logo
Norm Denetimi Kararları Kullanıcı Kılavuzu

(AYM, E.1967/15, K.1967/15, 30/05/1967, § …)
Kararlar Bilgi Bankasında yayınlanan karar metni
editöryal düzeltmelere tabi tutulmuş olabilir.

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

 

Esas No:1967/15

Karar No:1967/15

Karar tarihi:30/5/1967

Resmi Gazete tarih/sayı:4.11.1967/12742

 

İtirazda bulunan : Gülşehir İcra Tetkik Mercii.

İtirazın konusu : Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği hakkındaki 15 Mayıs 1957 günlü ve 6964 sayılı Kanunun 4 üncü madde sinin l numaralı bendinde yer alan ziraat odalarının asıl üyelerine iliş kin hükmün, Anayasa'nın 10., 29., 46. ve 56 ncı maddelerine aykırı bulunduğu kanısına varan İcra Tetkik Mercii, bu konuda bir karar verilmesini sürerek icranın geri bırakılmasını istemiştir.

OLAY :

6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin l numaralı bendine göre, ziraat odasına resen kaydedilen üyenin, aynı Kanunun 20 nci maddesi gereğince, tahakkuk ettirilen aidatı ödememesinden ötürü anılan Kanunun 36 ncı maddesi uyarınca icraya başvurulmuştur. Tebliğ olunan icra emri üzerine, üye, icra tetkik merciine verdiği dilekçede arzusu ile üye kaydedilmediğini, borcu bulunmadığını, üyeliğine dahi itiraz ettiğini ileri sürerek icranın geri bırakılmasını istemiştir.

Gülşehir İcra Tetkik Mercii de kararında, 6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi karşısında çiftçilikle devamlı surette iştigal eden kişilerin asıl üye olarak ziraat odalarına kaydedilmeleri zorunluğunun ve hiç bir şekil ve surette bu üyelikten çıkamıyacakları hususunun Anayasa'nın kişi özgürlüğü ve temel hak ve hürriyetler ilkelerine aykırı bulunduğunu belirtmiştir.

6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi şöyledir : "Ziraat odalarının aslî, fahrî ve müşavir olmak üzere üç türlü azası vardır.

I- Aslî azalar :

Devamlı olarak çiftçilikle iştigal eden :

a) Reşit şahıslar;

b) Hükmî şahıslar;

c) Hükmî şahsiyeti haiz olmasa dahi Devlete, katma ve hususî bütçeli dairelere, belediyelere ve İktisadî Devlet Teşekküllerine ait işletme ve müesseselerdir.

Arazide ekim, dikim, bakım ve yetiştirme yollariyle nebat, hayvan mahsûlleri istihsalinde bulunmaya veya bu mahsullerin yetiştiricileri tarafından işlenip değerlendirilmesine çiftçilik ve bu işleri devamlı olarak yapanlara çiftçi denir.

II- Fahrî azalar :

Çiftçilikle meşgul olmadıkları halde odaların faaliyetine yakın alâka gösteren maddî ve manevî yardımlarda bulunan zevattır. Fahrî azalar oda meclisleri tarafından seçilir.

III- Müşavir azalar :

Oda meclis ve idare heyetleri ve odalar birliği umumî heyeti ve idare heyetince lüzum görüldükçe fikir ve tecrübelerinden istifade maksadiyle kendilerine başvurulan zevattır."

Anayasa Mahkemesinin 30/5/1967 gününde ilk inceleme için yaptığı ve Başkan Vekili Lûtfi Ömerbaş, Üyelerden İhsan Keçecioğlu, Feyzullah Uslu, A. Şeref Hocaoğlu, Fazlı Öztan, Celâlettin Kuralmen, Hakkı Ketenoğlu, Fazıl Uluocak, Muhittin Taylan, İhsan Ecemiş, Recai Seçkin, Ahmet Akar, Halit Zarbun, Ziya Önel ve Muhittin Gürün'ün katıldığı toplantıda Üyelerden A. Şeref Hocaoğlu'nun icra tetkik mercilerinin Anayasa'nın 151 inci maddesinde yazılı (Mahkeme) niteliğinde olmadığı nedenine dayanarak itirazın reddi gerektiğini ileri sürmesi üzerine önce bu konu tartışılmış ve aşağıda açıklanan nedenlerle icra tetkik mercilerinin Anayasa Mahkemesi'ne itirazda bulunmaya yetkili olduğu yukarıda adı geçen üyenin karşı oyu ve çoğunlukla kararlaştırılmıştır.

