"...
I. DAVACININ GEREKÇESİ ÖZETİ :
Anayasa'nın 50. maddesinin birinci fıkrasına göre halkın öğrenim ve eğitim ihtiyaçlarını sağlama Devletin başta gelen ödevlerindendir. Bu maddenin gerekçesinde, böylece yalnız ilköğrenim mecburiyetinin değil genel olarak Devletin her alanda öğretimi sağlama görevinin kesin bir formülle konulmuş bulunduğu ve yüksek öğrenimin bir imtiyaz durumuna geldiği toplumlarda tereddi başgöstermesinin kaçınılmaz bir sonuç olacağı açıklanmıştır.
Anayasa kuralı, öğretimin her derecesini, Devletçe yerine getirilmesi gerekli bir kamu görevi olarak belirlemiş bulunmaktadır. Tüm kamu giderlerinde olduğu gibi öğretimle ilgili kamu giderleri de Anayasa'nın 61. maddesi uyarınca herkesin malî gücüne göre ödeyeceği vergilerle karşılanır. Öteki kamu giderleri için yurttaştan vergi dışında bir ücret istenmesi nasıl düşünülemezse yüksek öğrenim yapacaklar yönünden de durum böyledir. Tersine bir davranış yüksek öğrenimi belirli bir sınıfın imtiyazı haline dönüştürür ve Anayasa'nın 12. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı düşürür.
Dava konusu 38. madde, yüksek öğrenimin paralı olması ilkesini getirmiştir. Burada yer alan maddî olanakları elverişsiz öğrencilerin korunmalarına ilişkin hüküm, eşitsizliği ve Anayasa'ya aykırılığı gidermeye yeterli değildir. Çünkü yardım öğrencinin başarılı olması koşuluna bağlanmıştır. Maddî olanaktan elverişli bulunan öğrenciler ise başarı koşulu aranmaksızın yüksek öğrenimi sürdürebileceklerdir.