“1-Dosyamız kapsamında sanık hakkında müştekiye yönelik olarak cep telefonunda bulunan yazışma programı üzerinden alenen hakaret ettiği iddiasıyla 5237 sayılı yasanın 125/2, 125/4 53/1 maddeleri uyarınca kamu davası açılmıştır.
2-Kovuşturma aşaması devam ederken, 7531 sayılı yasanın 15. maddesi ile değişiklik yapılmak suretiyle 5237 sayılı yasanın 75. maddesinin altıncı fıkrasının (a) bendine (1) numaralı alt bendinden sonra gelmek üzere “2. Hakaret (125. maddenin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (b) ve (c) bentleri ve dördüncü fıkrası),” hükmü eklenmiştir.
3-Yine 7531 sayılı yasanın 18. maddesi ile 5271 sayılı yasaya geçici madde eklenerek “GEÇİCİ MADDE 7- (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 5237 sayılı Kanunun 73. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanmaz." hükmü getirilmiştir.
4- Yukarıda belirtilen yasa değişikliklerinin kovuşturması devam eden mahkememiz dosyası bakımından uygulanma ihtimali bulunmaktadır. Ancak 7531 sayılı yasanın 18. maddesi ile 5271 sayılı yasaya eklenen geçici madde 7 başlıklı maddenin 1. fıkrası gereği hali hazırda sanığın lehine olduğu değerlendirilen 5237 sayılı yasanın 75. maddesinde yapılan değişiklik dosyamız kapsamında uygulanamamaktadır. Bu yönüyle 5271 sayılı yasaya eklenen geçici madde 7 başlıklı maddenin " (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 5237 sayılı Kanunun 73. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanmaz." hükmünün Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu kanaati oluşmuştur. Şöyle ki;
5- 5237 sayılı yasanın 75. maddesinin altıncı fıkrasının (a) bendine (1) numaralı alt bendinden sonra gelmek üzere “2. Hakaret (125. maddenin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (b) ve (c) bentleri ve dördüncü fıkrası),” hükmü eklenmesiyle, söz konusu fıkra kapsamında işlendiği iddia olunan eylemler bakımından yapılan ön ödeme önerisine karşılık olarak ödeme yapan fail bakımından kovuşturma aşamasında 5237 sayılı yasanın 75/3 ve 5271 sayılı 223/8 maddeleri uyarınca düşme kararı verilecektir. Bu yönüyle söz konusu hüküm sanık lehinedir. Sanığın lehine olan hükmün uygulanması ise Anayasa'nın 38. maddesinde düzenlenen suçta ve cezada kanunilik ilkesi kapsamında anayasal zorunluluktur.
6- Ancak detayı açıklanan anayasal zorunluluğun yerine getirilmesi, 7531 sayılı yasanın 18. maddesi ile 5271 sayılı yasaya eklenen geçici madde 7/1 uyarınca engellenmektedir. Dolayısıyla bu yönüyle Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu değerlendirmesiyle hükmün iptal edilmesini talep zorunluluğu doğmuştur.
7- Sonuç olarak anılan gerekçelerle 7531 sayılı yasanın 18. maddesi ile 5271 sayılı yasaya eklenen geçici madde 7 başlıklı maddenin " (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 5237 sayılı Kanunun 73. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanmaz." hükmünün Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olması sebebi ile iptal edilmesi hususunda gereğinin takdir ve ifası arz olunur.”
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 2024/198
Karar Sayısı : 2024/194
Karar Tarihi : 4/12/2024
R.G. Tarih - Sayı : Tebliğ edildi.
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN: Gaziosmanpaşa 10. Asliye Ceza Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU: 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 7/11/2024 tarihli ve 7531 sayılı Kanun’un 18. maddesiyle eklenen geçici 7. maddenin (1) numaralı fıkrasının Anayasa’nın 38. maddesine aykırılığı ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talebidir.
OLAY: Hakaret suçundan açılan davada itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur.
I. İPTALİ İSTENEN KANUN HÜKMÜ
Kanun’un itiraz konusu kuralın da yer aldığı geçici 7. maddesi şöyledir:
“Geçici Madde 7- (Ek:7/11/2024-7531/18 md.)
(1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 5237 sayılı Kanunun 73 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanmaz.
(2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresinde bulunan dosyalar bakımından bu maddeyi ihdas eden Kanunla 253 üncü maddenin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklik ve 5237 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin altıncı fıkrasında yapılan değişiklik uygulanmaz. Bu dosyalar, 253 üncü maddenin üçüncü fıkrasının değişiklikten önceki hükümlerine göre sonuçlandırılır.