Anayasa'nın 151 inci maddesinde "Bir dâvaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanunun hükümlerini Anayasa'ya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddî olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesi'nin bu konuda vereceği karara kadar dâvayı geri bırakır." hükmü yer almış ve 44 sayılı Kanunun 27 nci maddesinde de aynı hüküm tekrarlanmıştır.

İtiraz yolu ile Anayasa Mahkemesi'ne başvuran icra tetkik merciinin itiraza yetkili olup olmadığının belli edilmesi için :

İcra tetkik mercii'nin mahkeme olup olmadığı, mahkeme ise, bakmakta olduğu bir dâvanın bulunup bulunmadığı, böyle bir dâva varsa itiraz konusu hükmü bu dâvada uygulayıp uygulamıyacağı konularının araştırılması gerekir.

l- Usul kanunlarında gerekse başka kanunlarda (Hâkim) ve (Mahkeme) deyimlerinin çoğu zaman aynı anlamda kullanıldıkları görülmektedir.

Örneğin : Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 7 nci maddesinde (Sulh Mahkemesi), 8 inci maddesinde (Sulh hâkimleri) denilmiştir. Aynı Kanunun 96 nci maddesinde teminatın mahkemece takdir edileceği 99 uncu maddesinde hâkim tarafından belli edilen süre içinde teminat verilmemesinden ne gibi sonuçlar doğacağı gösterilmiştir.

Medenî Kanunun 31 inci maddesinde "Gaibin Türkiye'deki son ikametgâhı hâkimi", 518 inci maddesinde "Müteveffanın son ikametgâhı mahkemesi", 574 üncü maddesinde "Sulh hâkimi", 576 ncı maddesinde "Mahkeme" deyimleri eş anlamda kullanılmıştır.

Anayasa'daki duruma gelince :

7 nci maddeye göre "Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır."

16 ncı maddede "Usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça", 17 nci maddede "Hâkim tarafından kanuna uygun olarak verilmiş bir karar olmadıkça" 32 nci maddede "Tabiî hâkim" denilerek (Hâkim) deyimi kullanılmıştır.

31 inci maddede "Herkes ... yargı mercileri önünde davacı veya dâvâlı olarak iddia ve savunma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme görev ve yetkisi içindeki dâvaya bakmaktan kaçınamaz." hükmünde (Yargı mercii) ve (Mahkeme) deyimleri eş anlamdadır.

Anayasa'nın 151 inci ve 44 sayılı Kanunun 27 nci maddelerinde yer alan "Bir dâvaya bakmakta olan mahkeme" sözlerini, bir dâvaya bakmakta olan, hâkim niteliğinde kişilerden kurulu yargı yetkisine sahip taraflar arasındaki uyuşmazlığın esasını çözümleyen merci şeklinde anlamak Anayasa'nın yukarıda yazılı hükümlerine uygun düşer.

İcra ve iflâs Kanununun 3870 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesine göre icra tetkik mercii, mahkeme başkanı veya hâkimi ve bulunan yerlerde de icra hâkimleri ile yardımcıları yahut da bu görev kendilerine verilen hâkimlerdir. Yine aynı maddede bu mercilerin icra ve iflâs dairelerinin işlemlerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazları tetkik ederek karara bağlayacakları gösterilmiştir. İcra hâkimleri kendilerine sunulan şikâyet ve itirazları, belli usule uyarak yargılamakta ve objektif hukuk kurallarını bu şikâyet ve itirazlara uygulamak suretiyle hükme bağlamaktadırlar.

Bu görevi yapan icra tetkik mercilerinin, mahkeme olarak kabul edilmeleri gerekir.

2- Olayda, ziraat odasına,, kendisine danışılmaksızın, kaydı yapılan ve aidat tahakkuk edilen üye, icra tetkik merciine verdiği itiraz dilekçesinde üye kaydolunması için bir istekte bulunmadığını, üyeliğine itiraz ettiğini ve borçlu olmadığını ileri sürmüştür. Ortada bir uyuşmazlık bulunduğuna göre, bunun, yargılama yetkisine sahip bir merci tarafından çözümlenmesi gerekir.

Şu halde Gülşehir îcra Tetkik Mercii, Anayasa'nın 151 inci ve 44 sayılı gamınım 27 nci maddelerine uygun olarak bakmakta olduğu bir dâva dolayısiyle Anayasa Mahkemesine başvurabilir.

