçesi, 25.2.1975 günlü sınırlama kararı uyarınca iptali istenen Yasa kuralı, Anayasaya aykırılık iddiasına dayanaklık eden ve konuyu ilgilendiren Anayasa kuralları, bunlarla ilgili gerekçeler ve başka yasama belgeleri, konu ile ilişkisi bulunan öteki metinler okunduktan sonra, gereği görüşülüp düşünüldü: A)Görev sorunu:

1- 25.2.1975 günlü toplantıda yapılan ilk incelemede bulunmamış kimi üyelerce Anayasa Mahkemesinin itirazı incelemekle görevli ve yetkili olup olmadığı sorununun esasın incelenmesi evresinde de görüşülebileceğinin öne sürülmesi üzerine yapılan tartışmalar sonunda, ilk inceleme evresinde görev sorunu incelenerek çözülmüş olduğundan, konunun yeniden ele alınarak görüşülmesine yer olmadığına Şahap Arıç ve Ziya Önel’in karşıoyları ve oyçokluğu ile karar verilmiştir.

B) İtiraz konusu kuralın Anayasaya aykırılığı sorunu:

İtiraz eden Mahkemenin kararında uygulanacak yasa kuralının biçim yönünden Anayasaya aykırı olarak yasalaştığı ve bu nedenle iptali gerektiği belirtilmektedir.

15.5.1974 günlü, 1803 Sayılı Kanunun 2. maddesinin (A) bendi, daha önce Anayasa Mahkemesine itiraz yolu ile getirilmiş ve Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrasında öngörülen biçim kuralına aykırılığını saptanarak Türk Ceza Kanununun 127. ve Askeri Ceza Kanununun 56. maddelerinin olayla ilgili hükümleriyle sınırlı olarak iptal edilmiş ve bu karar 21.1.1975 günlü, 15125 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Yine 1803 Sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinde Türk Ceza Kanununun 414/1. maddesiyle ilgili olarak yer alan kural da, 28.11.1974 günlü,39/51 sayılı kararla Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrasında açıklanan biçim kuralına aykırı görülerek iptal edilmiştir. Bu karar da 29.1.1975 günlü, 15133 sayılı Resmi Gazetede yayımlamıştır.

İtiraz konusu Yasa kuralı da 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendine ilişkindir ve biraz önce sözü geçen kararlarda belirtilen biçim aksaklığı ile yasalaşmıştır. İptal nedenleri o kararlarda bütün açıklığı ile belirtilmiş olduğundan burada yinelenmesine gerek görülmemiştir.

Ancak, 25.2.1975 günlü ilk inceleme toplantısında kararlaştırıldığı üzere, 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin, Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin sadece 1., 2. ve 7. bentleriyle sınırlı olarak iptal edilmesi gerekmektedir.

Nihat O.Akçakayalıoğlu bu sonuca değişik gerekçe ile katılmıştır.

Şahap Arıç, İhsan Ecemiş, Ahmet Koçak ve Ahmet Salih Çebi bu görüşe katılmamışlardır.

3- İptal hükmünün yürürlüğe giriş günü:

Anayasanın değişik 152. maddesinin ikinci fıkrasına göre Anayasa Mahkemesince Anayasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilen kanun veya içtüzük veya bunların iptal edilen kuralları, gerekçeli kararın Resmi Gazetede yayımlandığı günde yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği günü ayrıca kararlaştırabilir. Bu gün kararın Resmi Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.

22.4.1962 günlü, 44 sayılı Kanunun 50. maddesinin dördüncü fıkrasında da Anayasa Mahkemesinin, iptal dolayısiyle oluşacak boşluğu kamu düzenini tehdit edici nitelikte görürse, iptal hükmünün yürürlüğe gireceği günü ayrıca kararlaştıracağı ve bu boşluğun doldurulması için Yasama Meclisleri Başkanlıklarına ve Başbakanlığa durumu duyuracağı yazılıdır.

Yukarıda belirlendiği üzere, 15.5.1974 günlü, 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendinin, Anayasa biçim yönünden aykırılığı nedeniyle ve Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin 1., 2. ve 7. bentleri yönünden iptali öngörülmüştür. İptal, yasa kuralının Anayasaya uygun biçimde oluşmamış bulunduğu yolunda Anayasa Mahkemesince saptanan duruma ve varılan sonuca dayanmaktadır. 1803 sayılı Kanunun affettiği suç ve cezaların niteliği ve niceliği ile beliren kapsamı karşısında iptal hükmünün kamu düzenini tehdit edici yasal bir boşluğu oluşturacağından söz edilemez.