(3) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, 253 üncü maddenin yirmidördüncü fıkrasında yapılan düzenleme, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan uzlaştırmacı yazılı sınavlarında başarılı olanlar hakkında uygulanmaz. Bu kişiler, diğer koşulları taşımaları halinde uzlaştırmacı siciline ve listelerine kaydedilebilir.
(4) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 254 üncü maddenin ikinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen dosyalar bakımından bu maddeyi ihdas eden Kanunla 254 üncü maddenin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik uygulanmaz. Bu dosyalar, 254 üncü maddenin ikinci fıkrasının değişiklikten önceki hükümlerine göre sonuçlandırılır”
II. İLK İNCELEME
1. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca yapılan ilk inceleme toplantısında başvuru kararı ve ekleri, Raportör Ahmet Hakan SOYTÜRK tarafından hazırlanan ilk inceleme raporu ve itiraz konusu kanun hükmü okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
2. Anayasa’nın 152. ile 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 40. maddelerine göre bir davaya bakmakta olan mahkeme, o dava sebebiyle uygulanacak bir kanunun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin hükümlerini Anayasa’ya aykırı görmesi hâlinde veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varması durumunda bu hükümlerin iptalleri için Anayasa Mahkemesine başvurmaya yetkilidir. Ancak anılan maddeler uyarınca bir mahkemenin Anayasa Mahkemesine başvurabilmesi için elinde yöntemince açılmış ve mahkemenin görevine giren bir davanın bulunması, iptali talep edilen kuralın da o davada uygulanacak olması gerekir. Uygulanacak kural ise bakılmakta olan davanın değişik evrelerinde ortaya çıkan sorunların çözümünde veya davayı sonuçlandırmada olumlu ya da olumsuz yönde etki yapacak nitelikte bulunan kurallardır.
3. İtiraz konusu kural 5271 sayılı Kanun’un geçici 7. maddesini ihdas eden Kanun’la 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73. maddesinin (2) numaralı fıkrasında yapılan düzenlemenin, 5271 sayılı Kanun’un geçici 7. maddesinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından uygulanmayacağını öngörmektedir. 5237 sayılı Kanun’un 73. maddesinin (2) numaralı fıkrasına, söz konusu geçici 7. maddeyi ihdas eden 7531 sayılı Kanun’la ikinci cümle eklenmiş olup anılan cümleyle soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olan hakaret suçu bakımından şikâyet süresinin, her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren iki yılı geçemeyeceği hükme bağlanmıştır. Ancak itiraz konusu kural uyarınca soruşturma veya kovuşturma evresine geçilmiş dosyalar bakımından azami iki yıllık şikâyet süresi aranmayacaktır.
4. Bakılmakta olan davaya konu suçun işlendiği tarih ile şikâyet tarihi dikkate alındığında 5237 sayılı Kanun’un 73. maddesinin (2) numaralı fıkrasında yapılan düzenlemenin başvuruya konu yargılamada şikâyet kurumunun hüküm ve sonuçları bakımından herhangi bir farklılığa yol açmayacağı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla kural, bakılmakta olan davadaki uyuşmazlığın çözümünde olumlu ya da olumsuz yönde etki yapacak nitelikte değildir.
5. Açıklanan nedenle bakılmakta olan davada uygulanma imkânı bulunmayan kurala ilişkin başvurunun Mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekir.
III. HÜKÜM
4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 7/11/2024 tarihli ve 7531 sayılı Kanun’un 18. maddesiyle eklenen geçici 7. maddenin (1) numaralı fıkrasının itiraz başvurusunda bulunan Mahkemenin bakmakta olduğu davada uygulanma imkânı bulunmadığından başvurunun Mahkemenin yetkisizliği nedeniyle REDDİNE 4/12/2024 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan
Kadir ÖZKAYA
Başkanvekili
Hasan Tahsin GÖKCAN
Basri BAĞCI
Üye
Engin YILDIRIM
Rıdvan GÜLEÇ
Recai AKYEL
Yusuf Şevki HAKYEMEZ
Yıldız SEFERİNOĞLU
Selahaddin MENTEŞ
İrfan FİDAN
Kenan YAŞAR
Muhterem İNCE
Yılmaz AKÇİL
Ömer ÇINAR
Metin KIRATLI