3- 6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin itiraz konusu l numaralı bendinin dâvada uygulanıp uygulanamayacağı sorununa gelince :

Anılan Kanunun 4 üncü maddesinin l numaralı bendi, ziraat odalarına, aslî üye olacak gerçek ve yüzel kişileri göstermektedir. Kanunun 5 inci maddesinde üye kaydının nasıl yapılacağı açıklanmış 20 nci maddesinde giriş ücretlerinden ve yıllık aidattan söz edilmiş ve 36 ncı maddesinde de odalarca verilen giriş ücretleriyle yıllık aidat ve zamların ve kesinleşen para cezalarının tahsillerine ilişkin kararların icra dairelerince ilâmlar gibi infaz olunacağı hükme bağlanmış bulunmaktadır.

İcra ve îflâs Kanununun 33 üncü maddesi ise ilâmların icrası yolu ile yapılan takiplerde borçluya, ancak borcun zaman aşımına uğradığı veya ertelendiği veya ödenerek kapatıldığı nedenlerinden birine dayanarak itirazda bulunmak ve icranın geri bırakılmasını istemek hakkını tanımıştır. Oysa olayda borçlu, bu nedenlerden birine değil, isteği ile odaya kaydolunmadığı nedenine dayanarak itirazda bulunmuştur.

Bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere borçlunun itirazının, sadece İcra ve İflâs Kanununun 33 üncü maddesinde yer alan şartlan kapsayıp kapsamadığını araştırmak durumunda olan Gülşehir İcra Tetkik Mercii'nin, bu sının aşarak, borçlunun odaya kaydedilmesi şekli üzerinde araştırma yapmasının kanunî dayanağı bulunmadığından, 6964 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin dâvada uygulanmayacak olan l numaralı bendi hükümlerinin Anayasa'ya aykırı olduğu nedeni ile iptali için Anayasa Mahkemesine başvurmağa yetkisi yoktur.

Üyelerden Hakkı Ketenoğlu, Recai Seçkin ve Ziya Önel gerekçeye katılmamışlardır.

SONUÇ :

Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü Gülşehir İcra Tetkik Mercii'nin itirazım yetki yönünden reddine 30/5/1967 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

 

 

 

Başkan

İbrahim Senil

Başkanvekili

Lütfi Ömerbaş

Üye

Şemsettin Akçoğlu

Üye

İhsan Keçecioğlu

 

 

 

 

Üye

A. Şeref Hocaoğlu

Üye

Fazlı Öztan

Üye

Celâlettin Kuralmen

Üye

Hakkı Ketenoğlu

 

 

 

 

Üye

Fazıl Uluocak

Üye

Muhittin Taylan

Üye

İhsan Ecemiş

Üye

Recai Seçkin

 

 

 

 

Üye

Halit Zarbun

Üye

Ziya Önel

Üye

Muhittin Gürün

 

 

MUHALEFET ŞERHİ

İcra tetkik mercileri Anayasa'nın 151 ve Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri hakkındaki 44 sayılı Kanunun 27 nci maddelerinde yazılı mahkeme niteliğinde olmadıklarından bu mercii hâkimlerinin itiraz yolu ile Anayasa Mahkemesine iş gönderemiyecekleri. bu sebeple itirazın yetkisizlik yönünden reddi gerekeceği düşüncesi ile kararın bu kısmına muhalifim.

 

 

 

 

 

Üye

A. Şeref Hocaoglu

 

 

I. KARAR KİMLİK BİLGİLERİ

Dönemi 1961
Karar No 1967/15
Esas No 1967/15
İlk İnceleme Tarihi 30/05/1967
Karar Tarihi 30/05/1967
Künye (AYM, E.1967/15, K.1967/15, 30/05/1967, § …)    
Dosya Sonucu (Karar Türü) Esas - Ret
Başvuru Türü İtiraz
Başvuran (Genel) - Başvuran (Özel) İcra Tetkik Mercii - Gülşehir
Resmi Gazete 04/11/1967 - 12742
Farklı/Ek Gerekçe Var
Üyeler İbrahim SENİL
Lütfi ÖMERBAŞ
Şemsettin AKÇOĞLU
İhsan KEÇECİOĞLU
A. Şeref HOCAOĞLU
Fazlı ÖZTAN
Celalettin KURALMEN
Hakkı KETENOĞLU
Fazıl ULUOCAK
Muhittin TAYLAN
İhsan ECEMİŞ
Recaî SEÇKİN
Halit ZARBUN
Ziya ÖNEL
Muhittin GÜRÜN

II. İNCELEME SONUÇLARI


6964 Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunu 4/1 Esas - Ret Uygulanacak norm 1961/137 yok

T.C. Anayasa Mahkemesi