Açıklanan nedenlerle, Anayasanın değişik 152. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ve uygulanması Anayasaca, Anayasa Mahkemesinin işi değerlendirilip gerekli görmesine bırakılmış bulunan salt yetkisinin kullanılmasına ve iptal hükmünün yürürlüğe gireceği günün ayrıca kararlaştırılmasına gerek görülmemiştir.

Şahap Arıç, İhsan Ecemiş, Ziya Önel, Abdullah Üner ve Nihat O. Akçakayalıoğlu bu görüşe katılmamışlardır.

VI- SONUÇ :

 1- İlk inceleme evresinde görev sorunu incelenerek çözülmüş bulunduğundan konunun yeniden ele alınarak görüşülmesine yer olmadığına Şahap Arıç ve Ziya Önel’in karşıoylariyle ve oyçokluğu ile;

2- 15.5.1974 günlü, 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendindeki kuralına Millet Meclisinde Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrası hükmüne aykırı olarak oylanmış bulunması nedeniyle biçim bakımından ve Türk Ceza Kanununun 403. maddesinin (1), (2) ve (7) nci bentleriyle sınırlı olarak iptaline Nihat O.Akçakayalıoğlu’nun başka gerekçesiyle ve Şahap Arıç, İhsan Ecemiş, Ahmet Koçak ve Ahmet Salih Çebi’nin karşıoylariyle ve oyçokluğu ile;

3- İşin niteliğine göre Anayasanın değişik 152. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca iptal hükmünün yürürlüğe gireceği günün ayrıca kararlaştırılmasına yer olmadığına, Şahap Arıç, İhsan Ecemiş, Ziya Önel, Abdullah Üner ve Nihat O.Akçakayalıoğlu’nun karşıoylariyle ve oyçokluğu ile:

 11.3.1975 gününde karar verildi.

 

Başkan

Muhittin TAYLAN

Başkanvekili

Kâni VRANA

Üye

Şahap ARIÇ

Karşıoy ekli

 

 

Üye

İhsan ECEMİŞ

Üye

Ahmet AKAR

Üye

Ziya ÖNEL

Karşıoy yazısı eklidir.

 

  

Üye

Abdullah ÜNER

Üye

Ahmet KOÇAK

Üye

Lütfi ÖMERBAŞ

 Karşıoy yazısı eklidir.  Karşıoy ekli

 

Üye

Hasan GÜRSEL

Üye

Ahmet Salih ÇEBİ

Karşıoy yazısı eklidir.

Üye

Şevket MÜFTÜGİL

  

 

 Üye

 Adil ESMER

Üye

Nihat O.AKÇAKAYALIOĞLU

Karşıoy yazısı ektedir.

 Üye

 Ahmet H.BOYACIOĞLU

 

KARŞIOY YAZISI

 Anayasa Mahkemesince:

 a) İlk inceleme ve esasın incelenmesi evrelerinde görev sorunu tartışılarak, itirazın incelenmesinin Anayasa Mahkemesinin görevine girdiğine;

 b) 1803 sayılı Af Kanununun itiraz konusu maddelerinin biçim yönünden iptaline;

 c) İşin niteliğine göre Anayasa’nın değişik 152 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca iptal hükmünün yürürlüğe gireceği günün ayrıca kararlaştırılmasına yer olmadığına oyçokluğuyla karar verilmiştir. Anayasaya uygun görmediğimden kararın bu kısımlarına katılmıyorum.

 Bu konudaki karşıoylarım, (21 Ocak 1975 gün ve 15125 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, Anayasa Mahkemesinin 1974/34,1974/50 sayı ve 20.11.1974 günlü) kararındaki karşıoy yazılarımın. I,II,III nolu kısımlarında tafsilatlı olarak yazdığım karşıoyların, prensipleri itibariyle aynı nitelikte olduğundan bunların tekrarına lüzum görülmemiştir.

 Açıklanan nedenlerle Anayasa Mahkemesi bu kararının Anayasaya uygun olmadığını bildirdiğim kısımlarına, sözügeçen karşıoy yazımın I,II,III nolu bendlerinde gösterilen nedenlerle karşıyım.

