logo
Norm Denetimi Kararları Kullanıcı Kılavuzu

(AYM, E.1975/17, K.1975/21, 17/02/1975, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

 

Esas Sayısı : 1975/17

Karar Sayısı : 1975/21

Karar Tarihi:17/2/1975

 

İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN MAHKEME : İstanbul Dokuzuncu Asliye Ceza Mahkemesi.

İTİRAZIN KONUSU :  Resmi Gazetenin 18.5.1974 günlü, mükerrer 14890 sayısında yayımlanmış olan 15.5.1974 günlü,1803 sayılı “Cumhuriyetin 50 nci Yılı Nedeniyle Bazı Suç ve Cezaların Affı Hakkında Kanun”un 2. maddesinin (B) bendinin iptali istenmiştir.

I- OLAY :

Mahkemenin bakmakta olduğu sanık hakkında uygulanacak Türk Ceza Kanununun 416. maddesinin üçüncü fıkrasının yer aldığı 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B) bendi hükmünün, Anayasanın 92. maddesinin beşinci fıkrası ile saptanan yöntemlere uyulmadan yasalaştırıldığı Cumhuriyet Savcısı tarafından ileri sürülmüş ve bu sav, Mahkemece ciddi bulunarak iptali için, Anayasa’nın değişik 151. ve 22.4.1962 günlü, 44 sayılı Kanunun 27. maddeleri uyarınca Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmiştir.

II. İLK İNCELEME :

Anayasa Mahkemesi, İçtüzüğün 15. maddesi gereğince yaptığı ilk inceleme toplantısında, önce itirazın 1803 sayılı Yasanın 2. maddesi (B) bendinin davada uygulanacak Türk Ceza Kanunun 416. maddesi son fıkrası hükmü bakımından denetlenmesi amacına yönelik olduğu sonucuna, Nihat O. Akçakayalıoğlu’nun yalnız bu son saptamaya karşı görüşü ile varmış ve bu nedenle aşağıdaki sorunlar üzerinde durmuştur:

1- Suç ve cezaların affı ile ilgili yasama belgelerinin Anayasaya uygunluk denetimi dışında bırakılamayacakları, 12.7.1974 günlü, 14943 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2.7.1974 günlü, 19-31 sayılı Anayasa Mahkemesi kararında açıklanan ve bu kez de benimsenen nedenlerle uygun görülmüştür.

Şahap Arıç ve Halit Zarbun bu görüşe karşı oyda bulunmuşlardır.

2- İtirazın yöneldiği 1803 sayılı Kanunun 2. maddesinin (B)bendinin Türk Ceza Kanununun 416. maddesinin üçüncü fıkrası yönünden iptaline 17.1.1975 gününde, Esas: 1974/34, Karar:1975/6 sayı ile karar verildiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer kalmamıştır.

III- SONUÇ :

1- Af Kanunlarını Anayasa uygunluk denetimine bağlı tutmakla Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkili olduğuna Şahap Arıç ve Halit Zarbun’un karşıoylarıyle ve oyçokluğu ile;

2-15.5.1974 günlü, 1803 sayılı Yasanın 2. maddesinin (B) bendinin Türk Ceza Kanununun 416. maddesinin üçüncü (yani son) fıkrası ile sınırlı olarak iptaline 7.1.1975 gününde Esas:1974/54,Karar:1975/6 sayı ile karar verilmiş olduğundan bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına oybirliği ile;

 17.2.1975 gününde karar verildi.

 

Başkan

Muhittin TAYLAN

Başkanvekili

Kâni VRANA

Üye

Kemal BERKEM

 

 

Üye

Şahap ARIÇ

Karşıoy ektedir.

Üye

İhsan ECEMİŞ

Üye

Ahmet AKAR

 

 

Üye

Halit ZARBUN

Üye

Ziya ÖNEL

Üye

Abdullah ÜNER

  

 

Üye

Ahmet KOÇAK

Üye

Muhittin GÜRÜN

Üye

Lütfi ÖMERBAŞ

  

 

 Üye

 Adil ESMER

Üye

Nihat O.AKÇAKAYALIOĞLU

 Üye

 Ahmet H.BOYACIOĞLU

 

KARŞIOY YAZISI 

Görev sorununa ilişkin karşıoy:

İlk inceleme evresinde 1803 sayılı Af Kanuna ait, Anayasaya aykırılık itirazının incelenmesinin Anayasa Mahkemesinin görevi içinde olmadığı ileri sürülmüş ise de bu itiraz Anayasa Mahkemesince çoğunlukla reddedilmiştir.

