ANAYASA MAHKEMESİ KARARI
Esas Sayısı : 1973/34
Karar Sayısı : 1975/168
Karar Günü : 24.6.1975
İPTAL DAVASINI AÇAN:C.H.P. adına Genel Sekreter
Orhan Eyüboğlu
İPTAL DAVASININ KONUSU:26.6.1973 günlü, 1773 sayılı
“Devlet Güvenlik Mahkemeleri Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”un,
2. maddesinin Anayasanın 136/1, 144/4. maddelerine, 5. maddesinin Anayasanın
136/3. maddesine, 9. maddesinin Anayasanın 33., 79., 136/2. maddelerine, 13.
maddesinin Anayasanın 32. ve 136. maddelerine, 23. maddesinin Anayasanın 147/2.
maddesine ve 25. maddesinin Anayasanın 31., 32. ve 136. maddelerine aykırı
olduğu ileri sürülmüş ve iptalleri istenilmiştir.
I- DAVACININ GEREKÇESİ ÖZETİ:
Bu gerekçeler özetle şöyledir:
(Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kurulması, kuruluşta yargı
çevrelerinin tayini, değiştirilmesi, kaldırılması konularının kanunla
düzenlenmesi gerekirken, 1773 sayılı kanunun 2 nci maddesiyle siyasi otoritenin
seçeneğine bakılarak Bakanlar Kurulunun yetkili kılınması, Anayasanın 136/1,
144/4. maddelerine, mahkemenin başkanı, iki asil ve bir yedek üyesinin birinci
sınıfa ayrılmış hakimler ve C.Savcıları arasından atanması Anayasanın 136/3.
maddesi gereği olduğu halde, 5 nci madde ile sadece hakimler arasından atama
yapılması kuralının benimsenmesi sözü geçen Anayasa hükmüne, 9 nci maddenin B
bendinde sayılan suçların hangi hallerde Devlet Güvenliğini ilgilendireceğini
maddede açıkça belirtilmesi ve sınır konulması gerekirken, işin, uygulayıcılarının
sübjektif takdirine bırakılması ve C bendinde yeni tür bir iştirak
müessesesinden söz edilmesi ve yasama ve diplomatik dokunulmazlıkların
gözönünde bulundurulmaması Anayasanın 33., 79., 136/2. maddelerine, 13 ncü
maddeyle genel ceza prensiplerine aykırı bir şekilde Devlet Güvenlik
Mahkemelerine görev üstünlüğü tanınması ve adalet mahkemelerine güvenin
sarsılması Anayasanın 32., 136. maddelerine, 23 ncü maddenin 9 ncu maddenin son
fıkrası ile çelişmesi Anayasanın 147/2 nci maddesine, 25 nci maddeyle reddedilen
bir hâkimin red istemini kendisinin karara bağlaması yönteminin getirilmesi, bu
kararla aleyhine itiraz yolunun kapatılması, Anayasanın 31., 32. ve 136 ncı
maddelerine aykırıdır.)
II- YASA METİNLERİ:
1- İptali istenilen kanun hükümleri:
26.6.1973 günlü, 1773 sayılı “Devlet Güvenlik Mahkemelerinin
Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”un Anayasaya aykırılığı ileri
sürülen 2., 5., 9., 13., 23. ve 25. maddeleri, 11 Temmuz 1973 tarih ve 14591
sayılı Resmî Gazetedeki metne göre şöyledir:
“Madde 2- Devlet Güvenlik Mahkemelerinin, hangi illerde, ne miktar
kurulacağına ve bu mahkemelerin, ilk kuruluşta yargı çevrelerinin tayinine
Adalet Bakanının teklifi üzerine, Bakanlar Kurulunca karar verilir.
Devlet Güvenlik Mahkemelerinin, gerektiğinde yargı çevrelerinin
değiştirilmesine veya bu mahkemelerden bir veya bir kaçının kaldırılmasına,
Yüksek Hâkimler Kurulunun uygun görüşü alındıktan sonra, Adalet Bakanının
teklifi üzerine, Bakanlar Kurulunca karar verilir.