        

 

 

 

 

Üye

Şahap ARIÇ

 

KARŞIOY YAZISI

 12.7.1974 günlü ve 14943 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Mahkememizin 2.7.1974 gün ve 1974/19-31 sayılı kararına ilişkin karşıoy yazımda açıkladığım gerekçelerle, çoğunluğun bu kararındaki görüşlerine de karşıyım.

        

 

 

 

 

Üye

İhsan ECEMİŞ

 

KARŞIOY YAZISI 

21.1.1975 günlü 15125 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Anayasa Mahkemesinin 28.11.1974 günlü, 1974/34 Esas ve 1974/50 sayılı kararında açıkladığım nedenlerle çoğunluğun görev ve süreye ilişkin görüşlerine katılmıyorum.

        

 

 

 

 

Üye

Ziya ÖNEL

 

KARŞIOY YAZISI

Cumhuriyetin 50 nci Yılı Dolayısiyle çıkarılan 1803 sayılı Af Kanununun 2. maddesinin (B) bendinin, Millet Meclisinde Anayasanın 92. maddesinde yazılı biçimde oylanmamış olması nedeniyle ve esasa girişilmeksizin biçim yönünden (T.C.K.nun 403. maddesiyle sınırlı olarak) iptaline karar verilmiştir. Böyle olunca sözü edilen hükmün yasama organında yeniden ele alınıp düzenlenmesi mümkün olduğundan yasama organına bu yetkisini kullanabilme olanağının sağlanması zorunluğu ortaya çıkmaktadır. Yasama organının bu yetkisini kullanabilmesi de Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girmesi konusunda Anayasanın 152. maddesi ile 44 sayılı Kanunun 50. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince uygun bir sürenin tanınmasına bağlı bulunmaktadır. Böyle bir süre verilmediği takdirde Anayasa Mahkemesinin iptal kararı Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte sözü edilen Af Kanununun 2. maddesinin (B) bendindeki kural yürürlükten kalkacak ve bu suretle yasama organının maddeyi yeniden düzenlenmesine imkân kalmayacaktır.

Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girmesinde bir süre kabul edilmek için her halde (iptal hükmünün kamu düzenini tehdit edici yasal bir boşluğun meydana gelmesi) ne gerek yoktur. Anayasanın 152. maddesinde Anayasa Mahkemesinin iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi kararlaştırabilmesi için böyle bir şart aranmamış ve Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki 44 sayılı Kanunun 50. maddesinde ise; Anayasa Mahkemesinin, gerekli gördüğü hallerde iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabileceği hükme bağlanmıştır.

Görülüyorki: İptal hükmünün yürürlüğe girmesinde bir süre verilmesi için her halde (Kanunda kamu düzenini tehdit edici bir boşluğun) meydana gelmesi gerekmemekte ve (gereken haller) de böyle bir süreni verileceği öngörülmüştür.

Anayasanın 152. maddesiyle 44 sayılı Kanunun 50. maddesinin üçüncü fıkrasında yer almış olan (gereken haller) in olayda gerçekleşmiş olup olmadığı sorununa gelince:

 Anayasanın 64. maddesi hükmüne göre genel ve özel af ilân etme yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisine aittir. Affın kapsamının saptanması da bu yetki cümlesinden bulunmaktadır. Kanun koyucu da bu yetkisine dayanarak 1803 sayılı Af Kanununda bir bölüm suçları ve cezaları tamamen affederken bir bölüm suçların cezalarının 12 yılını, diğer bir bölüm suçların cezalarının da yalnız 5 yılını affetmeyi uygun bulmuş ve bu arada Türk Ceza Kanunun 403 maddesinde yazılı esrar imal etmek ve satmak suçlarını tamamen değil kısmi affa tabi tutmayı öngörmüştür.

Kanun koyucu, yukarıda da açıklandığı gibi 1803 sayılı Af Kanununun 2. maddesinin (B) bendindeki bu gibi esrar imal etmek ve satma suçlarını genel değil özel affa tabi tuttuğuna ve af Kanunun bu hükmü Anayasa Mahkemesince esası incelenmeksizin biçim yönünden iptal edilmiş olduğuna göre yasama organına bu hükmü yeniden düzenlemek imkânını sağlayarak bir süre verilmediği takdirde iptal hükmünün Resmi Gazetede yayımlandığı tarihde yürürlüğe girmesi ile bu suçlar, kanun koyucunun istek ve iradesi dışında 12 saatlik afdan yararlanmış olacaktır.