İtirazın konusu 1803 sayılı Af Kanunun bir maddesine ilişkindir. Anayasamızda yasama meclislerinin af yetkisinin Kanun niteliğinde olmayıp karar niteliğinde olduğu açıklanmıştır. (Anayasa M.64). Bu iki mefhumun hukuki sonuçları çok farklıdır. Zira, Anayasa, kanunları Anayasaya uygunluk denetimine tabi tuttuğu halde kararları bu denetime tabi tutmamış; ancak bu denetime tabi tutmak istemediği kanun maddelerini ve bu denetime tabi tutmak istediği kararları Anayasa’nın çeşitli maddelerinde göstermiştir. (Anayasa m.65,81 de olduğu gibi). Bu nedenledir ki Anayasa’nın 64. maddesinde karar şeklinde kullanacağı, açıklanan af yetkisi, Anayasada istisnai bir hüküm bulunmadığından Kanun şeklinde tasarruf edilemez. Aksi görüşün kabulü, yasama meclisinin takdirine bırakılmış olan af yetkisi Anayasa Mahkemesinin takdirine verilmiş olur. Kanun yapma prosedürüne uymak mecburiyeti varsa o prosedüre riayet edilir, fakat bu af tasarrufu, sırf bu sebeple kanun niteliği almaz. Zira, af yetkisinin karar niteliği bir anayasal niteliktir. Anayasada bu hususta istisnai bir hüküm olmadıkça bu nitelik değişmiş kabul edilemez. Anayasada karar şeklinde kullanılacağı gösterilen bir yetkinin evvelden beri kanun şeklinde kullanılmış olması da neticeyi değiştirmez.

Açıklanan nedenlerle itirazın incelenmesi Anayasa Mahkemesi’nin görevi dışında kaldığından bu itirazın tetkikini Anayasa Mahkemesi’nin görevi içinde kabul eden karara karşıyım.

         

 

 

 

 

Üye

Şahap ARIÇ

 

KARŞIOY YAZISI

21.1.1975 günlü 15125 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Mahkememizin 28.11.1974 günlü, 1974/34-50 sayılı kararına ilişkin karşıoy yazımda açıkladığım gerekçelerle, çoğunluğun görevle ilgili görüşlerine katılmıyorum.

         

 

 

 

 

Üye

Halit ZARBUN

 

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Dönemi 1961
Karar No 1975/21
Esas No 1975/17
İlk İnceleme Tarihi 17/02/1975
Karar Tarihi 17/02/1975
Künye (AYM, E.1975/17, K.1975/21, 17/02/1975, § …)    
Dosya Sonucu (Karar Türü) İlk - Ret vd.
Başvuru Türü İtiraz
Başvuran (Genel) - Başvuran (Özel) Asliye Ceza Mahkemesi - İstanbul 9
Üyeler Muhittin TAYLAN
Kâni VRANA
Kemal BERKEM
Şahap ARIÇ
İhsan ECEMİŞ
Ahmet AKAR
Halit ZARBUN
Ziya ÖNEL
Abdullah ÜNER
 Ahmet KOÇAK
Muhittin GÜRÜN
Lütfi ÖMERBAŞ
Adil ESMER
Nihat Oktay AKÇAKAYALIOĞLU
Ahmet Hamdi BOYACIOĞLU

II. İNCELEME SONUÇLARI


1803 Cumhuriyetin 50 nci Yılı Nedeniyle Bazı Suç ve Cezaların Affı Hakkında Kanun 2/b İlk - Karar Verilmesine/İncelenmesine Yer Olmadığı Normun yürürlükten kaldırılmış / kaldırılacak olması 1961/150 yok

T.C. Anayasa Mahkemesi