"...
ll-İTİRAZIN GEREKÇESİ:
Ayrı bir gerekçeli başvuru kararı göndermeyen yerel mahkemenin, Anayasa Mahkemesi'ne başvurmaya ilişkin ara kararı aynen şöyledir :
"........Davacının 3395 sayılı Kanunun geçici 5. maddesi gereğince borçlandırılarak üst dereceden yaşlılık aylığı bağlanmasını istediği, bu maddenin belli bir dereceye yükselen sigortalılara ayrıcalık tanıdığı ve bu niteliği ile Anayasa'nın 2. maddesindeki sosyal hukuk devleti, 10/2. maddesindeki eşitlik, 55. maddesindeki ücrette adalet ilkelerine aykırı olduğu, Anayasanın 152. maddesine göre bu konuda Anayasa Mahkemesince bir karar verilinceye kadar davanın geri bırakılmasına, dosyanın tasdikli sureti veya fotokopisinin Anayasa Mahkemesine gönderilmesine, suret veya fotokopi masrafı ile posta masraflarının davacıca karşılanmasına, dosya Anayasa Mahkemesine gidişinden itibaren 5 ay içinde Anayasa Mahkemesince karar verilmediği takdirde davanın yürürlükteki kanunlara göre (Madde 152/3. e ) ele alınıp yürütülmesine, davacı vekili ile davalılar vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı"."
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 1988/ 47
Karar Sayısı : 1988/ 45
Karar Günü : 29.11.1988
R.G. Tarih-Sayı :11.12.1988-20016
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Samsun İş Mahkemesi.
İTİRAZIN KONUSU : 20 .6.1987 günlü, 3395 sayılı " 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanuna Ek ve Geçici Maddeler Eklenmesine Dair Kanun"un Geçici 5. maddesinin, (291 sayılı KHK, ile 506 sayılı Yasanın Geçici 70. maddesi olmuştur) Anayasa'nın 2., 10. ve 55. maddelerine aykırılığı nedeniyle iptali istemidir.
l-OLAY:
Davacı sigortalının, toplu iş sözleşmesinin bağlandığı tarihte yürürlük tarihinin imza tarihinden geriye doğru birkaç ay farklılık göstermesi nedeniyle farklı yüksek ücret üzerinden yapılacak ödemeler için işverenin her aya ilişkin fark bordrosu yapması ve buna göre prim yatırması gerekirken, prim yönünden tavanın aşılmış olduğuna bakmadan tediye tarihine ait tek bordro düzenleyip gecikerek ve üstelik SSK. na eksik ödemede bulunduğunu, böylece emeklilik göstergesinin 1400 ün altında kaldığını, yasa değişikliği ile bunların düzeltilmesi olanağının tanınmasına karşın yine işverenin SSK. na bordro vermeyi engellediğini, bunun sonucu olarak emeklilik hakkını alamadığını ileri sürerek emeklilik göstergesinin 1400 e ulaştığının saptanmasına karar verilmesini istediği davada, yerel Mahkeme yukarda belirtilen 3395 sayılı Yasanın Geçici 5. maddesinin Anayasa'ya aykırı görerek iptali istemiyle doğrudan Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştur.
III- YASA METİNLERİ:
A-İPTALİ İSTENEN YASA KURALI :
3395 sayılı yasanın 17. maddesiyle 506 sayılı yasaya eklenen itiraz konusu kural şöyledir:
"GEÇİCİ MADDE 5.-A) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 991 sayılı Kanuna göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından gösterge tablosunun en üst göstergesinden aylık almakta olanlar ile aylık talebinde bulunmuş olup , henüz işlemleri tamamlanmamış olanlardan gösterge tablosunun üst göstergesinden aylık bağlanmaya hak kazananlar;
1.Bakanlar Kurulunca tespit edilecek geçici gösterge tablosundaki derece ve kademelerden hangisi üzerinden borçlanarak prim ödeyeceklerini tespit ederek altı ay içinde kuruma yazılı olarak bildirmek,
2.Müracaat tarihini takip eden ay başından başlamak üzere her ay için 30 gün itibarıyle ve 1 inci bende göre seçeceği derece ve kademenin karşılığı göstergenin, aynı tarihte yürürlükte olan katsayı ile çarpımına göre bulunacak borçlanmaya esas matrah üzerinden %20 oranında pirim ödemek,
3.Zamanaşımı içerisindeki süreler için prime esas azami kazancın üzerinde ücret aldığını belgelemek,
4.Zamanaşımı süreleri dışında kalan süreler için ise ücretini beyan etmek,
Şartı ile borçlanabilirler.
Aylıklıya, seçtiği derece ve kademe üzerinden, hesaplanacak 5 yıllık prim tutarı tebliğ edilir.
Tebliğ edilen borcun azami beş yıl içinde ve her yıla isabet eden bölümünün o yılın sonuna kadar ödenmesi şarttır. Primlerin süresi içinde ödenmemesi halinde, pirimi ödenmeyen ilk aydan itibaren borçlanma hakkı düşer.
Borçlanma hakkı düşenler bu maddeye göre yeniden borçlanma yapamazlar.
Aylıklının borç ödeme süresi içinde ölüm halinde borçlanmaya ait primlerin bakiyesi aynı süre içinde olmak şartıyla hak sahipleri tarafından ödenebilir.
Borçlanma sebebiyle, prim veya kesenek ödemek suretiyle geçmiş veya daha önce borçlanılmış hizmet ilavesi yapılmaz.