Yukarıda yazılı nedenlerle, süre verilmesini zorunlu kılan özel durum yarattığından, Anayasa’nın 152. maddesi gereğince iptal hükmünün yürürlük tarihinin ayrıca saptanması gerekeceği görüşündeyim.

         

 

 

 

 

Üye

Abdullah ÜNER

 

KARŞIOY YAZISI 

21.1.1975 günlü 15125 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1974/34, Karar:1974/50 sayılı Anayasa Mahkemesi kararına ilişkin karşıoy yazımın 3 numaralı bendinde açıkladığım gerekçe ile, çoğunluğun bu kararının aynı konu ile ilgili kısmına katılmıyorum.

          

 

 

 

 

Üye

Ahmet KOÇAK

 

KARŞIOY YAZISI 

21.1.1975 günlü 15125 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Mahkememizin 1974/34-50 sayılı kararına ilişkin karşıoy yazımın 2 numaralı bendinde açıkladığım gerekçelerle, çoğunluğun iptale ilişkin görüşüne katılmıyorum.

         

 

 

 

 

Üye

Ahmet Salih ÇEBİ

 

KARŞIOY YAZISI

 T.C.Anayasası’nın 92. madde beşinci fıkra hükmünün işleyiş koşul ve biçimi hakkında, 14943 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Mahkememizin 2.7.1974 gün ve 19/34 sayılı kararına bağlı karşıoy yazımda açıkladığım;

 1803 sayılı Kanunun 2. maddesi (B) bendinin yer alan ayrıcalık kuralının niteliği hakkında, aynı madde (A) bendi için dahi geçerli olarak ve Resmi Gazetenin 15125 sayısında yayımlanmış Mahkememiz 28.11.1974 günlü Kararına ek karşıoy yazımda belirttiğim,

 Yine hemen yukarda sözünü ettiğim 15125 sayılı Resmi Gazete’de yer almış karşıoy yazımda iptal hükmünün yürürlüğünün bir ileri tarihe bırakılması zorunluğuna neden olarak gösterdiğim,

 Görüş ve düşüncelerimle, 11.3.1975 gün ve 24/49 sayılı Kararın, iptal hükmü gerekçesine ve bu hükmün yürürlüğü için bir ayrı gün kararlaştırılmayışına karşıyım.

          

 

 

 

 

Üye

Nihat O. AKÇAKAYALIOĞLU

 

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Dönemi 1961
Karar No 1975/49
Esas No 1975/24
İlk İnceleme Tarihi 25/02/1975
Karar Tarihi 11/03/1975
Künye (AYM, E.1975/24, K.1975/49, 11/03/1975, § …)    
Dosya Sonucu (Karar Türü) Esas - İptal
Başvuru Türü İtiraz
Başvuran (Genel) - Başvuran (Özel) Ağır Ceza Mahkemesi - Sinop
Sınırlama Var
Karşı Oy Var
Farklı/Ek Gerekçe Var
Üyeler Muhittin TAYLAN
Kâni VRANA
Şahap ARIÇ
İhsan ECEMİŞ
Ahmet AKAR
Ziya ÖNEL
Abdullah ÜNER
 Ahmet KOÇAK
Lütfi ÖMERBAŞ
Hasan GÜRSEL
Ahmet Salih ÇEBİ
Şevket MÜFTÜGİL
Adil ESMER
Nihat Oktay AKÇAKAYALIOĞLU
Ahmet Hamdi BOYACIOĞLU

II. İNCELEME SONUÇLARI


1803 Cumhuriyetin 50 nci Yılı Nedeniyle Bazı Suç ve Cezaların Affı Hakkında Kanun 2/a Esas - İptal Anayasaya şekil yönünden aykırılık 1961/92 Yok
2/b İlk - Karar Verilmesine/İncelenmesine Yer Olmadığı Normun yürürlükten kaldırılmış / kaldırılacak olması yok Yok
2/b İlk - Ret Diğer 1961/92 Yok

T.C. Anayasa Mahkemesi