Aynı yargı çevresi içinde, birden fazla Devlet Güvenlik Mahkemesi
kurulduğu takdirde, bunlar numaralandırılır.”
“Madde 5- Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanı ile iki asıl ve bir
yedek üye, birinci sınıfa ayrılmış hakimler arasından, iki asıl ve bir yedek
üye, birinci sınıfa ayrılmış askeri hakimler arasından, Cumhuriyet Savcısı
birinci sınıfa ayrılmış Cumhuriyet Savcıları arasından ve Cumhuriyet savcı
yardımcıları ise, Cumhuriyet Savcıları ve askeri hâkimler arasından atanır.”
“Madde 9- Devlet Güvenlik Mahkemelerinin görevine giren suçlar
şunlardır:
A) Türk Ceza Kanununun 125 ilâ 141 nci maddelerinde, 146 ilâ 157
nci maddelerinde, 161 nci maddesinde, 163 ncü maddenin bir, iki ve üçüncü
fkralarında ve 168, 169, 171 ve 172 nci maddelerinde yazılı suçlar;
1. Türk Ceza Kanununun 142, 143, 144, 145, 158, 159 ve 162 nci
maddelerinde ve 163 ncü maddesinin dört, beş ve altıncı fıkralarında ve 164,
165, 166, 174, 179, 180, 188 nci maddelerinde, 191 nci maddenin ikinci
fıkrasında, 193 ncü maddenin ikinci fıkrasında ve 201, 234, 235, 236, 241, 242,
254, 255, 256, 257, 258, 264, 271, 296 ncı maddelerinde, 311 ilâ 315 nci
maddelerinde 369 ilâ 374 ncü maddelerinde. 376 ilâ 382 nci maddelerinde, 384
ilâ 388 nci maddelerinde, 390 ilâ 394 ncü maddelerinde, 401 ve 403 ncü
maddelerinde, 448 ilâ 452 nci maddelerinde, 464 ncü maddesinde, 495 ilâ 500 ncü
maddelerinde, 512 ve 517 nci maddelerinde yazılı suçlar,
2. Devlete ait posta, telgraf, telefon, radyo, telsiz ve
televizyon gibi bilcümle haberleşme araç, gereç, tesis ve tellerine karşı
işlenen hırsızlık suçları,
3. 10.2.1963 tarih ve 171 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü
Hürriyeti Hakkında Kanunda, 15.7.1963 gün ve 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi,
Grev ve Lokavt Kanununda ve 22.11.1972 gün ve 1630 sayılı Dernekler Kanununda
yazılı suçlarla, 10.7.1953 tarih ve 6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar
hakkında kanunun değişik 12 nci maddesinde yazılı suçlar,
C) A ve B bentlerinde yazılı bir suçu işlemek veya gizlemek
maksadıyla veya bu suç vesilesiyle yahut bu suçla umumi veya müşterek bir gaye
içerisinde işlenmiş suçlar;
Yukarıda belli edilen suçları işleyenler, bunların suçlarına
iştirak edenler, sıfat, meslek ve memuriyetleri ne olursa olsun Devlet Güvenlik
Mahkemesinde yargılanırlar.
Anayasa Mahkemesinin Yüce Divan sıfatı ile ve görevleri ile ilgili
suçlardan dolayı yargılayacağı kişilere ilişkin, 44 sayılı Anayasa mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 20 nci maddesinin 3 numaralı
bendi hükümleri saklıdır.”
“Madde 13- İlk derece adalet mahkemeleri, Devlet Güvenlik
Mahkemesinin görev konusuna ilişkin kararlarına uymak zorunluğundadır.
Devlet Güvenlik Mahkemesince verilen görevsizlik kararı aleyhine
ancak bu mahkeme nezdindeki Cumhuriyet Savcısı veya yardımcısı acele itiraz yoluna
müracaat edebilir.”