B) Borçlanmak suretiyle prim ödeyenlerin geçici göstergeleri ve geçici göstergelere göre bağlanacak aylıkları aşağıda belirtilen şekilde tespit edilir.
a)Geçici Göstergenin Tespiti :
1.Tebliğ edilen borcun tamamı süresi içinde ödendiği takdirde, aylıklının borçlandırıldığı derece ve kademenin karşılığı olan geçici gösterge esas alınır.
2.Tebliğ edilen borcun bir bölümünün süresi içinde ödenmemesi sebebiyle borçlanma hakkı düşenlerle bakiye borcunu ödemeyeceğini yazılı olarak kuruma bildirenlerin geçici göstergesi, ödediği miktarın borcun tamamına oranı esas alınarak tespit edilir.
Bu şekilde tespit edilen sayının geçici gösterge tablosunda eşiti yoksa, buna en yakın geçici gösterge esas alınır.
b )Geçici Gösterge Aylığının Bağlanması:
1.Tesbit edilen geçici göstergelerin cari katsayı ile çarpılması sonucu bulunacak matrah üzerinden geçici gösterge aylığı bağlanır.
2.Borçlandırılan aylıklının geçici gösterge aylığının hesaplanmasında da almakta olduğu Malullük, Yaşlılık veya Ölüm aylığı bağlama oranı nazara alınır.
Tebliğ edilen borcun tamamı, süresinden önce ödendiği takdirde, ödemenin yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren,
(B) fıkrasının(a)bendinin 2 nci alt bendine göre kısmî ödeme yapanlara da ödemenin sona erdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren,
Geçici gösterge aylığı bağlanır.
3. Borçlanma talebinde bulunanların tahsisi yapılmış aylıklarının ödenmesine devam edilir."
B-DAYANILAN ANAYASA KURALLARI :
1." MADDE 2.- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir."
2."MADDE 10.- Herkes, dil ırk renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar."
3."MADDE 55.- Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret ele elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır.
Asgarî ücretin tespitinde ülkenin ekonomik ve sosyal durumu gözönünde bulundurur."
IV-İLK İNCELEME :
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi gereğince Mahmut C.CUHRUK, Yekta Güngör ÖZDEN, Necdet DARICICIOĞLU, Muammer TURAN, Mehmet ÇINARLI, Servet TÜZÜN, Mustafa GÖNÜL, Mehmet Şerif ATALAY, Oğuz AKDOĞANLI, İhsan PEKEL VE Selçuk TÜZÜN' ün katılmalarıyla yapılan ilk inceleme toplantısında, iptali istenilen maddenin Anayasa Mahkemesi'nce daha önce iptal edilmiş olması karşısında, dosyada eksiklik bulunduğu üzerinde durulmayarak esas yönünden karar verilmesi uygun bulunarak ilk inceleme raporu, itiraz konusuyla ilgili dava dosyası ve ekleri, iptali istenen yasa ve dayanılan Anayasa kurallarıyla bunların gerekçeleri ve ilgili öbür yasama belgeleri okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
A-Yerel mahkeme, Anayasa'nın 152. ve 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 28. maddesinin birinci fıkrasına göre Anayasa Mahkemesi'ne yolunca başvurmuştur. Gönderilen işin incelenmesi, Anayasa'nın 148. ve 2949 sayılı Yasa'nın 18. maddesinin 2. bendi uyarınca Anayasa Mahkemesi'nin görev ve yetkisi içine girmektedir. Bu konularda bir ayrılık söz konusu değildir.
B-İtiraz konusu kuralın yürürlüğe girmesinden çok önce emekliye ayrılmış olan davacı sigortalı, yeni yasanın getirdiği borçlanma sisteminden yararlanmak için süresinde SSK.na başvurmuş, ancak koşulları uymadığı gerekçesiyle istemi kabul edilmemiştir. Bunun üzerinde yetkili ve görevli yerel mahkemede dava açarak itiraz konusu maddenin aradığı koşulların kendisinde bulunduğunun saptanmasını istemiştir. Bu durumuyla, konu, yerel mahkemenin görev ve yetkisi kapsamında bulunduğu gibi henüz karara bağlanmadığından 2949 sayılı Yasa'nın 28. maddesi uyarınca bakılmakta bir dava vardır. Ayrıca,itiraz konusu madde, saptama kararına esas alınacağından mahkemenin elindeki davada uygulanacak yasa kuralıdır.
C-2949 sayılı Yasa'nın 28. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca itiraz yoluna başvuran mahkeme, dosyasındaki belgelerin konuyla ilgili olanlarının onanlı örneklerini Anayasa Mahkemesi'ne gönderecek yerde onansız fotokopilerini göndermiştir. Ancak, işin niteliği ve aşağıda belirtilecek durum karşısında eksiklik sorunu üzerinde durulmasına gerek görülmemiştir.
D-İtiraz konusu kural, daha önce, Anayasa Mahkemesi'nin 26. 10.1988 günlü, Esas: 1988/19, Karar: 1988/33 sayılı kararıyla iptal edilmiştir. Bu durumda, aynı konuda yeniden karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.
V-SONUÇ:
İtiraz konusu kural daha önce Anayasa Mahkemesi'nin 26.10.1988 günlü, Esas: 1988/19 ve Karar: 1988/33 sayılı kararıyla iptal edildiğinden bu konuda yeniden bir karar verilmesine gerek olmadığına,
29.11.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan
Mahmut C.CUHRUK
Başkanvekili
Yekta Güngör ÖZDEN
Üye
Necdet DARICIOĞLU
Muammer TURAN
Mehmet ÇINARLI
Servet TÜZÜN
Mustafa GÖNÜL
Mehmet Şerif ATALAY
Oğuz AKDOĞANLI
İhsan PEKEL
Selçuk TÜZÜN