“Madde 25- Bu kanunda belirtilen suçlardan dolayı aşağıda yazılı
kişiler hakkında soruşturma yapılabilmesi;
A) General, amiral ve müsteşarlar hakkında Başbakanın,
B) Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri ve yurt dışında görev yapan
büyük elçiler hakkında Dışişleri Bakanının,
C) Valiler, kaymakamlar hakkında İçişleri Bakanının,
D) Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri
Yüksek İdare Mahkemesi, Yüksek Hâkimler Kurulu, Sayıştay Başkan ve üyeleri ile
Cumhuriyet Başsavcısı, Başkanunsözcüsü, Askeri Yargıtay Başsavcısı, Askeri
Yüksek İdare Mahkemesi Başkanunsözcüsü hakimler ve yardımcıları ile Cumhuriyet
Savcı ve yardımcıları ve bu sınıftan sayılanlar, askeri hâkim subaylar
hakkında, özel kanunlarına göre yetkili kurum ve makamların,
iznine bağlıdır.
Meşhuden işlenmiş olması hali ayrık kalmak üzere, bu kanunda
yazılı suçlar yukarda yazılı kişiler tarafından işlenirse, tutuklanmaları,
haklarında soruşturma izni verilmesine bağladır.”
“Madde 25- Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkan ve Üyelerinin reddine
dair istemler, Kurula katılan hakimlerde değişiklik yapılmaksızın bu mahkemece
incelenir. İstemin reddine ilişkin kararlar aleyhine itiraz edilemez. Ancak
esas hükümle birlikte temyiz olunabilir.”
2- Davacının dayandığı Anayasa maddeleri:
Anayasa aykırılık iddiasını desteklemek üzere ileri sürülen
Anayasa kuralları, aşağıda yazılı olduğu gibidir:
“Madde 31- Herkes, meşru bütün vasıta ve yollardan faydalanmak
suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak, iddia ve savunma
hakkına sahiptir.
Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan
kaçınmaz.”
“Değişik madde 32- Hiç kimse, kanunen tabi olduğu mahkemeden başka
bir merci önüne çıkarılamaz.
Bir kimseyi kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne
çıkarma sonucunu doğrudan yargı yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz.”
“Madde 33- Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç
saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz.
Cezalar ve ceza tedbirleri ancak kanunla konulur.
Kimseye, suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan
cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Kimse, kendisini veya kanunun gösterdiği yakınlarını suçlandırma
sonucu doğuracak beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
Ceza sorumluluğu şahsidir.
Genel müsadere cezası konulamaz.”
“Madde 79- Türkiye Büyük Millet meclisi üyeleri, Meclis
çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden ve
bunları Meclis Dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.
Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir Meclis
üyesi, kendi Meclisinin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez,
tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali bu hükmün
dışındadır; ancak, bu halde, yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya
üyenin Meclisine bildirmek zorundadır.
Bir Meclis üyesi hakkında seçiminden önce veya sonra verilmiş bir
ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır.
Üyelik süresince zamanaşımı işlemez.
Tekrar seçilen Meclis üyesi hakkındaki tâkibat, kendi Meclisinin
yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.
Meclislerdeki siyasi parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile
ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.”
“Madde 136- Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve
yargılama usulleri kanunla düzenlenir.
Devletin, ülkesi ve milletiyle bütünlüğü, hür demokratik düzen ve
nitelikleri Anayasada belirtilen Cumhuriyet aleyhine işlenen ve doğrudan
doğruya Devlet Güvenliğini ilgilendiren suçlara bakmakla görevli Devlet
Güvenlik Mahkemeleri kurulur. Ancak, sıkıyönetim ve savaş haline ilişkin
hükümler saklıdır.
Devlet Güvenlik Mahkemesinde bir başkan, dört asıl ve iki yedek
üye ile bir savcı ve yeteri kadar savcı yardımcısı bulunur. Başkan, iki asıl ve
bir yedek üye ile savcı, birinci sınıfa ayrılmış hâkim ve Cumhuriyet Savcıları
arasından; iki asıl ve bir yedek üye birinci sınıf askeri hakimler arasından;
savcı yardımcıları ise Cumhuriyet Savcıları ve askeri hakimler arasından
atanır.
Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanlığı, üyeliği, yedek üyeliği,
savcılığı ve savcı yardımcılığı atamalarında Bakanlar Kurulunca her boş yer
için bir misli aday gösterilir. Bu adaylar arasından Devlet Güvenlik Mahkemesi
hakimlerinin atanması Yüksek Hakimler Kurulunca savcı ve yardımcılarının
atanmaları Yüksek Savcılar Kurulunca; askeri hakimlerden üye, yedek üye ve
savcı yardımcılarının atanmaları ise özel kanunlarında gösterilen usule göre
yapılır.
Devlet Güvenlik Mahkemeleri başkan, üye ve yedek üyeleri ile savcı
ve savcı yardımcıları üç yıl için atanırlar, süresi bitenler yeniden
atanabilirler.
Devlet Güvenlik Mahkemeleri kararlarının temyiz mercii Yargıtayda
yalnız bu mahkemelerin kararlarını incelemek üzere kurulacak daire veya
daireler; Genel Kurul ise, Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kuruludur.
Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kuruluş ve işleyişi, görev ve
yetkileri ve yargılama usulleri ile ilgili diğer hükümler kanunda gösterilir.”
“Madde 144- Yüksek Hakimler Kurulu, adliye Mahkemeleri
hakimlerinin özlük işleri hakkında kesin karar verir. Bu kararlar aleyhine
başka mercilere başvurulamaz. Ancak, disiplin ve meslekten çıkarma cezaları ile
ilgili kararların bir defa daha incelenmesini, Adalet Bakanı veya hakkında
karar verilen hakim isteyebilir.
Bir hakimin her ne sebeple olursa olsun, meslekten çıkarılması
hakkında karar Yüksek Hakimler Kurulu Genel Kurulunun salt çoğunluğu ile
alınır.
Adalet Bakanı gerekli gördüğü hallerde, bir hakim hakkında
disiplin kovuşturması açılmasını Yüksek Hakimler Kurulundan isteyebilir.
Bir mahkemenin veya bir hakimin kadrosunun kaldırılması veya bir
mahkemenin yargı çevresinin değiştirilmesi, Yüksek Hakimler Kurulunun uygun
görmesine bağlıdır.
Hakimlerin denetimi ve haklarındaki soruşturma, Yüksek Hakimler
kuruluna bağlı ve sürekli olarak görevli müfettiş hakimler eliyle yapılır.
Müfettiş Hakimler, hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile bu meslekten sayılanlar
arasından Yüksek Hakimler Kurulunca atanır. Müfettiş Hakimlerin nitelikleri ile
atama usulleri, hakları, ödevleri, ödenek ve yollukları, meslekte ilerlemeleri,
haklarında disiplin kovuşturması yapılması ve disiplin cezası uygulanması,
hakimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.”
“Madde 147- Anayasa Mahkemesi, kanunların ve Türkiye Büyük millet
Meclisi İçtüzüklerinin Anayasaya, Anayasa değişikliklerinin de Anayasada
gösterilen şekil şartlarına uygunluğunu denetler.
Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulu üyelerini, Yargıtay, Danıştay,
Askeri Yargıtay, Yüksek Hakimler Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini,
Cumhuriyet Başsavcısını, Başkanunsözcüsünü, Askeri Yargıtay Başsavcısını ve
kendi iyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla
yargılar ve Anayasa ile verilen diğer görevleri yerine getirir.
Anayasa Mahkemesinin Yüce Divan sıfatıyla yargılamasında savcılık
görevini Cumhuriyet Başsavcılığı yapar.”
III- İLK İNCELEME:
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğünün 15. maddesi uyarınca 22.10.1975
gününde Muhittin Taylan, Avni Givda, Sait Koçak, Kemal Berkem, Şahap Arıç,
İhsan Ecemiş Ahmet akar, Halit Zarbun, Ziya Önel, Abdullah Üner, Kâni Vrana,
Lütfü Ömerbaş, Şevket Müftügil, Nihat O. Akçakayalıoğlu ve Ahmet H.
Boyacıoğlu’nun katılmalarıyla yapılan inceleme toplantısında:
Dosyanın eksiği bulunmadığı anlaşıldığından işin esasının
incelenmesine, Kemal Berkem, Şahap Arıç, Şevket Müftügil, Nihat O.
Akçakayalıoğlu ve Ahmet H. Boyacıoğlu’nun parti meclisinin yetkilendirme
kararının imzalarla birlikte onanlı tam örneğinin ve Ahmet H. Boyacıoğlu nun
ayrıca genel sekreterliğe seçilme belgesinin getirtilmesi gerektiği yolundaki
karşı oylarıyla ve oyçokluğuyla, 22.10.1973 gününde karar verilmiştir.
Davacı partinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunduğu,
dava dilekçesini imzalayan Orhan Eyüboğlunun C.H.P. Genel Sekreteri olduğu
bilindiğinden, bu konularda belge gönderilmemiş olması ve dava dilekçesine
eklenen parti meclisi kararının inandırıcı nitelikte görülmesi karşısında, bu
kararın, karar verenlerin kimlik ve imzalarını taşımamış bulunması, eksiklik
sayılmamıştır.
Kemal Berkem, Şahap Arıç, Şevket Müftügil, Nihat O. Akçakayalıoğlu
ve Ahmet h. Boyacıoğlu, yukarıda açıklandığı üzere bu görüşe katılmamışlardır.
IV- ESASIN İNCELENMESİ:
Esasa ilişkin rapor, dava dilekçesi, Anayasaya aykırılı ileri
sürülen kurallar, Anayasanın konuyu ilgilendiren maddeleri ve bunlara ilişkin
belgeler okunduktan sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:
20.6.1973 günlü, 1773 sayılı “Devlet Güvenlik Mahkemelerinin
Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”un başka bir işte itiraz konusu
yapılmış bulunan 1. ve 6. maddeleri, Anayasa Mahkemesince Anayasaya uygunluk
denetiminden geçirilerek iptal edilmiş ve bu maddelerin iptalleri sonucu olarak
artık uygulama yeri kalmayan öteki maddelerinin de iptallerine ve iptal
hükmünün kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yıl sonra
yürürlüğe girmesine, 6.5.1975 günlü ve, Esas: 1974/35, Karar: 1975/126 sayıyla
karar verilmiştir.
Bu iptal kararı, dava konusu maddeleri de kapsamaktadır.
Dava konusu kurallar, başka bir davada iptal edilmiş olduğuna
göre, bu dosyada esasın incelenmemesi ve konunun yeniden karara bağlanmaması
gerekir.
V- SONUÇ:
26.6.1973 günlü, 1773 sayılı “Devlet Güvenlik Mahkemeleri Kuruluş
ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”un başka bir işte itiraz konusu yapılmış
bulunan 1. ve 6. maddeleri, Anayasa Mahkemesince Anayasaya uygunluk
denetiminden geçirilerek iptallerine ve bu maddelerin iptalleri sonucu olarak
artık uygulama yeri kalmayan bu Kanunun öteki maddelerinin de iptallerine
6.5.1975 gününde, Esas: 1974/35, Karar: 1975/126 sayıyla karar verilmiş
bulunduğundan, iptal hükmü kapsamı içinde kaldığı saptanan ayni konu hakkında
yeniden karar verilmesine yer olmadığına 24.6.1975 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan
Muhittin TAYLAN
|
Başkanvekili
Kâni VRANA
|
Üye
İhsan ECEMİŞ
|
Üye
Ahmet AKAR
|
Üye
Halit ZARBUN
|
Üye
Ziya ÖNEL
|
Üye
Abdullah ÜNER
|
Üye
Ahmet KOÇAK
|
Üye
Şekip ÇOPUROĞLU
|
Üye
Muhittin GÜRÜN
|
Üye
Lûtfi ÖMERBAŞ
|
Üye
Ahmet Salih ÇEBİ
|
Üye
Şevket MÜFTÜGİL
|
Üye
Adil ESMER
|
Üye
Nihat O. AKÇAKAYALIOĞLU
|